Track-

"track-" teriminin Türkçe anlamları:

• Günlük Konuşma Dili (n.): sabit fikirli
• Günlük Konuşma Dili (expr.): sapa
• Günlük Konuşma Dili (expr.): uzak
• Günlük Konuşma Dili (expr.): ücra
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yanlış yoldasın
• Yaygın Kullanım (v.): izlemek (iz vb)
• Yaygın Kullanım (v.): izlemek
• Yaygın Kullanım (n.): eşofman
• Yaygın Kullanım (n.): iz
• Yaygın Kullanım (n.): yol
• Yaygın Kullanım (adj.): yolunda
• Bilgisayar (n.): optik disk üzerine kodlanmış dijital veri
• Bilgisayar (n.): okuma/yazma kafasının bitişikteki veri parçasına geçerken harcadığı süre
• Bilgisayar (n.): adres izi
• Bilgisayar (n.): bayt izi
• Bilgisayar (n.): bozuk teker izi
• Bilgisayar (n.): bir sonraki parçayı tara
• Bilgisayar (n.): bit izi
• Bilgisayar (n.): çoklu izi
• Bilgisayar (n.): cd ses izi
• Bilgisayar (n.): devinimsiz kafalı teker
• Bilgisayar (n.): delgileme yatağı
• Bilgisayar (n.): delgileme yolu
• Bilgisayar (n.): devinimsiz kafalı teker
• Bilgisayar (n.): dokuz izli kuşak
• Bilgisayar (n.): dönüş izi
• Bilgisayar (n.): dokuz izli şerit
• Bilgisayar (n.): disk/iz bilgisi
• Bilgisayar (n.): fiziksel iz
• Bilgisayar (n.): geçen iz süresi
• Bilgisayar (n.): iz adresi
• Bilgisayar (n.): iz işareti
• Bilgisayar (n.): izleme açılır çubuğu
• Bilgisayar (n.): iz aralığı
• Bilgisayar (n.): imleç denetim topu
• Bilgisayar (n.): ikil izi
• Bilgisayar (n.): iz yoğunluğu
• Bilgisayar (n.): iz etiketleri
• Bilgisayar (n.): iz topu
• Bilgisayar (n.): kalan iz süresi
• Bilgisayar (n.): kart yatağı
• Bilgisayar (n.): kart yolu
• Bilgisayar (n.): kaynak izi
• Bilgisayar (n.): kitaplık izi
• Bilgisayar (n.): kaynak izi
• Bilgisayar (n.): manyetik iz
• Bilgisayar (n.): mantıksal iz
• Bilgisayar (n.): müzik parçası
• Bilgisayar (n.): önceki şarkı
• Bilgisayar (n.): önceki iz
• Bilgisayar (n.): önceki parça
• Bilgisayar (n.): parça no
• Bilgisayar (n.): parça uzunluğu
• Bilgisayar (n.): parça numarası
• Bilgisayar (n.): pist kontrolü
• Bilgisayar (n.): pist denetimi
• Bilgisayar (n.): parça
• Bilgisayar (n.): parça adı
• Bilgisayar (n.): parça listesi
• Bilgisayar (n.): parça numarası
• Bilgisayar (n.): sabit kafalı disk
• Bilgisayar (n.): saat izi
• Bilgisayar (n.): rastgele iz sırası
• Bilgisayar (n.): seçenek iz
• Bilgisayar (n.): ses izleme
• Bilgisayar (n.): şarkı
• Bilgisayar (n.): sonraki şarkı
• Bilgisayar (n.): sonraki iz
• Bilgisayar (n.): sonraki parça
• Genel (v.): ayak izlerini (bir yerde) bırakmak
• Genel (v.): ray döşemek
• Genel (v.): başka yola transfer etmek
• Genel (v.): izleyerek bulmak
• Genel (v.): izlerini takip etmek
• Genel (v.): daha elverişli durumda olmak
• Genel (v.): izini sürmek
• Genel (v.): izini kaybetmek
• Genel (v.): tren hattan çıkmak
• Genel (v.): takip etmek
• Genel (v.): izini aramak
• Genel (v.): iz bırakmak
• Genel (v.): yarış alanının en iç kısmına yakın olmak
• Genel (v.): izini aramak
• Genel (v.): takip etmek
• Genel (v.): izini takip etmek
• Genel (v.): rayına oturtmak
• Genel (v.): izini kaybetmemek
• Genel (v.): vazgeçmek
• Genel (v.): ayağıyla içeri taşımak (çamur)
• Genel (v.): takip etmek (hareket eden birini/bir şeyi)
• Genel (v.): geçmek (çöl)
• Genel (v.): izlemek
• Genel (v.): tren raydan çıkmak
• Genel (v.): geçmek
• Genel (v.): yanlış yolda olmak
• Genel (v.): izini kaybettirmek
• Genel (v.): hayatını yeniden rayına oturtmak
• Genel (v.): bir konuyu tutturmak
• Genel (v.): -in izlerini takip edip yakalamak
• Genel (v.): asıl amacından caydırmak
• Genel (v.): asıl yapılması gereken şeyi ihmal edip başka şeylerle uğraşmak
• Genel (v.): dikkat etmek
• Genel (v.): dikkat etmemek
• Genel (v.): takip etmemek
• Genel (v.): aklında tutmak
• Genel (v.): aklında tutmamak
• Genel (v.): hal yoluna koymak
• Genel (v.): altılı oynamak
• Genel (v.): at yarışında bahse girmek
• Genel (v.): eski seyrini kazanmak
• Genel (v.): eski seyrini kazanmak
• Genel (v.): yoluna girmek
• Genel (v.): yoluna girmek
• Genel (v.): pist dışına çıkmak
• Genel (v.): pist dışına çıkmak
• Genel (v.): pistten çıkmak
• Genel (v.): pistten çıkmak
• Genel (v.): pist dışına çıkmak
• Genel (v.): pistten çıkmak
• Genel (v.): göz kulak olmak
• Genel (v.): rayına oturmak
• Genel (v.): rayına oturmak
• Genel (v.): kayıt tutmak
• Genel (v.): saatin kaç olduğunu unutmak
• Genel (v.): zamanın nasıl geçtiğini anlamamak
• Genel (v.): irtibatını kaybetmek
• Genel (v.): kaydını tutmak
• Genel (v.): takip etmek
• Genel (v.): kanıtlanmış bir başarı geçmişi olmak
• Genel (v.): vahşi hayvanları izlemek
• Genel (v.): vahşi hayvanları takip etmek
• Genel (v.): zamanı takip etmek
• Genel (v.): izini tutmak
• Genel (v.): izini tutmak
• Genel (v.): geri çekilmek
• Genel (v.): kaçmak
• Genel (v.): adımlarını geriye doğru takip etmek
• Genel (v.): dönüş yoluna çıkmak
• Genel (v.): gözlemlemek
• Genel (v.): aynı hizada olmak
• Genel (v.): (moda/akım) takipçisi olmak
• Genel (v.): ayak uydurmak
• Genel (v.): yürümek
• Genel (v.): gezmek
• Genel (v.): dolaşmak
• Genel (v.): makul bir çerçevede hareket ederek ilerlemek
• Genel (v.): (çay) demleyerek hazırlamak
• Genel (v.): (at) ileriye doğru giderken boynunu veya vücudunu çevirmeden dönmek
• Genel (n.): kuşak
• Genel (n.): tekerlek izi
• Genel (n.): eser
• Genel (n.): uğrak
• Genel (n.): pist yarışması
• Genel (n.): tırtıl (tank vb tırtıllı araçlara ait)
• Genel (n.): patika
• Genel (n.): çift yol
• Genel (n.): raylara monte edilen lambalarla aydınlatma
• Genel (n.): yangın erişim yolu
• Genel (n.): keçiyolu
• Genel (n.): tramvay yolu
• Genel (n.): kulvar
• Genel (n.): pist (yarış)
• Genel (n.): iztopu
• Genel (n.): ray döşeme
• Genel (n.): raya monte edilen lamba
• Genel (n.): tekerlek aralığı
• Genel (n.): demiryolu hattı
• Genel (n.): nişan
• Genel (n.): bisiklet yolu
• Genel (n.): manyetik ses yolu
• Genel (n.): ses bandı
• Genel (n.): atletizm
• Genel (n.): dümen suyu
• Genel (n.): iz/sektör
• Genel (n.): bant (plaktaki belirli bir)
• Genel (n.): manyetik rota
• Genel (n.): ray
• Genel (n.): hat döşeme
• Genel (n.): koşullardan oluşan yarışma
• Genel (n.): rota
• Genel (n.): trak
• Genel (n.): yörünge
• Genel (n.): takip edilen yol
• Genel (n.): sık sık gidilen yer
• Genel (n.): hat
• Genel (n.): manuel tarama
• Genel (n.): sinirlerin geçtiği yer
• Genel (n.): makas değişimi
• Genel (n.): tırtıl
• Genel (n.): koşma
• Genel (n.): bağlantı hattı
• Genel (n.): pist
• Genel (n.): palet
• Genel (n.): iç kulvar
• Genel (n.): yan hat
• Genel (n.): iç şerit
• Genel (n.): yan şerit
• Genel (n.): iç hat
• Genel (n.): yan kulvar
• Genel (n.): video yolu
• Genel (n.): optik ses yolu
• Genel (n.): optik ses kuşağı
• Genel (n.): bisiklet pisti
• Genel (n.): perde rayı
• Genel (n.): askeri araç
• Genel (n.): yürüyüş parkuru
• Genel (n.): ilerledikçe kendi yolunu açan taşıt
• Genel (n.): koşuyolu
• Genel (n.): dokuz izli şerit
• Genel (n.): parkur
• Genel (n.): yarış pisti
• Genel (n.): iz odası
• Genel (n.): ray
• Genel (n.): tramvay hattı
• Genel (n.): fırtına yolu
• Genel (n.): fırtınanın izlediği yol
• Genel (n.): fırtınanın izlediği rota
• Genel (n.): iğne izi
• Genel (n.): iğne izleri
• Genel (n.): (albüm) ekstra şarkı/parça
• Genel (n.): bonus parça
• Genel (n.): kayak pisti
• Genel (n.): kayak yolu
• Genel (n.): iz yönetim sistemi
• Genel (n.): yürüyüş parkuru
• Genel (n.): uğrak yeri
• Genel (n.): sıkça gidilen yer
• Genel (n.): atletizm pisti
• Genel (n.): yarış pistlerinin yıldızı
• Genel (n.): koşu yıldızı
• Genel (n.): lastik izi
• Genel (n.): eşofman üstü
• Genel (n.): işlek yol
• Genel (n.): sık kullanılan yol
• Genel (n.): korniş
• Genel (n.): kırsal alanda bulunan bozuk ve engebeli yol
• Genel (n.): bir yarışmada diğerlerine göre avantaj sağlayan pozisyon
• Genel (n.): düşünce silsilesi
• Genel (n.): takip
• Genel (n.): yöntem
• Genel (n.): metot
• Genel (n.): (hayvanın/fosilin) ayak izi
• Genel (n.): haberdar olma
• Genel (n.): kuş ayağının alt yüzeyi
• Genel (n.): çarpıcı manzara
• Genel (n.): görüntü
• Genel (n.): çaydanlık
• Genel (n.): kapsam
• Genel (n.): arazinin sınırladığı alan
• Genel (n.): atın ileriye doğru giderken boynunu veya vücudunu çevirmeden dönmesi
• Genel (adj.): doğru yolda
• Genel (adj.): yolunda
• Genel (adj.): hedeften sapmış
• Genel (adj.): hattan çıkmış
• Genel (adj.): yoldan çıkmış
• Genel (adj.): tek yönlü
• Genel (adj.): hatalı
• Genel (adj.): tek yönlü
• Genel (adj.): yoldan çıkmış
• Genel (adj.): hızlı
• Genel (adj.): eşzamanlı iki süreç içeren
• Genel (adv.): uzak
• Genel (adv.): konuyla ilgili
• Genel (adv.): doğru yolda
• Genel (adv.): rayında
• Genel (prep.): izinde
• Genel (prep.): peşinde
• Deyimler (v.): alışılmışın dışında bir şey yapmak
• Deyimler (v.): ayaküstü bir yerde olmamak
• Deyimler (v.): birinin izinde olmak
• Deyimler (v.): birisinin yolunu şaşırmasına izin vermemek
• Deyimler (v.): daha avantajlı olmak
• Deyimler (v.): doğru yolda olmak
• Deyimler (v.): dikkatini başka yere çekmek
• Deyimler (v.): dikkatini dağıtmak
• Deyimler (v.): ensesine yapışmak
• Deyimler (v.): ensesine yapışmak
• Deyimler (v.): hız verilmek
• Deyimler (v.): hızlandırılmak
• Deyimler (v.): insanlar tarafından pek bilinmemek
• Deyimler (v.): izini kaybettirmek
• Deyimler (v.): konu dışına sapmak/saptırmak
• Deyimler (v.): kenar köşede olmak
• Deyimler (v.): kaleyi içinden fethetmek
• Deyimler (v.): rayından çıkmak
• Deyimler (v.): rayına oturtmak
• Deyimler (v.): sapa bir yerde olmak
• Deyimler (v.): rayına oturtmak
• Deyimler (v.): rayına oturtmak
• Deyimler (v.): pek ziyaret edilen bir yer olmamak
• Deyimler (v.): sadece tek bir konuyu düşünmek
• Deyimler (v.): tıkırında gitmek
• Deyimler (v.): tıkırında gitmek
• Deyimler (v.): yolunda gitmek
• Deyimler (v.): zaman kavramını yitirmek
• Deyimler (v.): yoldan sapmamak
• Deyimler (v.): yolunda gitmek
• Deyimler (v.): ücra bir yerde olmak
• Deyimler (v.): yolundan saptırmak
• Deyimler (v.): -den vazgeçirmek
• Deyimler (v.): yolunda gitmek
• Deyimler (v.): (bir süreci vb.) hızlandırmak
• Deyimler (v.): (birine) (bir şeye/birine) karşı avantaj sağlamak
• Deyimler (v.): (birine) (bir şeye/birine) karşı üstünlük vermek
• Deyimler (v.): (birine) kaleyi içten fethetme şansı vermek
• Deyimler (v.): (birini) avantajlı konuma getirmek
• Deyimler (v.): (birine) içerden bilgi vermek
• Deyimler (adv.): herkesin kullandığı yolda
• Deyimler (adv.): herkesin kullandığı yoldan
• Deyimler (adv.): herkesin kullandığı patikada/patikadan
• Deyimler (adv.): açılmış yolda/yoldan
• Deyimler (adv.): çoğunluğu izleyerek
• Deyimler (adv.): çoğunluğu takip ederek
• Deyimler (adv.): herkesin kullandığı yolda
• Deyimler (adv.): herkesin kullandığı yoldan
• Deyimler (adv.): herkesin kullandığı patikada/patikadan
• Deyimler (adv.): açılmış yolda/yoldan
• Deyimler (adv.): çoğunluğu izleyerek
• Deyimler (adv.): çoğunluğu takip ederek
• Deyimler (expr.): alışılmadık
• Deyimler (expr.): gelecekte
• Deyimler (expr.): ileride
• Deyimler (expr.): sapa
• Deyimler (expr.): pistten/yoldan çıkmış
• Deyimler (expr.): (konuyla) ilgisiz/alakasız
• Deyimler (expr.): ücra
• Deyimler (expr.): hatalı
• Deyimler (expr.): kusurlu
• Deyimler (expr.): ilgisiz
• Deyimler (expr.): konu dışı
• Deyimler (expr.): alakasız
• Deyimler (expr.): bağlantısız
• Deyimler (expr.): konudan sapan
• Deyimler (expr.): asıl konudan sapan
• Deyimler (expr.): amacından sapmış
• Deyimler (expr.): görevinden sapmış
• Deyimler (expr.): prensiplerinden sapmış
• Deyimler (expr.): amacına sadık kalmamış
• Deyimler (expr.): yoldan çıkmış
• Deyimler (expr.): yoldan çekilmiş
• Deyimler (expr.): ilgisiz
• Deyimler (expr.): alakasız
• Deyimler (expr.): konu dışı
• İfadeler (v.): bir yere çamurlu ayakkabılarıyla girmek
• İfadeler (v.): bir yere çamurlu ayakkabılarıyla girmek
• İfadeler (v.): (çamur vb) bulaştırmak
• Politika (n.): çok kulvarlı diplomasi
• Politika (n.): gayri resmi diplomasi
• Politika (n.): geçmiş performans
• Politika (n.): gayriresmi diplomasi
• Politika (n.): geçmişteki ekonomik performans
• Politika (n.): hızlandırılmış prosedürler
• Politika (n.): hızlı işleyen müzakere yöntemi
• Politika (n.): hızlı yerleştirme
• Politika (n.): ikinci kulvar diplomasisi
• Politika (n.): yarı-resmi diplomasi
• Argo (v.): asfaltı ağlatmak
• Argo (n.): seks
• Konuşma (expr.): adamın sabıkası oldukça kabarık
• Konuşma (expr.): doğru yoldasın
• Konuşma (expr.): her şey yolunda gidiyor
• Konuşma (expr.): her şey tekrar yoluna girdi
• Konuşma (expr.): nihayet her şey yoluna girdi
• Konuşma (expr.): zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım
• Konuşma (expr.): zamanın nasıl geçtiğini anlamamışız
• Teknik (v.): (manyetik bant) boyunca ilerlemek
• Teknik (v.): (dişli veya kesici) karşılık gelen parça ile uyuşmak
• Teknik (v.): izleyerek bulmak
• Teknik (v.): öne kaydırmak
• Teknik (n.): iki tekerlekli araba çekilerek yapılan at yarışında kullanılan hafif koşum takımı
• Teknik (n.): altında ateş yanan raylar üzerinden kurutma raflarının geçtiği kurutma fırını
• Teknik (n.): ayarlı cıvata
• Teknik (n.): adres izi
• Teknik (n.): akupleman çubuğu
• Teknik (n.): asenkron ses yolu
• Teknik (n.): aşınma iz derinliği
• Teknik (n.): balastsız ray
• Teknik (n.): besleme bandı
• Teknik (n.): başüstü ray
• Teknik (n.): bayt izi
• Teknik (n.): bit izi
• Teknik (n.): bozuk teker izi
• Teknik (n.): boyuna çekme kolu
• Teknik (n.): biriktirme rayı
• Teknik (n.): çift yol
• Teknik (n.): çift yollu kayıt
• Teknik (n.): çoklu izi
• Teknik (n.): çoklu izli ses sistemi
• Teknik (n.): çoklu kanal kaydı
• Teknik (n.): çapraz kanallı video kaydedici
• Teknik (n.): dalma daire testere
• Teknik (n.): devinimsiz kafalı teker
• Teknik (n.): delgileme yolu
• Teknik (n.): delgileme yatağı
• Teknik (n.): dokuz izli şerit
• Teknik (n.): dozer palet takımı
• Teknik (n.): dönüş izi
• Teknik (n.): eşlemesiz ses yolu
• Teknik (n.): elektrikle beslenen raylı sistemler
• Teknik (n.): fiziksel iz
• Teknik (n.): gerçek rota
• Teknik (n.): hızlı tren yolu
• Teknik (n.): hareket rotası
• Teknik (n.): hızlı yarış yolu
• Teknik (n.): iz-dağlanık polikarbonat zarlar
• Teknik (n.): iz adresi
• Teknik (n.): iz izleyen denetleç
• Teknik (n.): iz-dağlanık çoğuzlar
• Teknik (n.): ikil izi
• Teknik (n.): iz etiketleri
• Teknik (n.): iz dağlama
• Teknik (n.): iz
• Teknik (n.): iz aralığı
• Teknik (n.): istikamet tekeri
• Teknik (n.): kapı rayı
• Teknik (n.): kart yolu
• Teknik (n.): kart yatağı
• Teknik (n.): kılavuz hat
• Teknik (n.): kılavuz yol
• Teknik (n.): kitaplık izi
• Teknik (n.): kızılötesi arama takip
• Teknik (n.): mantıksal iz
• Teknik (n.): makara rulman yatağı
• Teknik (n.): manyetik izli kimlik kartı
• Teknik (n.): manyetik iz
• Teknik (n.): manyetik ses yolu
• Teknik (n.): nakil bandı
• Teknik (n.): okuma yazma manyetik kanalı
• Teknik (n.): optik ses kuşağı
• Teknik (n.): onarım aracı
• Teknik (n.): optik ses yolu
• Teknik (n.): palet makarası
• Teknik (n.): palet bandı
• Teknik (n.): palet burcu
• Teknik (n.): palet sarkması
• Teknik (n.): palet civataları
• Teknik (n.): palet pabucu baklası
• Teknik (n.): paletli traktör
• Teknik (n.): paletli araba
• Teknik (n.): palet mili
• Teknik (n.): planlanmış yol
• Teknik (n.): palet ayarlayıcısı
• Teknik (n.): palet pabucu
• Teknik (n.): palet makarası
• Teknik (n.): paletli yükleyici
• Teknik (n.): palet makarası mili
• Teknik (n.): palet zinciri
• Teknik (n.): paletli yükleyici
• Teknik (n.): palet civatası
• Teknik (n.): palet makarası kovanı
• Teknik (n.): pist
• Teknik (n.): palet pabucu
• Teknik (n.): palet zincir baklası
• Teknik (n.): palet kılavuzu
• Teknik (n.): palet pabucu
• Teknik (n.): palet pimi
• Teknik (n.): paletli traktör
• Teknik (n.): palet pabuç genişliği
• Teknik (n.): saat izi
• Teknik (n.): ray
• Teknik (n.): sabit kafalı disk
• Teknik (n.): rot kolu
• Teknik (n.): rulman yatağı
• Teknik (n.): seçenek iz
• Teknik (n.): sevk bandı yolu
• Teknik (n.): sonsuz tırtıl
• Teknik (n.): sonsuz palet
• Teknik (n.): tırtıl tekerlekli taşıt
• Teknik (n.): test şeridi
• Teknik (n.): tam tırtıllı taşıt
• Teknik (n.): takip ve izleme sistemi
• Teknik (n.): tekerlek izi
• Teknik (n.): tek hatlı demiryolu
• Teknik (n.): tamir arabası
• Teknik (n.): uzunlamasına süspansiyon kolu
• Teknik (n.): video yolu
• Teknik (n.): uzay izlemesi
• Teknik (n.): uzun rot
• Teknik (n.): yarı tırtıllı traktör
• Teknik (n.): yarı tırtıllı taşıt
• Teknik (n.): yarı tırtıllı kamyon
• Teknik (n.): yedi izli şerit
• Teknik (n.): yarı tırtıllı taşıt
• Teknik (n.): yağlı palet zinciri
• Teknik (n.): yarıtırtıllı taşıt
• Teknik (n.): yarı tırtıllı araç
• Teknik (n.): (manyetik bant) yarım yol
• Teknik (n.): (manyetik bant) kılavuz iz
• Teknik (n.): yol genişliği
• Teknik (n.): yönlendirici ray/hat
• Teknik (n.): yürüyüş makarası
• Teknik (n.): yükseltilmiş yol
• Teknik (adj.): kontürlü hat
• Teknik (adj.): tek hat
• Teknik (adj.): yarı tırtıllı
• Teknik (): yol
• Ticaret / Ekonomik (v.): bir projeyi hızlandırmak
• Ticaret / Ekonomik (n.): bebek doğurduktan sonra işten ayrılan kadın
• Ticaret / Ekonomik (n.): daimi memuriyet
• Ticaret / Ekonomik (n.): kadrolu memur pozisyonu