Sky's

"sky's" teriminin Türkçe anlamları:

• Havacılık (n.): radyo dalgasının iyonosferden yansıyan kısmı
• Havacılık (n.): terminalde yolcu körüğünün hareket eden kısmı
• Astronomi (n.): gece göğü
• Astronomi (n.): gece gök ışığı
• Otomotiv (n.): sihirli gökyüzü kontrolü
• Basketbol (n.): bir tür hukşat
• Basketbol (n.): çok yüksekten bombeli olarak atılan çengel atış
• Botanik (n.): gökyüzü çiçeği
• İngiliz Argosu (n.): cep
• Günlük Konuşma Dili (n.): boş umut
• Günlük Konuşma Dili (n.): güvenlik kamerası
• Günlük Konuşma Dili (expr.): boş vaat
• Günlük Konuşma Dili (expr.): sınır yok
• Günlük Konuşma Dili (expr.): sınırsız
• Yaygın Kullanım (n.): gök
• Yaygın Kullanım (n.): gökyüzü
• Bilgisayar (n.): gök mavisi
• İnşaat (n.): iki binayı birbirine bağlayan köprü
• İnşaat (n.): iki bina arasındaki köprü
• Entomoloji (n.): abd'ye çin'den gelmiş olup kereste ağaçları için tehdit oluşturan bir böcek
• Entomoloji (n.): abd'ye çin'den gelmiş olup kereste ağaçları için tehdit oluşturan bir böcek
• Entomoloji (n.): abd'de bulunan ve kereste ağaçları için tehdit oluşturan çin kökenli bir böcek
• Entomoloji (n.): abd'de bulunan ve kereste ağaçları için tehdit oluşturan çin kökenli bir böcek
• Genel (v.): gökyüzünde dolaşmak
• Genel (v.): havaya atmak
• Genel (v.): yükseğe atmak
• Genel (v.): (kuş) havada hareketsizmiş gibi durmak
• Genel (v.): gökyüzüne çıkmak
• Genel (v.): masmavi gökyüzünün altında uzanıp yatmak
• Genel (v.): gökten düşmek
• Genel (v.): havada uçmak
• Genel (v.): gökyüzüne uzanmak
• Genel (v.): gökyüzüne geri dönmek
• Genel (v.): gökyüzüne bakmak
• Genel (v.): fiyatları aşırı yükseltmek
• Genel (n.): ayyuk
• Genel (n.): sema
• Genel (n.): havai
• Genel (n.): iklim
• Genel (n.): gökçe
• Genel (n.): boş vaat
• Genel (n.): asuman
• Genel (n.): olmayacak şey
• Genel (n.): kubbe
• Genel (n.): hava sahası
• Genel (n.): bölge
• Genel (n.): su göğü
• Genel (n.): gökyüzü
• Genel (n.): bulutlu hava
• Genel (n.): karanlık hava
• Genel (n.): karanlık gökyüzü
• Genel (n.): gök tanrısı
• Genel (n.): gümüşi bir renge bürünen gökyüzü
• Genel (n.): gökyüzü sörfü
• Genel (n.): gökyüzü kayağı
• Genel (n.): astronomik transfer ücreti
• Genel (n.): yıldız haritası
• Genel (n.): hava sörfü
• Genel (n.): açık gökyüzü
• Genel (n.): mavi gökyüzü
• Genel (n.): temiz gökyüzü
• Genel (n.): dilek balonu
• Genel (n.): paraşütle atlama
• Genel (n.): hava dalışı
• Genel (n.): uçan dilek feneri
• Genel (n.): uçan fener
• Genel (n.): dilek feneri
• Genel (n.): uçan dilek balonu
• Genel (n.): gökyüzünün kaptanları
• Genel (n.): yer gök
• Genel (n.): felek
• Genel (n.): gökyüzündeki yıldızlar
• Genel (n.): teleferik
• Genel (adj.): gerçekdışı
• Genel (adj.): çok yüksek
• Genel (adj.): çok yüksekte
• Genel (adj.): gök mavisi
• Genel (adj.): kullanışsız
• Genel (adj.): gerçekçi olmayan
• Genel (adj.): ucuz
• Genel (adj.): çok değeri olmayan
• Genel (adj.): teorik
• Genel (adj.): uygulanamaz
• Genel (adj.): para etmeyen
• Genel (adj.): realist olmayan
• Genel (adv.): birdenbire
• Genel (adv.): tepeden inme
• Genel (adv.): gök kubbe altında
• Genel (adv.): birdenbire
• Genel (adv.): aniden
• Genel (adv.): açık havada
• Deyimler (v.): havaya uçurmak
• Deyimler (v.): tamamen ortadan kaldırmak
• Deyimler (v.): çürütmek
• Deyimler (v.): geçersiz kılmak
• Deyimler (v.): havaya uçurmak
• Deyimler (v.): tamamen ortadan kaldırmak
• Deyimler (v.): çürütmek
• Deyimler (v.): geçersiz kılmak
• Deyimler (v.): boş hayaller kurmak
• Deyimler (v.): hayal dünyasında yaşamak
• Deyimler (v.): olmayacak hayallere kapılmak
• Deyimler (v.): aniden ortaya çıkmak
• Deyimler (v.): aniden ortaya çıkmak
• Deyimler (v.): aşırı yükselmek
• Deyimler (v.): bir çuval inciri berbat etmek
• Deyimler (v.): çat kapı gelmek
• Deyimler (v.): çat kapı gelmek
• Deyimler (v.): hedefi yüksek tutmak
• Deyimler (v.): havaya uçurmak
• Deyimler (v.): hedefi yüksek tutmak
• Deyimler (v.): hedef büyütmek
• Deyimler (v.): haber vermeden çıkagelmek
• Deyimler (v.): hedeflerini yüksek tutmak
• Deyimler (v.): hedeflerini yüksek tutmak
• Deyimler (v.): haber vermeden çıkagelmek
• Deyimler (v.): hedef büyütmek
• Deyimler (v.): hedefi yüksek tutmak
• Deyimler (v.): hedef büyütmek
• Deyimler (v.): yerle bir etmek
• Deyimler (n.): gerçekdışı araştırma
• Deyimler (n.): ayakları yere basmayan araştırma
• Deyimler (n.): belirli bir amacı ya da uygulaması olmayan araştırma
• Deyimler (n.): normlarla ya da yerleşik inançlarla sınırlı kalmadan düşünme
• Deyimler (n.): sınırsız/özgürce düşünme
• Deyimler (n.): açık fikirli/kural dışı düşünme
• Deyimler (n.): boş hayaller
• Deyimler (n.): hayal dünyası
• Deyimler (n.): olmayacak hayaller
• Deyimler (n.): ateş pahası
• Deyimler (n.): olmayacak dua
• Deyimler (adj.): ölmüş
• Deyimler (adj.): gökteki (ölen kişinin arzuladığı şeye) kavuşmuş
• Deyimler (adj.): ölmüş
• Deyimler (adj.): gökteki (ölen kişinin arzuladığı şeye) kavuşmuş
• Deyimler (adj.): kafası güzel olmuş
• Deyimler (expr.): başımıza taş yağacak
• Deyimler (expr.): beklenmedik bir anda
• Deyimler (expr.): damdan düşer gibi
• Deyimler (expr.): çok yükseğe/yüksek
• Deyimler (expr.): çok mutlu
• Deyimler (expr.): çok yükseğe/yüksek
• Deyimler (expr.): dağ kadar yüksek
• Deyimler (expr.): damdan düşer gibi
• Deyimler (expr.): kıyamet kopacak
• Deyimler (expr.): zil zurna sarhoş
• Deyimler (expr.): ummadık anda
• Deyimler (expr.): zil zurna sarhoş
• Hukuk (n.): esham ve tahvilat çıkarma kanunu
• Hukuk (n.): menkul kıymetler hukuku
• Hukuk (n.): yatırımcıların dürüst olmayan teşebbüslere para yatırmalarını önlemek için çıkarılmış kanunlar
• Aydınlatma (n.): standart kapalı gök
• Aydınlatma (n.): yayınık gök ışınımı
• Meteoroloji (n.): dağınık gökyüzü radyasyonu
• Meteoroloji (n.): gökyüzünün hali
• Meteoroloji (n.): gökyüzü radyasyonu
• Meteoroloji (n.): gökyüzünün kapalılığı
• Meteoroloji (n.): gökyüzü
• Meteoroloji (n.): gökyüzünün durumu
• Meteoroloji (n.): makerel gökyüzü
• Meteoroloji (n.): parçalı gökyüzü
• Meteoroloji (n.): sirruslu hava
• Meteoroloji (n.): yarı kapalı gök
• Meteoroloji (n.): yeşil gökyüzü
• Askeri (n.): füze uçuş kontrol perdesi
• Askeri (n.): geceleyin siluet verme
• Askeri (n.): hava süvarisi
• Askeri (n.): hava kancası
• Askeri (n.): yalım
• Madencilik (n.): firuze
• Fotoğrafçılık (n.): gökyüzü filtresi
• İfadeler (v.): olmayacak duaya amin demek
• İfadeler (v.): hayal dünyasında yaşamak
• İfadeler (v.): ayakları yere basmamak
• İfadeler (v.): olmayacak hayaller peşinde koşmak
• İfadeler (v.): hayallere kapılmak
• İfadeler (v.): hayal kurmak
• İfadeler (expr.): güzel havanın habercisi
• İfadeler (expr.): geceleyin gökyüzü kırmızıysa çobanın yüzü güler
• İfadeler (expr.): güneş gökyüzünü kızıla boyarsa, yarın hava güzel olacak demektir
• Yerler (n.): georgia eyaletinde yerleşim yeri
• Politika (n.): tek hava komitesi
• Atasözü (): köpeğin duası kabul olsaydı gökten kemik yağardı
• Demiryolu (n.): güneşlik
• Dini (n.): miraç kandili
• Argo (n.): asit (lsd)
• Argo (n.): pat diye düşen şey
• Argo (n.): üst kattan gelen yüksek ses
• Argo (n.): yukarıdan düşen şey
• Konuşma (v.): hava kararmak
• Konuşma (v.): hava bulutlanmak
• Spor (n.): loca koltukları
• Spor (n.): stadyum'da vip'lere ayırılan koltuk alanı
• Teknik (n.): gökyüzü haritası
• Teknik (n.): gök perdesi
• Teknik (n.): gök
• Teknik (n.): gökdalgası
• Teknik (n.): gökyüzü
• Teknik (n.): hava
• Teknik (n.): iyonosferik dalga
• Teknik (n.): iyonosfer dalgası
• Teknik (n.): radyo dalgası
• Teknik (n.): terminalde yolcu körüğünün hareket eden kısmı
• Teknik (n.): uzay dalgası
• Ticaret / Ekonomik (n.): abd'de menkul değer işlemlerini düzenlemek için çıkartılan ilk yasalar
• Ticaret / Ekonomik (n.): borsanın aşırı biçimde değer kazanması
• Ticaret / Ekonomik (n.): esham ve tahvilat ihraç yasaları
• Ticaret / Ekonomik (n.): yatırımcıları değersiz menkul kıymet alımında koruyan yasa