Split- Ne Demek - İngilizce Sözlük

Split-

"split-" teriminin Türkçe anlamları:

  • Reklamcılık (n.): reklamı yapılan ürüne ait tanıtım ilanının bir gazetede tekrarlanarak yayınlanması
  • Havacılık (n.): ayırıcı dak
  • Havacılık (n.): burnu yarık flap
  • Havacılık (n.): önden yarık flap
  • Tarım (n.): sarı mercimek
  • Otomotiv (n.): ayrık manifolt
  • Otomotiv (n.): ayrılmış manifold
  • Otomotiv (n.): bölünmeli katlanır arka koltuklar
  • Otomotiv (n.): bölünme noktası
  • Otomotiv (n.): bölünmeli katlanır arka koltuklar
  • Otomotiv (n.): bölünmüş arka cam
  • Otomotiv (n.): bölünmüş çevrimli motor
  • Otomotiv (n.): bölünmüş fazlı motor
  • Otomotiv (n.): bölünmüş fren düzeni
  • Otomotiv (n.): bölünmüş karter
  • Otomotiv (n.): bölünmüş kılavuz halka
  • Otomotiv (n.): bölünmüş püskürtme
  • Otomotiv (n.): bölünmüş sıra tipi ön koltuk
  • Otomotiv (n.): bölünmüş sürtünmeye sahip yol yüzeyi
  • Otomotiv (n.): değişken tork bölünmesi
  • Otomotiv (n.): delik ölçme aleti
  • Otomotiv (n.): eş bindirme
  • Otomotiv (n.): güç ayırma düzeneği
  • Otomotiv (n.): güç bölünmeli hibrid
  • Otomotiv (n.): kes ve kaynakla
  • Otomotiv (n.): katlanır arka koltuk
  • Otomotiv (n.): mü bölünmesi
  • Otomotiv (n.): ortada zayıf atış
  • Otomotiv (n.): ön-arka bölünmeli iki devreli fren
  • Otomotiv (n.): parçalı arka aks kovanı
  • Otomotiv (n.): parçalı jant
  • Otomotiv (n.): parçalı ön cam
  • Otomotiv (n.): parçalı tip arka krank keçesi
  • Otomotiv (n.): tork bölünmesi
  • Otomotiv (n.): üçgen çift fren devresi
  • Otomotiv (n.): yarık etekli piston
  • Otomotiv (n.): yarıklı rondela
  • Botanik (n.): delikli yaprak
  • Botanik (n.): devetabanı
  • İngiliz Argosu (n.): kadın
  • Günlük Konuşma Dili (v.): kalanı kırışmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): ortaklaşa bir taksiye binmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): taksiyi bölüşmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): taksimetreyi bölüşmek
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): kısacık bir an için
  • Yaygın Kullanım (v.): yarmak
  • Yaygın Kullanım (v.): bölmek
  • Bilgisayar (v.): satırı bölmek
  • Bilgisayar (v.): pencereyi bölmek
  • Bilgisayar (n.): ayırma düğmesi
  • Bilgisayar (n.): bölme
  • Bilgisayar (n.): bölme çubuğunu taşı
  • Bilgisayar (n.): bölünmüş ekran
  • Bilgisayar (n.): bölme sınırını taşı
  • Bilgisayar (n.): bölünme
  • Bilgisayar (n.): bölme kutusu
  • Bilgisayar (n.): bölme bitişi
  • Bilgisayar (n.): bölme sayısı
  • Bilgisayar (n.): bölme çubuğu
  • Bilgisayar (n.): dışa dikey kapama
  • Bilgisayar (n.): dışa yatay kapama
  • Bilgisayar (n.): dikey bölme
  • Bilgisayar (n.): eksenleri bölme
  • Bilgisayar (n.): hücre bölme
  • Bilgisayar (n.): içe yatay kapama
  • Bilgisayar (n.): içe dikey kapama
  • Bilgisayar (n.): kolon ayırıcı
  • Bilgisayar (n.): nokta böl
  • Bilgisayar (n.): sütun ayırıcı
  • Bilgisayar (n.): yarık
  • Bilgisayar (n.): yatay bölme
  • Bilgisayar (n.): yarım pencere
  • Bilgisayar (n.): yarım pencere
  • Bilgisayar (n.): yarım pencere çubuğu
  • Bilgisayar (expr.): alt belge böl
  • Bilgisayar (expr.): böl
  • Bilgisayar (expr.): bölmeyi kaldır
  • Bilgisayar (expr.): çerçeve böl
  • Bilgisayar (expr.): çalışmakitabı kesme böl
  • Bilgisayar (expr.): çerçeveyi böl
  • Bilgisayar (expr.): hücreleri böl
  • Bilgisayar (expr.): görev böl
  • Bilgisayar (expr.): hücre böl
  • Bilgisayar (expr.): eksenleri böl
  • Bilgisayar (expr.): özgünden çoklu ayırmayı onayla
  • Bilgisayar (expr.): özgünden ayır
  • Bilgisayar (expr.): özgünden ayırmayı onayla
  • Bilgisayar (expr.): paragraf böl
  • Bilgisayar (expr.): satırlara böl
  • Bilgisayar (expr.): pencereyi böl
  • Bilgisayar (expr.): pencereyi böl
  • Bilgisayar (expr.): tabloyu böl
  • Bilgisayar (expr.): tablo böl
  • Bilgisayar (expr.): veritabanını böl
  • Bilgisayar (expr.): yarım pencereyi kapat
  • Bilgisayar (expr.): yarı pencereleri böl ve dondur
  • İnşaat (n.): split akış
  • Eğitim (n.): bölünmüş dikkat etkisi
  • Gıda Mühendisliği (n.): beyazlatılmış şak badem
  • Genel (v.): katıla katıla gülmek
  • Genel (v.): çatlatmak
  • Genel (v.): çekip gitmek
  • Genel (v.): paylaşmak
  • Genel (v.): kırılmak
  • Genel (v.): ayrılmak (gruplara vb)
  • Genel (v.): küçük değişiklikler yapmak
  • Genel (v.): taksim etmek
  • Genel (v.): ayrılmak
  • Genel (v.): parçalamak
  • Genel (v.): bölüşmek
  • Genel (v.): yarılmak
  • Genel (v.): çatlamak
  • Genel (v.): bölünmek
  • Genel (v.): ayrılmak
  • Genel (v.): gülmekten kırılmak
  • Genel (v.): bozuşmak
  • Genel (v.): yarılmak
  • Genel (v.): yarılmak
  • Genel (v.): farklı mevsimlerde yola çıkıp gelmek
  • Genel (v.): mahvetmek
  • Genel (v.): bölüştürmek
  • Genel (v.): ayırmak (gruplara vb)
  • Genel (v.): paylaştırmak
  • Genel (v.): kopmak
  • Genel (v.): kılı kırk yarmak
  • Genel (v.): ayırmak
  • Genel (v.): kılı kırk yarmak
  • Genel (v.): ince eleyip sık dokumak
  • Genel (v.): bölünmek
  • Genel (v.): kırmak
  • Genel (v.): taksite bağlamak
  • Genel (v.): defolup gitmek
  • Genel (v.): gülmekten yarılmak
  • Genel (v.): yarmak
  • Genel (v.): ince eleyip sık dokumak
  • Genel (v.): taksitlere bölmek
  • Genel (v.): parçalanmak
  • Genel (v.): ayrılmak
  • Genel (v.): taksitlendirmek
  • Genel (v.): üleşmek
  • Genel (v.): gülmekten yarılmak
  • Genel (v.): titizlenmek
  • Genel (v.): katıla katıla gülmek
  • Genel (v.): yıkmak
  • Genel (v.): ayırmak
  • Genel (v.): yollarını ayırmak
  • Genel (v.): ülkeyi bölmek
  • Genel (v.): yapılacak işi yarı yarıya bölmek
  • Genel (v.): kategorilere ayırmak
  • Genel (v.): -e ayrılmak
  • Genel (v.): (yarı yarıya) kırışmak
  • Genel (v.): ikiye bölünmek
  • Genel (v.): kalanı bölüşmek
  • Genel (v.): kalanı dağıtmak
  • Genel (v.): dudağı patlamak
  • Genel (v.): dudağı patlamak
  • Genel (v.): karı paylaşmak
  • Genel (v.): oyları bölmek
  • Genel (v.): eşinden ayrılmak
  • Genel (v.): bacakları 180 derece açmak
  • Genel (v.): bacakları 180 derece açmak
  • Genel (v.): yatak ayırmak
  • Genel (v.): hesabı kırışmak
  • Genel (v.): saç kırıklarını aldırmak
  • Genel (v.): saçının kırıklarını aldırmak
  • Genel (v.): ikiye ayrılmak
  • Genel (v.): (kazancı vb) üçe bölmek
  • Genel (v.): (kazancı vb) dörde bölmek
  • Genel (v.): eşit paylaşmak
  • Genel (v.): atomu parçalamak
  • Genel (v.): eşit biçimde bölmek
  • Genel (n.): rendelenmemiş kereste
  • Genel (n.): edebiyatta bölünmüş kişilik
  • Genel (n.): yarım parça
  • Genel (n.): an
  • Genel (n.): ayrılma
  • Genel (n.): ayrılık
  • Genel (n.): karnıyarık
  • Genel (n.): yarılma
  • Genel (n.): kopma
  • Genel (n.): bozuşma
  • Genel (n.): göce
  • Genel (n.): imambayıldı
  • Genel (n.): yarık
  • Genel (n.): muhbir
  • Genel (n.): iki seviyede olan oda
  • Genel (n.): bölünmüş biletleme
  • Genel (n.): sökük (dikiş yeri üzerindeki)
  • Genel (n.): parçalanma
  • Genel (n.): hafiye
  • Genel (n.): kırık
  • Genel (n.): yarım şişe içecek
  • Genel (n.): görüş ayrılığı
  • Genel (n.): kurutulup kendiliğinden ikiye ayrılmış bezelye tanesi
  • Genel (n.): lahza
  • Genel (n.): aktarmasız biletin fiyatını kırmak için çok sektörlü bir yolculuk için ayrı biletlerin basılması
  • Genel (n.): kırık bezelye
  • Genel (n.): ayrılma
  • Genel (n.): boşanma
  • Genel (n.): ispiyoncu
  • Genel (n.): kıymık
  • Genel (n.): sökük yer
  • Genel (n.): kırılma
  • Genel (n.): çatlama
  • Genel (n.): emniyet mandalı
  • Genel (n.): çatlak
  • Genel (n.): split klima
  • Genel (n.): odaları değişik seviyelerde olan ev
  • Genel (n.): yarılma
  • Genel (n.): paylaştırma
  • Genel (n.): ayrılma
  • Genel (n.): split tren istasyonu
  • Genel (n.): ayrık beyin
  • Genel (n.): çok kısa bir süre
  • Genel (n.): salise
  • Genel (n.): muzlu tatlı
  • Genel (n.): maşa raptiye
  • Genel (n.): maşa raptiye
  • Genel (n.): uçları kırılmış saç
  • Genel (n.): bütün bir muzun üzerine birkaç top dondurma, aromalı şurup, meyve ve fındık kremşanti ile servis edilen tatlı
  • Genel (adj.): çatlamış
  • Genel (adj.): çift toynaklı (hayvan)
  • Genel (adj.): bir anlık
  • Genel (adj.): çatlak
  • Genel (adj.): ayrık
  • Genel (adj.): yarık
  • Genel (adj.): ayrılmış
  • Genel (adj.): kırık
  • Genel (adj.): ikiye bölünmüş
  • Genel (adj.): yarıya bölünmüş
  • Genel (adv.): biranda
  • Genel (adv.): çarçabuk
  • Genel (adv.): kaşla göz arasında
  • Genel (adv.): süratle
  • Genel (adv.): hızla
  • Genel (adv.): çabucak
  • Genel (adv.): çarçabuk
  • Jeoloji (n.): 72 façetalı pırlanta
  • Jeoloji (n.): simetrik atış ortadan arazi açılımı
  • Deyimler (v.): başaramamak
  • Deyimler (v.): başarısız olmak
  • Deyimler (v.): ölümcül bir hata yapmak
  • Deyimler (v.): bütün parti ve adayları görerek oy kullanmak
  • Deyimler (v.): birleşik oy pusulası ile seçim yapmak
  • Deyimler (v.): gülmekten çatlamak
  • Deyimler (v.): el altından yarı yarıya kırışmak
  • Deyimler (v.): gülmekten kırılmak
  • Deyimler (v.): el altından yarı yarıya bölüşmek
  • Deyimler (v.): gülmekten ölmek
  • Deyimler (v.): gülmekten yarılmak
  • Deyimler (v.): gül gül ölmek
  • Deyimler (v.): iki eşit parçaya bölmek
  • Deyimler (v.): ince eleyip sık dokumak
  • Deyimler (v.): ortada buluşmak/anlaşmak
  • Deyimler (v.): kılı kırk yarmak
  • Deyimler (v.): oyunu üzerinde bütün parti ve adayların yer aldığı birleşik oy pusulası ile kullanmak
  • Deyimler (v.): uzun uzadıya incelemek
  • Deyimler (v.): yarı yarıya bölmek
  • Deyimler (v.): ufak ya da önemsiz ayrıntılar üzerinde fazlasıyla durmak
  • Deyimler (v.): (anlaşamayan taraflar) ikiye bölünmek/ayrılmak
  • Deyimler (v.): iki karşıt gruba ayrılmak/bölünmek
  • Deyimler (expr.): bir anda
  • Bilişim (n.): bölünmüş ekran
  • Bilişim (n.): bölünmüş pencere
  • Düzensiz Fiil (v.): split - split
  • Dilbilim (n.): ayrık tümcecik
  • Dilbilim (n.): ayrık eylemlik
  • Dilbilim (n.): ayrık geçişsizlik
  • Dilbilim (n.): ayrık uyum
  • Dilbilim (n.): iki yarılı geçerlik
  • Dilbilim (n.): iki yarı katsayısı
  • Dilbilim (n.): yarıya bölme yöntemi
  • Dilbilim (n.): yarıya bölümlü geçerlik
  • Dilbilim (n.): yarıya bölümlü katsayı
  • Dilbilim (n.): zarf ile ikiye bölünmüş mastar
  • Dilbilim (adj.): ayrık
  • Denizcilik (n.): çamur gemisi
  • Denizcilik (n.): çamur mavnası
  • Denizcilik (n.): dökü gemisi
  • Deniz Biyolojisi (n.): çatallı halka
  • Tamirci (n.): bölünebilir gövde
  • Tıbbi (n.): bölünme oranı
  • Tıbbi (n.): kısmi kalınlıkta deri grefti
  • Tıbbi (n.): yarıya bölüm güvenirliği
  • Askeri (n.): ayrılmış dikey fotoğraf
  • Askeri (n.): bindirmeli çift kamera
  • Askeri (n.): çatal kundak
  • İfadeler (v.): ayrılmak
  • İfadeler (v.): bir şeyden ayrılmak
  • İfadeler (v.): birinden ayrılmak
  • İfadeler (v.): dağılmak
  • İfadeler (v.): parçalanmak
  • İfadeler (v.): (iki kişi) arasında bölüştürmek
  • İfadeler (v.): (birinden/bir şeyden) ayrılmak
  • İfadeler (v.): (iki kişi) arasında bölüştürmek
  • İfadeler (v.): (iki veya daha fazla şey/kişi) arasında bölünmek
  • İfadeler (v.): (iki veya daha fazla şey/kişi) arasında kararsız kalmak
  • İfadeler (v.): (iki veya daha fazla şey/kişi) arasında kalmak
  • İfadeler (v.): (iki veya daha fazla şey/kişi) arasında bölüştürmek
  • İfadeler (v.): bir şeyi (iki veya daha fazla şey/kişi) arasında bölüştürmek/paylaştırmak
  • İfadeler (v.): bir şeyi (iki veya daha fazla şey/kişi) arasında pay etmek
  • İfadeler (v.): bir şeyi (iki veya daha fazla kişi) paylaşmak/bölüşmek
  • İfadeler (v.): ikiye veya daha fazla parçaya ayırmak
  • İfadeler (v.): (iki veya daha fazla şeyin/kişinin) arasını bölmek
  • İfadeler (v.): (iki veya daha fazla şey/kişi) arasında yer işgal etmek
  • Politika (v.): ülkeyi parçalamak
  • Politika (n.): birleşik oy pusulası ile yapılan oylama
  • Politika (n.): birden çok siyasi makam için oylama yapılan bir seçimde oy pusulasında farklı partilerden adayların bulunması
  • Politika (n.): birleşik oy pusulası
  • Politika (n.): siyasi ayrılık
  • Atasözü (): olmuşla ölmüşe çare yok
  • Psikoloji (n.): bölünmüş beyin
  • Psikoloji (n.): bölük-yarı güvenilirliği
  • Psikoloji (n.): bölünmüş kişilik
  • Psikoloji (n.): iki yarım test güvenirliği
  • Demiryolu (n.): çatlak travers
  • Argo (v.): gammazlamak
  • Argo (v.): ele vermek
  • Argo (v.): ispiyonlamak
  • Argo (v.): kıçını yırtmak
  • Argo (v.): kahkahalara boğulmak
  • Argo (v.): kahkahayı basmak
  • Argo (v.): (yumrukla) suratını dağıtmak
  • Argo (v.): (silahla) beynini dağıtmak
  • Argo (expr.): hadi buradan gidelim!
  • Konuşma (expr.): annemle babam ayrılmadan önce
  • Konuşma (expr.): gülmekten yarıldım
  • Konuşma (expr.): gitme/ayrılma vakti
  • Konuşma (expr.): gülmekten (karnıma/mideme) sancılar/ağrılar girdi
  • Konuşma (expr.): oldu olacak kırıldı nacak
  • Konuşma (expr.): kaçmam/gitmem lazım
  • Konuşma (expr.): (gülmekten) koptum
  • Spor (v.): defansı yarmak
  • Spor (n.): ayrık karar
  • Spor (n.): ayrılmış karar
  • Spor (n.): çizgi uç oyuncusu (amerikan futbolu)
  • Spor (n.): müsabaka sonunda üç hakemden ikisinin birbirinden farklı kararlar alması sonrası üçüncü hakemin verdiği nihai karar
  • İstatistikler (n.): bölünmüş çizişler tasarımı
  • İstatistikler (n.): bölünmüş çizişler yöntemi
  • İstatistikler (n.): bölünmüş çizişler etki karışımı
  • İstatistikler (n.): bölünmüş öğeler yöntemi
  • İstatistikler (n.): bölünmüş sınama yöntemi
  • Teknik (v.): ayırmak
  • Teknik (v.): bölmek
  • Teknik (n.): ayırma algoritması
  • Teknik (n.): anten parçası
  • Teknik (n.): açık dolama
  • Teknik (n.): ağızda dikey çatlağı
  • Teknik (n.): açık halka
  • Teknik (n.): ayırma çizgisi
  • Teknik (n.): ayrık alan
  • Teknik (n.): ayrık dönüşüm
  • Teknik (n.): ayrık kalıp
  • Teknik (n.): ayrık makaralı rulman
  • Teknik (n.): ayrılabilir gövdeli pompa
  • Teknik (n.): ayrılabilir sistem
  • Teknik (n.): ayrik çok baglantili devre
  • Teknik (n.): bölerek bükme
  • Teknik (n.): bölümlü kavrama
  • Teknik (n.): bölünmüş kilit rondelası
  • Teknik (n.): bölünmüş sözcük işlemi
  • Teknik (n.): çatal pim vidası
  • Teknik (n.): çatal pim
  • Teknik (n.): çatal pin
  • Teknik (n.): çift ışınlı mikroskopla tahribatsız muayene
  • Teknik (n.): çevresel ayrılma
  • Teknik (n.): güç dağıtım ünitesi
  • Teknik (n.): gövde birleşme yüzeyi
  • Teknik (n.): iki parçalı gövde
  • Teknik (n.): iki parçadan yapılmış somun
  • Teknik (n.): iki yarım güvenirlik katsayısı
  • Teknik (n.): iki yarı güvenirlik katsayısı
  • Teknik (n.): iki parçalı kalıp
  • Teknik (n.): kanalsız split klima
  • Teknik (n.): kanalsız split iklimlendirici
  • Teknik (n.): karakteristik tabanlı ayırma algoritması
  • Teknik (n.): kopilya
  • Teknik (n.): koşum takımı somun burcu
  • Teknik (n.): kolon ayırıcı
  • Teknik (n.): makine bölmeli faz akım dengeleyici
  • Teknik (n.): ön kesme patlatması
  • Teknik (n.): parçalı kalıp
  • Teknik (n.): parçalı maça kutusu
  • Teknik (n.): parçalanmış sözcük işlemi
  • Teknik (n.): parçalı halka kalıp
  • Teknik (n.): plaka tuğla
  • Teknik (n.): sıralı mibzer
  • Teknik (n.): split tip kondenser
  • Teknik (n.): sütun ayırıcı
  • Teknik (n.): yarma
  • Teknik (n.): yarık ekran
  • Teknik (n.): yarık anotlu magneton
  • Teknik (n.): yarıklı pim
  • Teknik (n.): yatay ayırma işlemi
  • Teknik (n.): yarım ay flanş
  • Teknik (n.): yarık etekli piston
  • Teknik (n.): yarım
  • Teknik (n.): yarma-kaynaştırma yöntemi
  • Teknik (n.): yarılma diski
  • Teknik (n.): yarma odun
  • Teknik (n.): yarık kaşık
  • Teknik (n.): yarık perçin
  • Teknik (n.): yarım vites/yavaş seri vites
  • Teknik (n.): yarık lokma
  • Teknik (adj.): ayrılmış
  • Teknik (adj.): bölünmüş
  • Teknik (adj.): yatay bölünmüş
  • Telekom (n.): anahtar bölmeli
  • Telekom (n.): atsırtı
  • Telekom (n.): ayrılma
  • Telekom (n.): bölünmüş ufuk güncellemesi
  • Telekom (n.): bir terminal cihazına yapılan çoklu bağlantı
  • Tekstil (n.): çift iğneli iptalli kilit dikiş makinesi
  • Tekstil (n.): çift iğneli kilit dikiş makinesi
  • Tekstil (n.): iptalli kilit dikiş makinesi
  • Tekstil (n.): iğne transportlu, iptalli, çift iğneli kilit dikiş makinesi
  • Tekstil (n.): sırçalı yarma deri
  • Tekstil (n.): yarma deri
  • Turizm (n.): ortaklaşa charter kiralama
  • Ticaret / Ekonomik (v.): bölmek
  • Ticaret / Ekonomik (v.): taksitlere bölmek
  • Ticaret / Ekonomik (n.): ayırma biçiminde bir şirket yeniden yapılanması
  • Ticaret / Ekonomik (n.): bölünmüş hisse senedi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): bölme
  • Ticaret / Ekonomik (n.): birim hisse değeri artırılarak tedavüldeki hisse sayısının düşürülmesi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): bir şirketin bir kısım aktifinin başka bir şirketin hisse senetleri karşılığında devredilmesi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): birim hisse değeri düşürülerek tedavüldeki hisse sayısının artırılması
  • Ticaret / Ekonomik (n.): bölünmüş pazar
  • Ticaret / Ekonomik (n.): birleştirme
  • Ticaret / Ekonomik (n.): emir bölme
  • Ticaret / Ekonomik (n.): hisse senedi bölünmesi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): hisse senetlerinin nominal değeri farklı hisse senetlerine dönüştürülmesi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): hisse senetlerini değiştirme
  • Ticaret / Ekonomik (n.): hisse bölünmesi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): hisse senedi bölünmesi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): kar bölüşüm yöntemi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): küçük birimlere bölünebilen ve uzun bir süre içinde satılabilen büyük bir sipariş
  • Ticaret / Ekonomik (n.): nominal değeri artırarak hisse senedi değiştirme
  • Ticaret / Ekonomik (n.): nominal değeri artırarak hisse senetlerini birleştirme
  • Ticaret / Ekonomik (n.): pay dağıtma
  • Ticaret / Ekonomik (n.): sermaye değişmeden hisse sayısının değiştirilmesi
  • Ticaret / Ekonomik (n.): şirketin bölünme ve parçalanma biçimindeki yeniden yapılanması
  • Ticaret / Ekonomik (n.): tersine bölünme
  • Ulaşım (n.): belirli bir yerde ve zamanda kullanılan ulaşım modu oranlarının dağılımı
  • Voleybol (n.): erken yarma
  • Voleybol (n.): yarma

Ayrıca Bakınız

Sözlük Terim Anlamı

Nedir - Ne Demek

Atasözleri ve Deyimler

Telaffuz Okunuşu

İngilizce Sözlük Çeviri

Nasıl Okunur

Turkish Terms

Yayınlanma: Güncellenme:

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.