Slide- Ne Demek - İngilizce Sözlük

Slide-

"slide-" teriminin Türkçe anlamları:

  • Havacılık (n.): acil durum kaydırağı
  • Havacılık (n.): kuyruk üzerinde kayış
  • Havacılık (n.): tahliye kaydırağı
  • Otomotiv (n.): avans kayıcı stoperi
  • Otomotiv (n.): çekiş kontrol kolu
  • Otomotiv (n.): çapraz kızak
  • Otomotiv (n.): kayar pim
  • Otomotiv (n.): kayıcı pim
  • Otomotiv (n.): silindir sürgü
  • Otomotiv (n.): sürgülü anahtar
  • Otomotiv (n.): sürgülü valf
  • Otomotiv (n.): tel çektirme aleti
  • Biyoloji (n.): cam deney plakası
  • Biyoloji (n.): preparat
  • Biyoloji (n.): üzerine numune konulan cam plaka
  • Kitap Ciltleme (n.): ciltleme üçgen profil
  • Yaygın Kullanım (n.): sürgü
  • Yaygın Kullanım (n.): slayt
  • Yaygın Kullanım (n.): kaydırak
  • Yaygın Kullanım (n.): slayt gösterisi
  • Bilgisayar (n.): asıl slayt
  • Bilgisayar (n.): açılan menü/önceki slayt
  • Bilgisayar (n.): başlık slaydı
  • Bilgisayar (n.): bir tür kayan yazı
  • Bilgisayar (n.): geçerli slayt
  • Bilgisayar (n.): gelişmiş slayt
  • Bilgisayar (n.): gizli slayt
  • Bilgisayar (n.): görüntülenen son slayt
  • Bilgisayar (n.): her slayt
  • Bilgisayar (n.): ilk slayt
  • Bilgisayar (n.): ilk slayt
  • Bilgisayar (n.): küçük slayt
  • Bilgisayar (n.): microsoft powerpoint slaydı
  • Bilgisayar (n.): önceki slayt
  • Bilgisayar (n.): powerpoint slayt
  • Bilgisayar (n.): powerpoint slayt gösterileri
  • Bilgisayar (n.): slayt
  • Bilgisayar (n.): slayt yapısı
  • Bilgisayar (n.): slayt gösteri yardımı
  • Bilgisayar (n.): slayt metre
  • Bilgisayar (n.): slayt bulucusu
  • Bilgisayar (n.): slayt gösteri kutusu
  • Bilgisayar (n.): slayt geçişi
  • Bilgisayar (n.): slayt başlık biçemi
  • Bilgisayar (n.): slayt görünümü
  • Bilgisayar (n.): slayt altbilgi
  • Bilgisayar (n.): slayt başlıkları
  • Bilgisayar (n.): slayt resim alanı
  • Bilgisayar (n.): slayt düzeni
  • Bilgisayar (n.): slayt rehberi
  • Bilgisayar (n.): slayt başlığı
  • Bilgisayar (n.): slayt şov
  • Bilgisayar (n.): slayt önizleme
  • Bilgisayar (n.): slayt başlığı noktası
  • Bilgisayar (n.): slayt sıralayıcısı
  • Bilgisayar (n.): slayt değişiklikleri
  • Bilgisayar (n.): slayt resmi
  • Bilgisayar (n.): slayt tasarımı
  • Bilgisayar (n.): slayt başlığı
  • Bilgisayar (n.): slayt aralığı
  • Bilgisayar (n.): slayt süresi
  • Bilgisayar (n.): slayt numarası
  • Bilgisayar (n.): slayt ölçer
  • Bilgisayar (n.): slayt renk grubu
  • Bilgisayar (n.): slayt no
  • Bilgisayar (n.): slayt listesi görünümü
  • Bilgisayar (n.): sonraki slayt
  • Bilgisayar (n.): yansı
  • Bilgisayar (n.): yeni slayt
  • Bilgisayar (n.): 35mm film slaydı
  • Bilgisayar (adj.): geçişli
  • Bilgisayar (expr.): bir noktaya kaydır
  • Bilgisayar (expr.): başlık ve yerbelirleyici metninin slaydın dışında olup olmadığını denetle
  • Bilgisayar (expr.): beni slayda götür
  • Bilgisayar (expr.): bu slayt bittiğinde dur
  • Bilgisayar (expr.): başlık slaydında gösterme
  • Bilgisayar (expr.): gizli slayda git
  • Bilgisayar (expr.): ilk slayda dön
  • Bilgisayar (expr.): önceki slayda dön
  • Bilgisayar (expr.): o slayda git
  • Bilgisayar (expr.): slayt metni yerleştir
  • Bilgisayar (expr.): slayt özetle
  • Bilgisayar (expr.): slayt numaralarını ve slayt aralığını girin
  • Bilgisayar (expr.): slayt sil
  • Bilgisayar (expr.): slayt genişlet
  • Bilgisayar (expr.): slayt başlığı yok
  • Bilgisayar (expr.): slayt gizle
  • Bilgisayar (expr.): sonraki slayda ilerle
  • Bilgisayar (expr.): slayt nesnesi düzenle
  • Bilgisayar (expr.): soldan kaydır
  • Bilgisayar (expr.): slayt çoğalt
  • Bilgisayar (expr.): slayt gösterisini bitir
  • Bilgisayar (expr.): slayt sürelerini kullan
  • Bilgisayar (expr.): slayt kopyala
  • Bilgisayar (expr.): slayt katıştır
  • Bilgisayar (expr.): siyah slaytla bitir
  • Bilgisayar (expr.): slayt gösterisi sırasında
  • Bilgisayar (expr.): slayt gönder
  • Bilgisayar (expr.): slayda ekle
  • Bilgisayar (expr.): slayt düzenle
  • Bilgisayar (expr.): slayda git
  • Bilgisayar (expr.): sola kaydır
  • Bilgisayar (expr.): slayt gösterisi için en uygun ölçek
  • Bilgisayar (expr.): yeni slayt iletişimini göster
  • İnşaat (n.): katlanan dam kızağı
  • İnşaat (n.): lam
  • Çevre (n.): dairesel kayma
  • Çevre (n.): kayma yüzeyi
  • Çevre (n.): kaya akması
  • Çevre (n.): moloz kayması
  • Çevre (n.): moloz toprak birikinti kayması
  • Çevre (n.): yatak düzlemi kayması
  • Genel (v.): ustalıkla geçiştirmek (bir meseleyi)
  • Genel (v.): ustalıkla atlatmak (bir meseleyi)
  • Genel (v.): batmak
  • Genel (v.): sokmak
  • Genel (v.): sessizce gitmek
  • Genel (v.): kapılmak
  • Genel (v.): girmek
  • Genel (v.): geçiştirmek
  • Genel (v.): saplanmak
  • Genel (v.): akıp gitmek
  • Genel (v.): ustalıkla atlatmak (bir meseleyi)
  • Genel (v.): kızak yapmak
  • Genel (v.): savuşmak
  • Genel (v.): bir şeyi belli etmeden (bir yere) koymak
  • Genel (v.): kızak kaymak
  • Genel (v.): karnı üzerinde sürünmek
  • Genel (v.): kötü yola düşmek
  • Genel (v.): ustalıkla geçiştirmek (bir meseleyi)
  • Genel (v.): sıvışmak
  • Genel (v.): sessizce geçmek
  • Genel (v.): sürüklenmek
  • Genel (v.): vazgeçmek
  • Genel (v.): akışına bırakmak
  • Genel (v.): sermek
  • Genel (v.): ihmal etmek
  • Genel (v.): oluruna bırakmak
  • Genel (v.): ilgilenmemek
  • Genel (v.): kaymak
  • Genel (v.): kaydırmak
  • Genel (v.): kayıp düşmek
  • Genel (v.): kaosa sürüklenmek
  • Genel (v.): unutulmaya yüz tutmak
  • Genel (v.): pist dışına çıkmak
  • Genel (v.): pistten çıkmak
  • Genel (v.): ihmal etmek
  • Genel (v.): slayt gösterisi yapmak
  • Genel (v.): kaydıraktan kaymak
  • Genel (v.): kaydıraktan kaymak
  • Genel (v.): kaydıraktan kaymak
  • Genel (v.): (dil/konuşma) paslanmak
  • Genel (v.): gitmesine izin vermek
  • Genel (v.): rahat bırakmak
  • Genel (v.): umursamamak
  • Genel (n.): kızak yolu
  • Genel (n.): kayak yeri
  • Genel (n.): diyapozitif
  • Genel (n.): çapraz kızak
  • Genel (n.): agraf
  • Genel (n.): düşüş
  • Genel (n.): diya
  • Genel (n.): slayt gösterimi
  • Genel (n.): slayt göstericisi
  • Genel (n.): toprak kayması
  • Genel (n.): slayt
  • Genel (n.): dia
  • Genel (n.): saydam resim
  • Genel (n.): slayt
  • Genel (n.): patinaj (araba)
  • Genel (n.): lam
  • Genel (n.): diyapozitif projektörü
  • Genel (n.): kaydırak (çocuklar için oyun aracı)
  • Genel (n.): diapozitif
  • Genel (n.): patensiz kayma
  • Genel (n.): diyapozitif projeksiyon makinesi
  • Genel (n.): lam (mikroskopta kullanılan)
  • Genel (n.): heyelan
  • Genel (n.): sürgülü cetvel
  • Genel (n.): sürgülü hesap cetveli
  • Genel (n.): slayt makinesi
  • Genel (n.): sürgülü hesap cetveli
  • Genel (n.): su kaydırağı
  • Genel (n.): (tüfekte) sürgü
  • Genel (n.): ucu/önü açık terlik
  • Genel (n.): saydam gösterisi
  • Genel (n.): kravat iğnesi
  • Genel (n.): su kaydıraklı havuz
  • Genel (n.): saç tokası
  • Genel (n.): sürgülü kapı
  • Genel (n.): çocuk parkı kaydırağı
  • Genel (n.): çadırın germe halatının gerginliğini ayarlamakta kullanılan cihaz
  • Genel (n.): kar kızağı
  • Genel (adj.): sürgülü
  • Jeoloji (n.): kaya kayması
  • Jeoloji (n.): örtü kayması
  • Jeoloji (n.): palinolojik preparat
  • Jeoloji (n.): yüzeysel toprak kayması
  • Jeoloji (n.): yerçekimi kayması
  • Avcılık (n.): gez sürgüsü
  • Avcılık (n.): kapak takımı
  • Avcılık (n.): pompa hareketli doldurma sistemi
  • Avcılık (n.): sürgüye monte edilmiş emniyet sistemi
  • Avcılık (n.): sürgü tutucu mandalı
  • Avcılık (n.): sürgüyü son atışta açık tutan eleman
  • Avcılık (n.): sürgü tutucu yayı
  • Avcılık (n.): sürgü tutucu pimi
  • Avcılık (n.): sürgü tutucu
  • Avcılık (n.): sürgü tutma kolu
  • Avcılık (n.): tetik sürgüsü
  • Avcılık (n.): yerine getirici süngü yayı
  • Deyimler (v.): (yanından) geçmesine izin vermek
  • Deyimler (v.): fark etmeden geçirmek
  • Deyimler (v.): (topu) kaçırmak/yakalayamamak
  • Deyimler (v.): (önemli bir tarihi, planı) kaçırmak/unutmak
  • Deyimler (v.): (zamanı) anlayamadan geçirmek
  • Deyimler (v.): (zamanın) akıp gittiğini fark etmemek
  • Deyimler (v.): (zamanı) boş geçirmek
  • Deyimler (v.): akışına bırakmak
  • Deyimler (v.): akışına bırakmak
  • Deyimler (v.): boşlamak
  • Deyimler (v.): boşa vakit harcamak
  • Deyimler (v.): ihmal etmek
  • Deyimler (v.): ihmal etmek
  • Deyimler (v.): ilgilenmemek
  • Deyimler (v.): ilgilenmemek
  • Deyimler (v.): işi sermek
  • Deyimler (v.): oluruna bırakmak
  • Deyimler (v.): oluruna bırakmak
  • Deyimler (v.): sermek
  • Deyimler (v.): sermek
  • Deyimler (v.): (fırsat/bir cisim) ellerinden kayıp gitmek
  • Deyimler (v.): (zorluk çıkarmadan) almak/geçmesine izin vermek
  • Bilişim (n.): saydama dönüştürücü
  • Düzensiz Fiil (v.): slid - slid
  • Denizcilik (n.): direk üzerinde yelkeni kaldırıp indirmeye yarayan bir kombinasyon
  • Matematik (n.): sürgülü cetvel
  • Tamirci (n.): dikey veya yatay ayarlanabilir kızakları olan torna tezgahı
  • Tamirci (n.): çapraz kızak
  • Tamirci (n.): kızak
  • Tamirci (n.): takım kızağı
  • Tıbbi (n.): lam aglütinasyonu
  • Tıbbi (n.): lam aglütinasyon testi
  • Meteoroloji (n.): çamur kayması
  • Meteoroloji (n.): gold sürgüsü
  • Askeri (n.): askeri hesap cetveli
  • Askeri (n.): apolet
  • Askeri (n.): askeri sürgülü cetvel
  • Askeri (n.): istikamet açısı düzeltme sürgülü cetveli
  • Askeri (n.): namlu kızağı
  • Madencilik (n.): kayma dayanımı
  • Müzik (n.): metal nefesli çalgıları akort ederken kullanılan ayarlanabilir parça
  • Müzik (n.): sürgülü trombon
  • İfadeler (v.): (birinin/bir şeyin) yanından/önünden kayarak geçmek
  • İfadeler (v.): zaman hızla/fark etmeden geçmek
  • İfadeler (v.): zaman su gibi akıvermek/uçup gitmek
  • İfadeler (v.): zamanın nasıl geçtiğini fark etmemek
  • İfadeler (v.): (okulu/dersleri/ projeyi/işi) hiç önemsememek
  • İfadeler (v.): (okula/derslere/projeye/işe) aldırmamak/önem vermemek
  • İfadeler (v.): (okulu
  • İfadeler (v.): dönemi
  • İfadeler (v.): projeyi
  • İfadeler (v.): işi) çok çalışmadan/çabalamadan bitirmek
  • İfadeler (v.): aşağıya kaymak
  • İfadeler (v.): boyunca süzülmek/kaymak
  • İfadeler (v.): bir şeyden öylece durmak
  • İfadeler (v.): geriye kaymak
  • İfadeler (v.): geriye kaymak/çekilmek
  • İfadeler (v.): kaymak
  • İfadeler (v.): -den aşağıya kaymak
  • İfadeler (v.): kayarak inmek
  • İfadeler (v.): kaydırarak indirmek
  • İfadeler (v.): aşağı sarkıtmak
  • İfadeler (v.): (kıyafetini) içine sokmak
  • İfadeler (v.): (kıyafetini) altına kaydırmak
  • İfadeler (v.): bir şeyin üstünden kayarak inmek/aşağı kaymak
  • İfadeler (v.): aşağıya doğru kaymak
  • İfadeler (expr.): devamı sonraki slayta
  • Argo (v.): birine DM'den yürümek
  • Argo (v.): dmden yürümek
  • Argo (v.): birine DM'den yürümek
  • Argo (v.): dmden yürümek
  • Argo (expr.): boşver
  • Konuşma (v.): hayatı akışına bırakmak
  • Konuşma (expr.): kaydıraktan kayıyor
  • Konuşma (expr.): kaydıraktan kayıyor
  • Spor (n.): çelik bir halat ile tepeden aşağıya iniş
  • Spor (n.): çelik bir halat ile tepeden aşağıya iniş
  • Teknik (v.): kaydırmak
  • Teknik (v.): kaymak
  • Teknik (n.): akarak kayma
  • Teknik (n.): akma şeklinde kayma
  • Teknik (n.): ayarlayıcı sürgü
  • Teknik (n.): ayarlayım sürgü
  • Teknik (n.): basit sürgülü valf
  • Teknik (n.): buhar sürgülü vanası
  • Teknik (n.): çekmece kolu
  • Teknik (n.): çift portlu (geçitli) sürgülü çekmece
  • Teknik (n.): çapraz dayak
  • Teknik (n.): çok kaydırmalı basgaç
  • Teknik (n.): çekme masa kızağı
  • Teknik (n.): çok kaydırmalı pres
  • Teknik (n.): çekmece muhafazası
  • Teknik (n.): çapraz kızak
  • Teknik (n.): çerçeveli film
  • Teknik (n.): dairesel sürgülü valf
  • Teknik (n.): dairesel sürgülü cetvel
  • Teknik (n.): düz sürgülü vana
  • Teknik (n.): dört kaymalı basgaç
  • Teknik (n.): döner sürgülü vana
  • Teknik (n.): emme şiberi
  • Teknik (n.): gaz kelebeği sürgüsü
  • Teknik (n.): fotoğraf slaytı
  • Teknik (n.): fren mili glisiyeri
  • Teknik (n.): gerilek kayma
  • Teknik (n.): gerileyici kayma
  • Teknik (n.): geriye doğru gelişen kayma
  • Teknik (n.): havalı bant
  • Teknik (n.): hesap cetveli
  • Teknik (n.): jaluzi tip ayar damperi
  • Teknik (n.): ince destek
  • Teknik (n.): kapı sürmesi
  • Teknik (n.): kapak sürgü kolu
  • Teknik (n.): kızaklı rulman
  • Teknik (n.): kayma açısı
  • Teknik (n.): katlanan dam kızağı
  • Teknik (n.): kayılan yer
  • Teknik (n.): kaya kayması
  • Teknik (n.): kayıcı blok
  • Teknik (n.): kayma
  • Teknik (n.): kayar tablalı makine
  • Teknik (n.): kayıcı şerit
  • Teknik (n.): kaya parçacıkları kayması
  • Teknik (n.): kılavuz ray
  • Teknik (n.): kaymalı tel
  • Teknik (n.): kaymaya dayanım
  • Teknik (n.): kayış
  • Teknik (n.): kayıcı tampon
  • Teknik (n.): kayıcı segman
  • Teknik (n.): kemer ayar kızağı
  • Teknik (n.): kil kayması
  • Teknik (n.): kayar kapaklı piriz
  • Teknik (n.): kayıcı pul
  • Teknik (n.): kayıcı yatak
  • Teknik (n.): kayma düzlemi
  • Teknik (n.): kayıcı mandal
  • Teknik (n.): kayıcı
  • Teknik (n.): kaydırak
  • Teknik (n.): kayıcı plaka
  • Teknik (n.): kaymazlık
  • Teknik (n.): kayıcı halka
  • Teknik (n.): kodachrome saydam filmi
  • Teknik (n.): kontrol sürgüsü
  • Teknik (n.): lam
  • Teknik (n.): moloz kayması
  • Teknik (n.): otomatik slayt projeksiyon cihazı
  • Teknik (n.): piston valf
  • Teknik (n.): piston sürgülü valfı
  • Teknik (n.): paralel sürgülü vana
  • Teknik (n.): parça
  • Teknik (n.): pistonlu sürgülü vana
  • Teknik (n.): renkli saydam resim
  • Teknik (n.): renkli diya
  • Teknik (n.): renkli slayt
  • Teknik (n.): saydam göstericisi
  • Teknik (n.): sağ taraf
  • Teknik (n.): slayd geyt
  • Teknik (n.): silikat mikroskop lamı
  • Teknik (n.): sürmeli kumpas
  • Teknik (n.): sürgülü çekiç
  • Teknik (n.): sürmeli kumpas
  • Teknik (n.): şiber valf
  • Teknik (n.): sürgülü vana gövdesi
  • Teknik (n.): sürgülü kontrol vanası
  • Teknik (n.): su kaydırağı
  • Teknik (n.): sürgülü emme vanası
  • Teknik (n.): sürgülü trombon
  • Teknik (n.): sürgülü vana
  • Teknik (n.): sürgülü muhafaza
  • Teknik (n.): sürgülü reosta
  • Teknik (n.): sürgülü klepe
  • Teknik (n.): sürgü kolu
  • Teknik (n.): sürgülü vana gövdesi
  • Teknik (n.): sürgülü tapa
  • Teknik (n.): sürgülü valf yüzeyi
  • Teknik (n.): şiber vana
  • Teknik (n.): sürme mastar
  • Teknik (n.): sürgülü bobin
  • Teknik (n.): sürgülü eleman
  • Teknik (n.): sürgü
  • Teknik (n.): sürgülü cetvel
  • Teknik (n.): supap sürgüsü
  • Teknik (n.): sürgülü tapa deliği
  • Teknik (n.): sürgülü valf
  • Teknik (n.): sürgülü ray
  • Teknik (n.): valf bağlantı kolu
  • Teknik (n.): üç yollu sürgülü vana
  • Teknik (n.): yarım bilezik
  • Teknik (n.): yatak kızağı
  • Teknik (n.): yön değiştirme sürgülü valfi
  • Teknik (adj.): kayıcı mafsallı
  • Teknik (adj.): kaymaz
  • Teknik (adj.): sürgülü
  • Teknik (adj.): saydam
  • Telekom (n.): kızaklı cep telefonu
  • Televizyon (n.): renkli slayt
  • Televizyon (n.): renkli saydam resim
  • Televizyon (n.): renkli diya
  • Tekstil (n.): fermuar
  • Ticaret / Ekonomik (n.): kar azalışı
  • Ticaret / Ekonomik (n.): sürgülü hesap cetveli

Ayrıca Bakınız

Sözlük Terim Anlamı

Nedir - Ne Demek

Atasözleri ve Deyimler

Telaffuz Okunuşu

İngilizce Sözlük Çeviri

Nasıl Okunur

Turkish Terms

Yayınlanma: Güncellenme:

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.