Strokes

"strokes" teriminin Türkçe anlamları:

• İngiliz Argosu (n.): boşalmadan önceki son hareket
• Genel (n.): vuruş sayısı
• Deyimler (n.): ana hatlarıyla
• Deyimler (n.): ana hatlarıyla
• Deyimler (n.): bir şeyin genel hatları
• Deyimler (n.): bir şeyin genel hatları
• Deyimler (expr.): detaylara girmeden
• Deyimler (expr.): genel hatlarıyla
• Deyimler (expr.): genel hatlarıyla
• Deyimler (expr.): genel olarak
• Deyimler (expr.): genel olarak
• Deyimler (expr.): kaba hatlarıyla
• Deyimler (expr.): kaba hatlarıyla
• Deyimler (expr.): zor bir dönemin/durumun sonuna yaklaşmış
• Deyimler (expr.): uzun bir dönemin/durumun sonuna yaklaşmış
• Deyimler (expr.): yüzüp yüzüp kuyruğuna gelmiş
• Deyimler (expr.): çoğu gitti azı kaldı
• Tıbbi (n.): serebellar veya beyin sapı inmeleri
• Boyama (n.): fırça dokunuşları
• Boyama (n.): fırça dokunuşları
• Boyama (n.): fırça vuruşları
• Atasözü (): zevkler ve renkler tartışılmaz
• Atasözü (): zevkler ve renkler tartışılmaz
• Atasözü (): damlaya damlaya göl olur
• Atasözü (): damlayan su taşı deler
• Atasözü (): her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır
• Teknik (n.): vuruş sayısı
• Tenis (n.): kaçara vuruş