Pick- Ne Demek - İngilizce Sözlük

Pick-

"pick-" teriminin Türkçe anlamları:

  • Günlük Konuşma Dili (v.): bilgisinden yararlanmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): cımbızlamak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): hesabı çekmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): hızlanmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): özenle seçmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): yanlışları ortaya çıkarmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): yanlışları bulmak
  • Günlük Konuşma Dili (n.): ilk seçim
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bir koltuk seçin
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bir yer seçin
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): dişine göre birini bul!
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): hızlanın
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): 1'den 10'a kadar bir sayı seç
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): 1 ile 10 arasında bir sayı tut
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): 1 ile 10 arasında bir sayı seç
  • Yaygın Kullanım (v.): toplamak
  • Yaygın Kullanım (v.): seçmek
  • Yaygın Kullanım (v.): almak (bir yere gelip/gidip birini)
  • Yaygın Kullanım (v.): radyoda duymak
  • Yaygın Kullanım (v.): yerden kaldırmak
  • Yaygın Kullanım (n.): pena
  • Yaygın Kullanım (n.): gitar penası
  • Yaygın Kullanım (n.): gitar penası
  • Yaygın Kullanım (n.): pena
  • Genel (v.): kaldırmak (daha aşağı bir yerde duran birini/bir şeyi)
  • Genel (v.): çalmak
  • Genel (v.): birinin cebindekileri yürütmek
  • Genel (v.): ayırt etmek
  • Genel (v.): toplanmak
  • Genel (v.): burnunu karıştırmak
  • Genel (v.): toparlanmak
  • Genel (v.): almak
  • Genel (v.): kaldırmak
  • Genel (v.): gagalamak
  • Genel (v.): şans eseri öğrenmek
  • Genel (v.): çürütmek (savı)
  • Genel (v.): kusur bulmak
  • Genel (v.): kavga çıkarmak
  • Genel (v.): anlamak
  • Genel (v.): kapmak (yer)
  • Genel (v.): savaş çıkartmak
  • Genel (v.): didiklemek
  • Genel (v.): ortaya çıkarmak
  • Genel (v.): çıkartmak (sivri aletle/tırnaklarla)
  • Genel (v.): ağır nota çıkarmaya çalışmak
  • Genel (v.): yemek
  • Genel (v.): kemirmek
  • Genel (v.): ahizeyi kaldırmak
  • Genel (v.): kavramak
  • Genel (v.): tutuklamak
  • Genel (v.): hızlanmak
  • Genel (v.): didiklemek
  • Genel (v.): arasından dikkatle ve yavaş yavaş ilerlemek
  • Genel (v.): ince eleyip sık dokumak
  • Genel (v.): çekiştirmek
  • Genel (v.): şans eseri edinmek
  • Genel (v.): burun karıştırmak
  • Genel (v.): almak
  • Genel (v.): eleştirmek
  • Genel (v.): kavga çıkarmak
  • Genel (v.): çapalamak
  • Genel (v.): takip edilen birinin izini bulmak
  • Genel (v.): kazmak
  • Genel (v.): dişini karıştırmak
  • Genel (v.): almak (radyo/televizyon istasyonunu/telsiz sinyalini)
  • Genel (v.): paylaşacak kozu olmak
  • Genel (v.): çekiştirmek
  • Genel (v.): teker teker silahla vurmak
  • Genel (v.): kulaktan kapmak
  • Genel (v.): anahtarsız açmak (kilidi)
  • Genel (v.): insafsızca eleştirmek
  • Genel (v.): şans eseri bulmak
  • Genel (v.): çıngar çıkarmak
  • Genel (v.): titizlikle seçmek
  • Genel (v.): karışmak
  • Genel (v.): dermek
  • Genel (v.): iyileşmek
  • Genel (v.): arabayla birini almak
  • Genel (v.): ayırmak
  • Genel (v.): küçük küçük yemek
  • Genel (v.): savaş çıkarmak
  • Genel (v.): şans eseri satın almak
  • Genel (v.): ince eleyip sık dokumak
  • Genel (v.): tavsiye almak
  • Genel (v.): kürdan vb'yle dişlerini temizlemek
  • Genel (v.): bir kişinin görüş ve düşüncelerini sormak
  • Genel (v.): bir savı çürütmek
  • Genel (v.): birinden fikir almak
  • Genel (v.): anlamak
  • Genel (v.): sataşmak
  • Genel (v.): burnunu sokmak
  • Genel (v.): ilerlemek
  • Genel (v.): parasını ödemek
  • Genel (v.): gelişmek
  • Genel (v.): koparmak
  • Genel (v.): tutuklamak (polis birini)
  • Genel (v.): toparlanmak
  • Genel (v.): çiçek koparmak
  • Genel (v.): toplamak
  • Genel (v.): ayıklamak
  • Genel (v.): fatura ödemek
  • Genel (v.): yere düşmüşken ayağa kalkmak
  • Genel (v.): kız tavlamak
  • Genel (v.): yolmak
  • Genel (v.): tabağındaki yemekten pek az yemek
  • Genel (v.): toplamak (dağınık bir yeri)
  • Genel (v.): karakola götürmek (polis birini)
  • Genel (v.): görülecek bir hesabı olmak
  • Genel (v.): ödül kazanmak
  • Genel (v.): çıkarmak
  • Genel (v.): aşırmak
  • Genel (v.): toparlamak
  • Genel (v.): seçmek
  • Genel (v.): toplamak (daha aşağı bir yerde duran şeyleri)
  • Genel (v.): kusur bulmak
  • Genel (v.): satılık malları karıştırarak incelemek
  • Genel (v.): tavlamak
  • Genel (v.): kapmak (koltuk)
  • Genel (v.): ilerlemek
  • Genel (v.): kazmak
  • Genel (v.): teşhis etmek
  • Genel (v.): ayırmak
  • Genel (v.): şans eseri almak
  • Genel (v.): aranmak
  • Genel (v.): gelişmek
  • Genel (v.): karışmak
  • Genel (v.): seçmek
  • Genel (v.): dadanmak
  • Genel (v.): ödemek
  • Genel (v.): çekelemek
  • Genel (v.): düzeltmek
  • Genel (v.): kaldırmak
  • Genel (v.): telefonu açmak
  • Genel (v.): ödemek
  • Genel (v.): karıştırmak
  • Genel (v.): koparmak
  • Genel (v.): gagası ile toplamak
  • Genel (v.): kokusunu almak
  • Genel (v.): yankesicilik yapmak
  • Genel (v.): toplamak (meyve/çiçek vb'ni)
  • Genel (v.): çıkartmak
  • Genel (v.): burnunu sokmak
  • Genel (v.): kusur bulmak
  • Genel (v.): devşirmek
  • Genel (v.): devşirmek (meyveyi)
  • Genel (v.): tavuklamak
  • Genel (v.): almak (daha aşağı bir yerde duran şeyleri)
  • Genel (v.): delmek
  • Genel (v.): ayıklamak
  • Genel (v.): paylaşacak kozu olmak
  • Genel (v.): halledilecek davası olmak
  • Genel (v.): sivri bir şeyle açmak
  • Genel (v.): paylaşacak kozu olmak
  • Genel (v.): kavga etmek
  • Genel (v.): otelden almak
  • Genel (v.): burnuyla oynamak
  • Genel (v.): kılçık ayıklamak
  • Genel (v.): kılçığı ayıklamak
  • Genel (v.): kılçık ayıklamak
  • Genel (v.): kılçığı ayıklamak
  • Genel (v.): kılçık çıkarmak
  • Genel (v.): kılçığını çıkarmak
  • Genel (v.): kılçığını çıkarmak
  • Genel (v.): kılçık çıkarmak
  • Genel (v.): birine yankesicilik yapmak
  • Genel (v.): piyasa açılmak
  • Genel (v.): koku duymak
  • Genel (v.): elma toplamak
  • Genel (v.): pamuk toplamak
  • Genel (v.): hız kazanmak
  • Genel (v.): hızlanmak
  • Genel (v.): yankesicilik yapmak
  • Genel (v.): telefonu açmak
  • Genel (v.): (masanın) boşlarını almak
  • Genel (v.): boşları almak
  • Genel (v.): seçmek
  • Genel (v.): toplamak
  • Genel (v.): burun karıştırmak
  • Genel (v.): burnunu karıştırmak
  • Genel (v.): burnuyla oynamak
  • Genel (v.): dostluk kurmak
  • Genel (v.): uğrayıp almak
  • Genel (v.): bulmak
  • Genel (v.): ortadan kaldırmak
  • Genel (v.): suçluyu yakalamak
  • Genel (v.): arabayla almak
  • Genel (v.): kız tavlamak
  • Genel (v.): tutup kaldırmak
  • Genel (v.): edinmek
  • Genel (v.): hız kazanmak
  • Genel (v.): başlatmak
  • Genel (v.): yine başlamak
  • Genel (v.): elde etmek
  • Genel (v.): hızlanmak
  • Genel (v.): kafası almak
  • Genel (v.): kendini toparlamak
  • Genel (v.): arabaya almak
  • Genel (v.): adam seçmek (oyun için)
  • Genel (v.): algılamak
  • Genel (v.): seçip almak
  • Genel (v.): (dil) kulaktan kapmak
  • Genel (v.): sıyırmak
  • Genel (v.): (kilidi) maymuncukla/telle açmak
  • Genel (v.): (yemeği) isteksizce yemek
  • Genel (v.): seçip ayırmak
  • Genel (v.): fark etmek
  • Genel (v.): yakalamak
  • Genel (v.): sivri bir aletle kazmak/delmek/açmak/kırmak
  • Genel (v.): görmek
  • Genel (v.): arabasına almak
  • Genel (v.): çiçek toplamak
  • Genel (v.): elden almak
  • Genel (v.): telefona cevap vermek
  • Genel (v.): faturası birine çıkmak
  • Genel (v.): kötü alışkanlıklar edinmek
  • Genel (v.): hastalık kapmak
  • Genel (v.): imdat çağrısı almak
  • Genel (v.): almak için yere eğilmek
  • Genel (v.): meyve toplamak
  • Genel (v.): boşları toplamak
  • Genel (v.): birini havaalanından almak
  • Genel (v.): sıcaklık sinyallerini toplamak
  • Genel (v.): merhumu hastaneden almak
  • Genel (v.): hız kazanmak
  • Genel (v.): burun karıştırmak
  • Genel (v.): seçmek
  • Genel (v.): taksiye müşteri almak
  • Genel (v.): çocuğu okuldan almak
  • Genel (v.): birini havaalanından almak
  • Genel (v.): bir şeyi almak için yere eğilmek
  • Genel (v.): gül koparmak
  • Genel (v.): ilk çaldırışta telefonu açmak
  • Genel (v.): ilk çaldırışta telefona cevap vermek
  • Genel (v.): ilk çaldırışta telefona bakmak
  • Genel (v.): bilet almak
  • Genel (v.): kendine en uygun olanını seçmek
  • Genel (v.): kendine uygun olan kısmını çekip almak
  • Genel (v.): bir hastalık kapmak
  • Genel (v.): kar toplamak
  • Genel (v.): için seçilmek
  • Genel (v.): çöp toplamak
  • Genel (v.): oyuncak toplamak
  • Genel (v.): mızmızlanmak
  • Genel (v.): vesveselenmek
  • Genel (v.): dırdır etmek
  • Genel (v.): gereksiz detaylara takılmak
  • Genel (n.): dürtme
  • Genel (n.): güzide şey
  • Genel (n.): pikap iğnesi
  • Genel (n.): kazma
  • Genel (n.): martopikör
  • Genel (n.): kazma (sivri)
  • Genel (n.): kapkaç
  • Genel (n.): kürdan
  • Genel (n.): toplanan ürün miktarı
  • Genel (n.): hasat
  • Genel (n.): seçenek
  • Genel (n.): mızrap
  • Genel (n.): buz kıracağı
  • Genel (n.): seçme
  • Genel (n.): basınçlı su ile dişleri temizleme aygıtı
  • Genel (n.): kafasını kurcalayan
  • Genel (n.): kafasını meşgul eden şey
  • Genel (n.): çözülmesi gereken sorun
  • Genel (n.): sıkıntı yaratan konu
  • Genel (n.): karşı cinsi tavlama sözleri
  • Genel (n.): karşı cinsi ayartma sözleri
  • Genel (n.): pikap
  • Genel (n.): plakçalar
  • Genel (n.): canlandırıcı içki
  • Genel (n.): kamyonet
  • Genel (n.): baltalı kazma
  • Genel (n.): ağır kazma
  • Genel (n.): külünk
  • Genel (n.): yolcu indirme/bindirme alanı
  • Genel (n.): götürme-getirme servisi/hizmeti
  • Genel (n.): her kilidi açabilen özel anahtar
  • Genel (n.): maymuncuk
  • Genel (n.): enerji veren şey
  • Genel (n.): enerji deposu şey
  • Genel (n.): çocuğu okuldan ebeveyinlerinin alması
  • Genel (n.): parmak penası
  • Genel (n.): bariz seçim
  • Genel (n.): akıllı gözlük ile sipariş toplama
  • Genel (n.): toynaktan taş çıkaran alet
  • Genel (n.): toynak temizleyici
  • Genel (n.): kabuklu yemişlerin içini çıkarmada kullanılan küçük, sivri uçlu alet
  • Genel (adv.): sırtına alarak
  • Genel (adv.): sırtında
  • Deyimler (v.): biriyle uğraşmak
  • Deyimler (v.): birinin üstüne gitmek
  • Deyimler (v.): anlaşmazlığa düşmek
  • Deyimler (v.): bir farklılığı veya sıkıntıyı belirtmek
  • Deyimler (v.): bilerek kavga çıkarmak
  • Deyimler (v.): yalakalıkla birinin gözüne girmeye çalışmak
  • Deyimler (v.): bir farklılığı düzeltmek
  • Deyimler (v.): biriyle görülecek hesabı olmak
  • Deyimler (v.): yaltaklanmak
  • Deyimler (v.): bir sıkıntıyı çözmek
  • Deyimler (v.): kıyasıya/acımasızca eleştirmek
  • Deyimler (v.): kılı kırk yararcasına eleştirmek
  • Deyimler (v.): kıyasıya/acımasızca eleştirmek
  • Deyimler (v.): kılı kırk yararcasına eleştirmek
  • Deyimler (v.): tek tek gözler önüne sermek
  • Deyimler (v.): kıyasıya/acımasızca eleştirmek
  • Deyimler (v.): kılı kırk yararcasına eleştirmek
  • Deyimler (v.): tek tek gözler önüne sermek
  • Deyimler (v.): bir şeyin en iyilerini toplamak
  • Deyimler (v.): (basketbol, futbol) kolay sayı kazanmak için rakip sahada topu beklemek
  • Deyimler (v.): beleş gol için savunma yapmak yerine rakip sahada topun ayağına gelmesini beklemek
  • Deyimler (v.): ne zaman harekete geçeceğini bilmek
  • Deyimler (v.): ortamı koklayarak hareket etmek
  • Deyimler (v.): harekete geçmek için en uygun zamanı seçmek
  • Deyimler (v.): eti kemiğinden sıyırmak
  • Deyimler (v.): geriye bir tek kemikler kalana dek yenmek
  • Deyimler (v.): ortalıkta hiçbir şey bırakmamak
  • Deyimler (v.): geride hiçbir şey bırakmamak
  • Deyimler (v.): silip süpürmek
  • Deyimler (v.): yalayıp yutmak
  • Deyimler (v.): ne var ne yok alıp götürmek
  • Deyimler (v.): her şeyi toplamak
  • Deyimler (v.): acımasızca eleştirmek
  • Deyimler (v.): acımasızca eleştirmek
  • Deyimler (v.): adımlarını dikkatli atmak
  • Deyimler (v.): adımlarını dikkatli atmak
  • Deyimler (v.): ağır biçimde eleştirmek
  • Deyimler (v.): ağır biçimde eleştirmek
  • Deyimler (v.): anlamak
  • Deyimler (v.): arabaya almak
  • Deyimler (v.): aralarından seçmek
  • Deyimler (v.): arkasını toplamak
  • Deyimler (v.): boşluğunu doldurmak
  • Deyimler (v.): birinin çantasından/cüzdanından/cebinden para çalmak
  • Deyimler (v.): bedelini ödemek (genellikle sorumlu olmadığı bir şeyin)
  • Deyimler (v.): birisiyle paylaşacak kozu olmak
  • Deyimler (v.): bir defada birçok şeyle birden uğraşmak yerine, odaklanacak tek bir önemli konu seçmek
  • Deyimler (v.): bir tartışmada karşıdakinin bütün yanlışlarını tek tek bulup söylemek
  • Deyimler (v.): bir fikri veya planı alıp geliştirmek
  • Deyimler (v.): bir yerden başlayarak hareket etmek
  • Deyimler (v.): birisini çok ağır bir biçimde eleştirmek
  • Deyimler (v.): bir konuya değinmek
  • Deyimler (v.): boşluğu doldurmak
  • Deyimler (v.): birinin yarım bıraktığı işi devam ettirmek
  • Deyimler (v.): bilgisine başvurmak
  • Deyimler (v.): çabucak sıkı fıkı olmak
  • Deyimler (v.): çıngar çıkarmak
  • Deyimler (v.): çabucak anlamak
  • Deyimler (v.): dikkatli yürümek
  • Deyimler (v.): dikkatli yürümek
  • Deyimler (v.): canlılığını kazanmak
  • Deyimler (v.): dikkatlice seçmek
  • Deyimler (v.): dikkatlice seçmek
  • Deyimler (v.): hesabı ödemek
  • Deyimler (v.): hesabı ödemek
  • Deyimler (v.): fikrini sormak
  • Deyimler (v.): fikir sormak/istemek
  • Deyimler (v.): halledilecek davası olmak
  • Deyimler (v.): hesabı ödemek
  • Deyimler (v.): fikrini almak
  • Deyimler (v.): görecek meselesi olmak
  • Deyimler (v.): hesabı çekmek
  • Deyimler (v.): fark etmek
  • Deyimler (v.): hızlanmak
  • Deyimler (v.): hata bulmak
  • Deyimler (v.): görüşünü almak
  • Deyimler (v.): eskisinden daha iyi bir duruma gelmek
  • Deyimler (v.): hemen kavramak
  • Deyimler (v.): görüşünü almak
  • Deyimler (v.): eski durumuna gelmeye çalışmak
  • Deyimler (v.): hesabı ödemek
  • Deyimler (v.): fikrini almak
  • Deyimler (v.): fikrini sormak
  • Deyimler (v.): fikir sormak/istemek
  • Deyimler (v.): ivme kazanmak
  • Deyimler (v.): ince eleyip sık dokumak
  • Deyimler (v.): işleri düzene sokmak
  • Deyimler (v.): iyileşmek
  • Deyimler (v.): ince eleyip sık dokumak
  • Deyimler (v.): iyi olmak
  • Deyimler (v.): izini bulmak
  • Deyimler (v.): masrafı çekmek
  • Deyimler (v.): ödeme yapmak
  • Deyimler (v.): kusur bulmak
  • Deyimler (v.): kısa çöpü çekmek
  • Deyimler (v.): kaldığı (bıraktığı) yerden devam etmek(yeniden başlamak)
  • Deyimler (v.): kavga çıkarmak
  • Deyimler (v.): kendine gelmek
  • Deyimler (v.): olumsuz eleştirilerde bulunmak
  • Deyimler (v.): kavga çıkarmak
  • Deyimler (v.): kendi dişine göre birine çatmak
  • Deyimler (v.): kulaktan dolma öğrenmek
  • Deyimler (v.): olumsuz eleştirilerde bulunmak
  • Deyimler (v.): kendini toparlamak
  • Deyimler (v.): ödeme yapmak
  • Deyimler (v.): önceki (daha önce konuşulan) konuya geri dönmek
  • Deyimler (v.): kaybetmek
  • Deyimler (v.): kulaktan öğrenmek
  • Deyimler (v.): kendi dişine görene birine çatmak
  • Deyimler (v.): parayı çekmek
  • Deyimler (v.): paylaşacak kozu olmak
  • İfadeler (v.): ısrarla rahatsız ederek canını sıkmak
  • İfadeler (v.): toplamak
  • İfadeler (v.): sınırlarını çizmek
  • İfadeler (v.): (faturayı) ödemek amacıyla almak
  • İfadeler (v.): anlamak
  • İfadeler (v.): (sökülmüş dikişi) yeniden dikmek
  • İfadeler (v.): ateş açmak
  • İfadeler (v.): idrak etmek
  • İfadeler (v.): kızdırmak
  • İfadeler (v.): planlamak
  • İfadeler (v.): (beysbolda top atıcı) geriye doğru koşan oyuncuya atış yapmak
  • İfadeler (v.): iğneyi bitmiş bir ilmeğin içine sokarak (örgü veya dikişi) başlatmak
  • İfadeler (v.): parmak uçlarıyla çekiştirmek
  • İfadeler (v.): renklendirmek
  • İfadeler (v.): takdir etmek
  • İfadeler (v.): arabayla (birini) almak
  • İfadeler (v.): belirli bir grup arasından seçmek
  • İfadeler (v.): farkına varmak
  • İfadeler (v.): önünü kesmek
  • İfadeler (v.): sürekli kusur bulmak
  • İfadeler (v.): benimsemek
  • İfadeler (v.): engel olmak
  • İfadeler (v.): suda boğulmaktan kurtarmak
  • İfadeler (v.): tespit etmek
  • İfadeler (v.): az az kazanmak
  • İfadeler (v.): didikleyerek çıkarmak
  • İfadeler (v.): kullanmaya başlamak
  • İfadeler (v.): (melodi) notalarını kulaktan duyarak tek tek çıkarmak
  • İfadeler (v.): gayri resmi yollardan öğrenmek
  • İfadeler (v.): anlamını sezmek
  • İfadeler (v.): derleyip toplamak
  • İfadeler (v.): duyularla algılamak
  • İfadeler (v.): görüntüsüne denk gelmek
  • İfadeler (v.): öne çıkarmak
  • İfadeler (v.): tanık olmak
  • İfadeler (v.): (sinyali) kulak ile algılamak
  • İfadeler (v.): muhabbet kurmak
  • İfadeler (v.): peşine düşmek
  • İfadeler (v.): (oyuncu repliğine) çabucak cevap vermek
  • İfadeler (v.): atletik müsabakada birlikte hareket etmek
  • İfadeler (v.): eldeki malzemelerden (yemek) hazırlamak
  • İfadeler (v.): şevk vermek
  • İfadeler (v.): coşturmak
  • İfadeler (v.): temposunu yükseltmek
  • İfadeler (v.): kaldığı yerden devam etmek
  • İfadeler (v.): (av köpeğini) çağırmak
  • İfadeler (v.): eski hızına/gücüne kavuşmak
  • İfadeler (v.): iyiye gitmek
  • İfadeler (v.): eşyalarını toplamak
  • İfadeler (v.): (fırsatı) yakalamak
  • İfadeler (v.): araklamak
  • İfadeler (v.): ayıklamak
  • İfadeler (v.): ayırt etmek
  • İfadeler (v.): birinden yakınmak
  • İfadeler (v.): birisiyle uğraşmak
  • İfadeler (v.): bir grup içinden seçmek
  • İfadeler (v.): birkaç kişi arasından seçmek
  • İfadeler (v.): bir şeyden/yerden toplamak
  • İfadeler (v.): bir şeyden/yerden toplamak
  • İfadeler (v.): birer birer vurmak
  • İfadeler (v.): çekmek
  • İfadeler (v.): dırdır etmek
  • İfadeler (v.): dadanmak
  • İfadeler (v.): çekiştirmek
  • İfadeler (v.): çok az yemek
  • İfadeler (v.): gıdım gıdım yemek
  • İfadeler (v.): hata bulmak
  • İfadeler (v.): enselemek
  • İfadeler (v.): farkına varmak
  • İfadeler (v.): hata bulmak
  • İfadeler (v.): eliyle yoklayıp seçmek
  • İfadeler (v.): ince eleyip sık dokumak
  • İfadeler (v.): musallat olmak
  • İfadeler (v.): lokmalarla oynamak
  • İfadeler (v.): kendine gelmek
  • İfadeler (v.): kurşuna dizmek
  • İfadeler (v.): kuş kadar yemek
  • İfadeler (v.): nerdeyse hiçbirşey yememek
  • İfadeler (v.): seçmek
  • İfadeler (v.): sataşmak
  • İfadeler (v.): suçluyu yakalamak
  • İfadeler (v.): teker teker vurmak
  • İfadeler (v.): tanımak
  • İfadeler (v.): toplamak
  • İfadeler (v.): tutmak
  • İfadeler (v.): toparlamak
  • İfadeler (v.): (bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) birini seçmek
  • İfadeler (v.): (eti kemikten) ayırmak
  • İfadeler (v.): yemeği didiklemek
  • İfadeler (v.): yerden almak
  • İfadeler (v.): yanlış bulmak
  • İfadeler (v.): (bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) birini seçmek
  • İfadeler (v.): (eti kemikten) ayırmak
  • İfadeler (v.): -den seçmek
  • İfadeler (v.): içinden seçmek
  • İfadeler (v.): arasından seçmek
  • İfadeler (v.): bir grubun/serinin içinden birini seçmek
  • İfadeler (v.): birini/bir şeyi benzer şeyler arasından ayırt etmek
  • İfadeler (): birini bir grup insan içerisinden/arasından seçmek
  • İfadeler (): bir şeyi bir grup başka şey arasından seçmek

Ayrıca Bakınız

Sözlük Terim Anlamı

Nedir - Ne Demek

Atasözleri ve Deyimler

Telaffuz Okunuşu

İngilizce Sözlük Çeviri

Nasıl Okunur

Turkish Terms

Yayınlanma: Güncellenme:

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.