Pale- Ne Demek - İngilizce Sözlük

Pale-

"pale-" teriminin Türkçe anlamları:

  • Botanik (n.): nisan güzeli
  • Botanik (n.): solgun yavşanotu
  • Botanik (n.): zambakgillerden bir bitki
  • Botanik (n.): kurbağa salebi
  • Botanik (n.): sarı-yeşilimsi gövdesi ve aynı renkte çiçekleri bulunan yabani bir orkide
  • Günlük Konuşma Dili (v.): esamesi bile okunmamak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): solda sıfır kalmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): yanında hiç kalmak
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): aşırıya kaçmış
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): haddini aşan
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): sınırını aşmış
  • Yaygın Kullanım (adj.): solgun
  • Yaygın Kullanım (adj.): soluk
  • Gastronomi (n.): kaşar peyniri
  • Genel (v.): sararıp solmak
  • Genel (v.): kazık çakmak
  • Genel (v.): rengi solmak
  • Genel (v.): solmak
  • Genel (v.): sınırlandırmak
  • Genel (v.): solgunlaşmak
  • Genel (v.): benzi atmak
  • Genel (v.): sarartmak
  • Genel (v.): rengi atmak
  • Genel (v.): sönük kalmak
  • Genel (v.): sönük kalmak
  • Genel (v.): soldurmak
  • Genel (v.): bet beniz kalmamak
  • Genel (v.): beti benzi atmak
  • Genel (v.): donuklaştırmak
  • Genel (v.): çit ile çevirmek
  • Genel (v.): benzi sararmak
  • Genel (v.): rengi atmak
  • Genel (v.): sapsarı kesilmek
  • Genel (v.): donuklaşmak
  • Genel (v.): solmak
  • Genel (v.): sararmak
  • Genel (v.): sararmak
  • Genel (v.): benzi uçmak
  • Genel (v.): rengi atmak
  • Genel (v.): rengi uçmak
  • Genel (v.): rengi kaçmak
  • Genel (v.): beti benzi atmak
  • Genel (v.): solgun görünmek
  • Genel (n.): limit
  • Genel (n.): hudut
  • Genel (n.): boz serçe
  • Genel (n.): kazık
  • Genel (n.): parmaklık çubuğu (tahta)
  • Genel (n.): sınır
  • Genel (n.): yetki
  • Genel (n.): ayva sarısı
  • Genel (n.): kavuniçi
  • Genel (n.): soluk mavi
  • Genel (n.): uçuk mavi
  • Genel (n.): karşılaştırmada birşeyin başka bir şeyden eksik yönünün olması
  • Genel (n.): karşılaştırmada eksik yön
  • Genel (n.): beyaz deri
  • Genel (n.): soluk beniz
  • Genel (n.): solgun deri
  • Genel (n.): soluk deri
  • Genel (n.): ingilizlerin eskiden hindistan'a gitmek üzere yaptıkları ve yola dayanıklı olması için şerbetçiotunu bol kullandıkları bira
  • Genel (n.): uçuk pembe
  • Genel (n.): donuk altın sarısı
  • Genel (n.): soluk ten
  • Genel (adj.): solucan gibi
  • Genel (adj.): uçuk (renk)
  • Genel (adj.): sapsarı
  • Genel (adj.): benzi atmış
  • Genel (adj.): akça
  • Genel (adj.): açık
  • Genel (adj.): beti benzi atmış
  • Genel (adj.): renksiz
  • Genel (adj.): cansız
  • Genel (adj.): donuk
  • Genel (adj.): hariç bırakılmış
  • Genel (adj.): kadar solgun
  • Genel (adj.): fildişi gibi
  • Genel (adj.): sararmış
  • Genel (adj.): benzi atmış
  • Genel (adj.): kireç gibi
  • Genel (adj.): solgun
  • Genel (adj.): soluk
  • Genel (adj.): mat
  • Genel (adj.): uçuk
  • Genel (adj.): pastel
  • Genel (adj.): solgun
  • Genel (adj.): soluk tenli
  • Genel (adj.): beti benzi atmış
  • Deyimler (v.): birinin yanında sönük kalmak
  • Deyimler (v.): benzi atmak
  • Deyimler (v.): diğerine göre önemi olmamak
  • Deyimler (v.): diğerine göre önemsiz görünmek
  • Deyimler (v.): diğerine göre daha az önemli görünmek
  • Deyimler (v.): hasta görünmek
  • Deyimler (v.): önemli ya da anlamlı görünmemek
  • Deyimler (v.): karşılaştırmada bir şeyin başka bir şeyden eksik yönünün olması
  • Deyimler (v.): kabullenilir yanı olmamak
  • Deyimler (v.): karşılaştırmada eksik yön
  • Deyimler (v.): solgun görünmek
  • Deyimler (v.): yanında sönük kalmak
  • Deyimler (v.): yanında solda sıfır kalmak
  • Deyimler (v.): yanında solda sıfır kalmak
  • Deyimler (v.): yanında sönük kalmak
  • Deyimler (v.): (toplumsal kurallara göre) kabul edilir yanı/tarafı olmamak
  • Deyimler (adj.): (toplumsal kurallara göre) kabul edilir yanı/tarafı olmayan
  • Deyimler (adj.): kabullenilir yanı/tarafı olmayan
  • Deyimler (adj.): kabul edilemez
  • Deyimler (adj.): uygun değil
  • Deyimler (adj.): kireç gibi
  • Deyimler (adj.): -e nazaran eksik/yetersiz
  • Deyimler (adj.): -e nazaran eksik/yetersiz
  • Deyimler (expr.): beti benzi atmış
  • Deyimler (expr.): ceset gibi solgun
  • Deyimler (expr.): ceset gibi solgun
  • Deyimler (expr.): hayalet kadar solgun
  • Deyimler (expr.): hayalet kadar solgun
  • Deyimler (expr.): hayalet gibi solgun
  • Deyimler (expr.): hayalet gibi solgun
  • Deyimler (expr.): hayalet gibi solgun
  • Deyimler (expr.): hayalet kadar solgun
  • Deyimler (expr.): hayalet gibi solgun
  • Deyimler (expr.): hayalet kadar solgun
  • Deyimler (expr.): ölü gibi solgun
  • Deyimler (expr.): kabul edilemez
  • Deyimler (expr.): ölü gibi beyaz
  • Deyimler (expr.): ölü gibi solgun
  • Deyimler (expr.): ölü gibi solgun
  • Deyimler (expr.): soluk
  • Deyimler (expr.): rengi solmuş
  • Deyimler (expr.): solgun
  • Tıbbi (n.): berrak hücreli akantom
  • Tıbbi (n.): soluk infarkt
  • Ornitoloji (n.): kışları atlantik kıyılarında yuva yapan koyu renkli kısa boyunlu bir kaz
  • İfadeler (v.): (bir şey karşısında) beti benzi atmak/uçmak
  • İfadeler (v.): (bir şey karşısında) sapsarı kesilmek
  • İfadeler (expr.): hudut dahilinde
  • Teknik (n.): anten direği
  • Teknik (n.): parmaklık çubuğu
  • Teknik (n.): pastel
  • Teknik (n.): soluk renkli kadmiyum sarı pigment
  • Teknik (n.): uçuk kadmiyum sarısı
  • Teknik (n.): uçuk limon sarısı
  • Teknik (adj.): mat
  • Teknik (adj.): solgun
  • Teknik (adj.): soluk
  • Teknik (adj.): uçuk
  • Tekstil (adj.): soluk
  • Tütün (v.): solmak
  • Tütün (v.): sararmak

Ayrıca Bakınız

Sözlük Terim Anlamı

Nedir - Ne Demek

Atasözleri ve Deyimler

Telaffuz Okunuşu

İngilizce Sözlük Çeviri

Nasıl Okunur

Turkish Terms

Yayınlanma: Güncellenme:

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.