Lenses

"lenses" teriminin Türkçe anlamları:

• Genel (v.): numaralı lens takmak
• Genel (n.): tek kullanımlık lensler
• Tıbbi (n.): göz içi lensler
• Tıbbi (n.): kontakt lensler
• Tıbbi (n.): skleral fiksasyonlu arka kamara göziçi lensleri
• Optik (n.): çerçeve ve kontakt lenslere monte edilen lensler
• Optik (n.): çok odaklı mercekler
• Optik (n.): geliştirilmiş güçlü mercekler
• Optik (n.): göz içi lensler
• Optik (n.): göz içi mercek
• Optik (n.): gözlük mercekleri
• Optik (n.): kesilmemiş gözlük mercekleri
• Optik (n.): kesilmemiş bitmiş gözlük mercekleri
• Optik (n.): kontakt lenslerde yayılmanın tayini
• Optik (n.): kontakt lensler
• Optik (n.): kontakt lensin mutlak kalınlığı
• Optik (n.): kontakt lens reçetesi
• Optik (n.): kontak lensler ve kontak lens bakım ürünleri
• Optik (n.): sert kontakt lensler
• Optik (n.): sert ve yumuşak lenslerin gün ışığında yaşlandırılması
• Optik (n.): sert kontakt lensler
• Optik (n.): tek kullanımlık lensler
• Optik (n.): tamamlanmış gözlük mercekleri
• Optik (n.): tek kullanımlık lensler
• Optik (n.): tek odaklı mercekler
• Teknik (n.): birbiriyle değiştirilebilir mercekler
• Teknik (n.): göz'e tutturulan mercekler
• Teknik (n.): kesilmemiş gözlük mercekleri
• Teknik (n.): kontak mercekleri
• Teknik (n.): objektif hızı
• Teknik (n.): radyasyon ile kontak lenslerin yaşlandırılması
• Teknik (n.): tutturma mercekler