Knees
"knees" teriminin Türkçe anlamları:
- İngiliz Argosu (n.): müthiş
- İngiliz Argosu (n.): müthiş
- İngiliz Argosu (n.): nefis
- Günlük Konuşma Dili (n.): mükemmel
- Günlük Konuşma Dili (expr.): dizlerinin bağı çözülmüş
- Günlük Konuşma Dili (expr.): dizlerinin bağı çözülmüş
- Günlük Konuşma Dili (expr.): (korkudan) dizlerin titriyor
- Günlük Konuşma Dili (expr.): (korkudan) dizlerin titriyor
- Günlük Konuşma Dili (expr.): (korkudan) elin ayağın titriyor
- Günlük Konuşma Dili (expr.): (korkudan) elin ayağın titriyor
- Günlük Konuşma Dili (expr.): dizlerimin bağı çözüldü
- Günlük Konuşma Dili (expr.): diz çökerek
- Günlük Konuşma Dili (expr.): dizlerine kapanarak
- Günlük Konuşma Dili (expr.): diz çöküp
- Günlük Konuşma Dili (expr.): harika
- Günlük Konuşma Dili (expr.): önünde diz çökerek
- Günlük Konuşma Dili (expr.): önünde diz çökerek
- Genel (v.): birine boyun eğdirmek
- Genel (v.): ayaklarına kapanmak
- Genel (v.): birini yola getirmek
- Genel (v.): ayaklarına kapanmak
- Genel (v.): yola getirmek
- Genel (v.): diz çökmek
- Genel (v.): birini yola getirmek
- Genel (v.): diz çökmek
- Genel (v.): birine diz çöktürmek
- Genel (v.): dizlerinin üzerine çöküvermek
- Genel (v.): dize getirmek
- Genel (v.): dizlerinin üzerine çökmek
- Genel (v.): dize gelmek
- Genel (v.): dizlerinin bağı çözülmek
- Genel (v.): birine diz çöktürmek
- Genel (v.): birine boyun eğdirmek
- Genel (v.): dizlerini bükmek
- Genel (v.): dizlerinin üzerine düşmek
- Genel (v.): birini çaresiz bırakmak
- Genel (v.): birini heyecanlandırıp dizlerinin bağını çözmek
- Genel (v.): birini savunmasız bırakmak
- Genel (v.): birini güçsüz bırakmak
- Genel (v.): dizleri çözülmek
- Genel (v.): dizleri çözülmek
- Genel (v.): diz üstü çökmek
- Genel (v.): dizlerinin üstüne çökmek
- Genel (v.): diz üstü çökmek
- Genel (v.): dizlerinin üstüne çökmek
- Genel (n.): çarpık bacak
- Genel (n.): parantez bacak
- Deyimler (v.): dizleri titremek
- Deyimler (v.): dizleri titremek
- Deyimler (v.): dizleri titremek
- Deyimler (v.): dizlerinin bağı çözülmek
- Deyimler (v.): dizlerinin bağı çözülmek
- Deyimler (v.): dizlerinin bağı çözülmek
- Deyimler (v.): ayaklarına kapanmak
- Deyimler (v.): birini dize getirmek
- Deyimler (v.): bozguna uğratmak
- Deyimler (v.): burnu kaf dağında olmak
- Deyimler (v.): burnu büyük olmak
- Deyimler (v.): birini yola getirmek
- Deyimler (v.): diz seviyesine kadar batmak
- Deyimler (v.): diz çökmek
- Deyimler (v.): dizlerinin bağı çözülmek
- Deyimler (v.): dizleri üzerine çökmek
- Deyimler (v.): diz çöktürmek
- Deyimler (v.): diz seviyesine kadar batmak
- Deyimler (v.): dizleri üzerine çökmek
- Deyimler (v.): dizlerinin üzerinde doğrulmak
- Deyimler (v.): dize getirmek
- Deyimler (v.): dizleri üzerine çökmek
- Deyimler (v.): hezimete uğratmak
- Deyimler (v.): eli ayağı birbirine dolaşmak
- Deyimler (v.): küçük dağları ben yarattım demek
- Deyimler (v.): kendini çok büyük görmek
- Deyimler (v.): kendini fasulyeden nimet saymak
- Deyimler (v.): kendini en değerli insan olarak görmek
- Deyimler (v.): kendini matah bir şey sanmak
- Deyimler (v.): kendini matah bir şeyler sanmak
- Deyimler (v.): kutlama yapmak
- Deyimler (v.): partiyle kutlamak
- Deyimler (v.): pes ettirmek
- Deyimler (v.): parti yapmak
- Deyimler (v.): (korkudan) dizlerinin bağı çözülmek
- Deyimler (v.): (yoğun bir iş vb) bir şeye gömülmek
- Deyimler (v.): (korkudan) dizleri titremek
- Deyimler (v.): (saygıdan vb) diz çökmek
- Deyimler (v.): (saygıdan vb) diz çökmek
- Deyimler (v.): yola getirmek
- Deyimler (n.): mükemmel insan
- Deyimler (expr.): dizlerinin bağı çözülmüş
- Deyimler (expr.): dizlerinin bağı çözülmüş
- Deyimler (expr.): (korkudan) dizleri titriyor
- Deyimler (expr.): (korkudan) dizlerin titriyor
- Deyimler (expr.): (korkudan) eli ayağı titriyor
- Deyimler (expr.): (korkudan) eli ayağı titriyor
- Deyimler (expr.): diz çökerek
- Deyimler (expr.): diz çökmüş
- Deyimler (expr.): kötü/zor durumda
- Deyimler (expr.): kararsız
- Deyimler (expr.): kendini bulunmaz hint kumaşı sanmak
- Deyimler (expr.): şüpheli
- Denizcilik (n.): gemi kaburgasından sonra traverslere sürgülenmiş paraçollar
- Tıbbi (n.): diz iç ve dış yan bağ yaralanmaları
- Tıbbi (n.): her iki dizin ön çapraz bağları
- İfadeler (expr.): yalvararak
- Argo (n.): kutlama
- Argo (n.): parti
- Argo (expr.): harika
- Argo (expr.): mükemmel
- Konuşma (expr.): dizlerimin üstünde ölmektense ayaklarımın üstüne ölmeyi tercih ederim
- Konuşma (expr.): dizlerinin üzerine çök
- Konuşma (expr.): dizlerinin üstüne çök!
- Konuşma (expr.): diz çöküp ölmektense ayakta ölmeyi tercih ederim.
- Konuşma (expr.): dizlerimin üstünde ölmektense ayaklarımın üstüne ölmeyi tercih ederim
- Spor (n.): dizler bükülü sırtüstü yatış pozisyonu