Kid's
"kid's" teriminin Türkçe anlamları:
- Üreme (n.): kıl keçi oğlağı
- Üreme (n.): kasaplık kıl keçi oğlağı
- Üreme (n.): oğlak derisi
- İngiliz Argosu (n.): çocuk
- İngiliz Argosu (n.): indie müzik meraklısı ergen
- İngiliz Argosu (n.): küçük kardeş
- Günlük Konuşma Dili (v.): şakalaşıp eğlenmek
- Günlük Konuşma Dili (n.): üvey evlat
- Günlük Konuşma Dili (n.): bonus çocuk
- Günlük Konuşma Dili (n.): gayretli ve tuttuğunu koparan kimse
- Günlük Konuşma Dili (n.): gayretli ve tuttuğunu koparan kimse
- Günlük Konuşma Dili (n.): iş hayatında çok çabuk yükselen kimse
- Günlük Konuşma Dili (n.): iş hayatında çok çabuk yükselen kimse
- Günlük Konuşma Dili (n.): 16 yaşında bir çocuk
- Günlük Konuşma Dili (n.): kafası karışık genç
- Günlük Konuşma Dili (n.): bunalımlarda
- Günlük Konuşma Dili (n.): sorunlu çocuk
- Günlük Konuşma Dili (n.): sıkıntılı çocuk
- Günlük Konuşma Dili (expr.): kendimizi kandırmayalım
- Günlük Konuşma Dili (expr.): kendi kendimizi kandırmayalım
- Günlük Konuşma Dili (expr.): tereciye tere satma
- Yaygın Kullanım (n.): velet
- Yaygın Kullanım (n.): çocuk
- Yaygın Kullanım (n.): küçük çocuk
- Gastronomi (n.): buzağı
- Gastronomi (n.): keçi yavrusu
- Gastronomi (n.): oğlak
- Genel (v.): kandırmak
- Genel (v.): oğlak doğurmak
- Genel (v.): şaka yapmak
- Genel (v.): işletmek
- Genel (v.): takılmak
- Genel (v.): dalga geçmek
- Genel (v.): tatlılıkla idare etmek
- Genel (v.): yumuşak davranmak
- Genel (v.): dalga geçmek
- Genel (v.): çocuk büyütmek
- Genel (v.): makara yapmak
- Genel (v.): karşıdan karşıya geçen çocuğa çarpmak
- Genel (n.): ufaklık
- Genel (n.): küçük
- Genel (n.): genç
- Genel (n.): arkadaşlar
- Genel (n.): yumuşaklık
- Genel (n.): çocukcağız
- Genel (n.): çocukça
- Genel (n.): çok çocuklu aile
- Genel (n.): çok çocuklu aile
- Genel (n.): sokak çocuğu
- Genel (n.): çocuk-12
- Genel (n.): kariyeri hızla yükselen kimse
- Genel (n.): kariyeri hızla yükselen kimse
- Genel (n.): oğlak derisi
- Genel (n.): oğlak
- Genel (n.): oğlak derisi
- Genel (n.): keçi yavrusu
- Genel (n.): delikanlı
- Genel (n.): komşunun çocuğu
- Genel (n.): komşu çocuğu
- Genel (n.): torun
- Genel (n.): cılız bir çocuk
- Genel (n.): çete üyesi bir çocuk
- Genel (n.): oğlak tiftiği
- Genel (n.): üvey evlat
- Genel (n.): üvey çocuk
- Genel (n.): mutsuz çocuk
- Genel (adj.): fazla nazik
- Genel (adj.): yumuşak
- Genel (adj.): nazik
- Genel (adj.): fazla nazik
- Genel (adj.): kibar
- Genel (adv.): çocukluğunda
- Genel (adv.): çocukken
- Deyimler (v.): birine karşı itina ile davranmak
- Deyimler (v.): birinin bir şeyi ile alay etmek
- Deyimler (v.): birine karşı çok nazik ve hassas davranmak
- Deyimler (v.): birinin bir şeyi ile dalga geçmek
- Deyimler (v.): çok mutlu olmak
- Deyimler (v.): çok sevinçli olmak
- Deyimler (v.): gözü gibi sakınmak
- Deyimler (v.): gözü gibi sakınmak
- Deyimler (v.): sevinçten havalara uçmak
- Deyimler (v.): pamuklara sararak sakınmak
- Deyimler (v.): pamuklara sararak sakınmak
- Deyimler (v.): (sevinçten) içi içine sığmamak
- Deyimler (n.): (bazen alay yollu) zavallı küçük zengin kız/oğlan/çocuk
- Deyimler (n.): (bazen alay yollu) mutsuz/zavallı zengin kız/oğlan/çocuk/çocuğu
- Deyimler (n.): adam olacak çocuk
- Deyimler (n.): adam olacak çocuk
- Deyimler (n.): annesi ve babası çalıştığından dolayı sürekli evde yalnız kalan çocuk
- Deyimler (n.): acemi çaylak
- Deyimler (n.): çalışan ailelerin çocukları için kullanılan bir terim
- Deyimler (n.): çömez
- Deyimler (n.): iş bitirici
- Deyimler (n.): iş bitirici
- Deyimler (n.): kariyeri parlak kimse
- Deyimler (n.): kariyeri parlak kimse
- Deyimler (n.): küçük çocuk
- Deyimler (n.): tuttuğunu koparan
- Deyimler (n.): tuttuğunu koparan
- Deyimler (n.): (bir bölgeye/mahalleye) yeni gelen/taşınan kimse
- Deyimler (expr.): artık çocuk değil
- Deyimler (expr.): bundan sonra iş ciddi
- Deyimler (expr.): çok sevinçli
- Deyimler (expr.): çok mutlu
- Deyimler (expr.): iş ciddiye bindi
- Deyimler (expr.): oyuncağına kavuşmuş çocuk gibi
- Deyimler (expr.): kılıçlar çekildi
- Deyimler (expr.): tatlılıkla
- Deyimler (expr.): yumuşak bir şekilde
- İfadeler (v.): alay etmek
- İfadeler (v.): dalga geçmek
- İfadeler (v.): tiye almak
- Argo (n.): aptal çocuk
- Argo (n.): çocuk oyuncağı
- Sosyal Bilimler (n.): çocuk gelinler
- Konuşma (expr.): artık çocuk değilim
- Konuşma (expr.): artık çocuk değilim
- Konuşma (expr.): artık çocuk değilsin
- Konuşma (expr.): artık çocuk değilsin
- Konuşma (expr.): çocuğun olduğunu bilmiyordum
- Konuşma (expr.): çocuğun biri kusmuş
- Konuşma (expr.): çocukken ne olmak isterdin?
- Konuşma (expr.): çocuğun kaçırıldığı geceyi hatırlıyor musun?
- Konuşma (expr.): çocukken
- Konuşma (expr.): çocukken çok yaramazmışım
- Konuşma (expr.): çocuğu kaybetme riskini göze alamam
- Konuşma (expr.): çocukken hiç günlük tuttun mu?
- Konuşma (expr.): çocukken çok yaramazmışım
- Konuşma (expr.): çocugunuz nasıl?
- Konuşma (expr.): çocuğun nasıl?
- Konuşma (expr.): evli ve doğmak üzere olan bir çocuğu var
- Konuşma (expr.): içimizdeki çocuk
- Konuşma (expr.): küçükken çok yaramazmışım
- Konuşma (expr.): küçükken çok yaramazmışım
- Konuşma (expr.): kendimizi kandırmayalım
- Konuşma (expr.): o daha bir çocuk
- Konuşma (expr.): o daha bir çocuk
- Konuşma (expr.): o artık bir çocuk değil
- Konuşma (expr.): kendi kendimizi kandırmayalım
- Konuşma (expr.): neden çocuğu bırakmıyorsunuz?
- Konuşma (expr.): şaka yapmıyorum
- Konuşma (expr.): şaka etmiyorum
- Konuşma (expr.): şaka değil
- Tekstil (n.): keçi derisi
- Tekstil (n.): yüzlük oğlak derisi