Hit's Ne Demek - İngilizce Sözlük

Hit's

"hit's" teriminin Türkçe anlamları:

  • Günlük Konuşma Dili (v.): çok büyük ya da olağanüstü başarı yakalamak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): voliyi vurmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): rağbet görmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): tutulmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): başarı sağlamak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): büyük başarı sağlamak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): muvaffak olmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): çok büyük ya da olağanüstü başarı yakalamak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): voliyi vurmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): rağbet görmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): tutulmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): başarı sağlamak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): büyük başarı sağlamak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): muvaffak olmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): alkol tüketmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): içki içmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): demlenmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): kafayı çekmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): piyizlenmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): aynısını yapmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): başını küvete/lavaboya çarpmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): devrilmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): çok başarılı olmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): çok parası olmak/para kazanmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): devrilmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): gece kulübünde takılmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): gece kulübüne gitmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): iyi geçinmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): masaya vurmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): manşetlere yerleşmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): manşetlere yerleşmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): kopya etmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): sokaklara dökülmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): sert bir şeyle vurmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): sokağa dökülmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): trafiğe takılmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): taklit etmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): yatmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): uyumak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): yıldızı barışmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): vücut çalışmak için spor salonuna gitmek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): uyumak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): yatmak
  • Günlük Konuşma Dili (n.): hit şarkı yapan/hazırlayan/besteleyen kimse
  • Günlük Konuşma Dili (n.): şansa bağlı durum
  • Günlük Konuşma Dili (adj.): samimi
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bas gaza
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bir anda panikledim
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bas gaza!
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bana haber ver
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bas gaza
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): gazla!
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): gazla
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): gazı kökle!
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): hiç durma! ne bekliyorsun?
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): gaza bas!
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): işler aniden sarpa sardı
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): hemen çık git
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): kapı dışarı edilmeden çık git
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): derhal burayı terk et
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): gözüm görmesin
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): defol git
  • Yaygın Kullanım (v.): çarpmak
  • Yaygın Kullanım (v.): vurmak
  • Yaygın Kullanım (v.): isabet etmek
  • Yaygın Kullanım (n.): çarpma
  • Genel (v.): koyulmak
  • Genel (v.): tahmini doğru olmak
  • Genel (v.): arası iyi olmak
  • Genel (v.): başarmak
  • Genel (v.): isabet ettirmek
  • Genel (v.): isabet ettirmek
  • Genel (v.): varmak
  • Genel (v.): ortaya çıkarmak
  • Genel (v.): rast gelmek
  • Genel (v.): ulaşmak
  • Genel (v.): çok beğenilmek
  • Genel (v.): zirveye çıkmak
  • Genel (v.): yatmak
  • Genel (v.): hedefi vurmak
  • Genel (v.): alem yapmak
  • Genel (v.): zirve yapmak
  • Genel (v.): olumlu bir izlenim bırakmak
  • Genel (v.): gül gibi geçinmek
  • Genel (v.): yumruk atmak
  • Genel (v.): turnayı gözünden vurmak
  • Genel (v.): iyi geçinmek
  • Genel (v.): haksızlık etmek
  • Genel (v.): üstün başarı sağlamak
  • Genel (v.): yumruklamak
  • Genel (v.): cevabı yapıştırmak
  • Genel (v.): kahpelik etmek
  • Genel (v.): karşılık vermek
  • Genel (v.): yaralamak
  • Genel (v.): taklit etmek
  • Genel (v.): denk getirmek
  • Genel (v.): erişmek
  • Genel (v.): olumlu bir izlenim bırakmak
  • Genel (v.): rast gelmek
  • Genel (v.): canına değmek
  • Genel (v.): sarsmak
  • Genel (v.): uyuşmak
  • Genel (v.): tavana vurmak (fiyatlar)
  • Genel (v.): misilleme yapmak
  • Genel (v.): darbe vurmak
  • Genel (v.): aklına parlak bir fikir gelmek
  • Genel (v.): isabet etmek
  • Genel (v.): rast getirmek
  • Genel (v.): darbe yemek
  • Genel (v.): iyi geçinmek
  • Genel (v.): kısaca anlatmak
  • Genel (v.): denk getirmek
  • Genel (v.): anlaşmak
  • Genel (v.): can evinden vurmak
  • Genel (v.): sataşmak
  • Genel (v.): uymak
  • Genel (v.): saldırmak
  • Genel (v.): arası iyi olmak
  • Genel (v.): keşfetmek
  • Genel (v.): kadeh tokuşturmak
  • Genel (v.): kendini alkole vermek
  • Genel (v.): gül gibi geçinmek
  • Genel (v.): sopa ile vurmak
  • Genel (v.): olmak
  • Genel (v.): yumruk atmak
  • Genel (v.): rastgele bulmak
  • Genel (v.): üzmek
  • Genel (v.): umulmadık bir anda başarı kazanmak
  • Genel (v.): bir numara olmak (müzik listelerinde)
  • Genel (v.): yere çarpmak
  • Genel (v.): saldırmak
  • Genel (v.): isabet etmek
  • Genel (v.): sertçe vurmak
  • Genel (v.): vurulmak
  • Genel (v.): bulmak
  • Genel (v.): patlatmak
  • Genel (v.): barut kesilmek
  • Genel (v.): uyuşmak
  • Genel (v.): içki içmek
  • Genel (v.): vurulmak
  • Genel (v.): tutulmak
  • Genel (v.): isabet almak
  • Genel (v.): dibe vurmak
  • Genel (v.): kendini içkiye vermek
  • Genel (v.): omuzlamak
  • Genel (v.): kalleşlik etmek
  • Genel (v.): çok moralsiz hissetmek
  • Genel (v.): en alt seviyeye düşmek
  • Genel (v.): kendini çok şanssız hissetmek
  • Genel (v.): bamteline basmak
  • Genel (v.): bir şeyin çok zararını görmek
  • Genel (v.): ısınmak
  • Genel (v.): kanı kaynamak
  • Genel (v.): anlaşmak
  • Genel (v.): başarı göstermek
  • Genel (v.): başarmak
  • Genel (v.): başarmak
  • Genel (v.): başarı göstermek
  • Genel (v.): turnayı gözünden vurmak
  • Genel (v.): büyük ikramiyeyi yakalamak
  • Genel (v.): büyük ikramiye kazanmak
  • Genel (v.): umulmadık bir anda başarı kazanmak
  • Genel (v.): aşığı cuk oturmak
  • Genel (v.): büyük bir başarı kazanmak
  • Genel (v.): köşe olmak
  • Genel (v.): vurgun vurmak
  • Genel (v.): turnayı gözünden vurmak
  • Genel (v.): vurgun vurmak
  • Genel (v.): raflardaki yerini almak (kitap/kaset)
  • Genel (v.): araba çarpmak
  • Genel (v.): kazara bulmak
  • Genel (v.): karşı yönden gelen kamyona çarpmak
  • Genel (v.): karşı yönden seyreden araca çarpmak
  • Genel (v.): karşı yönden seyreden kamyona çarpmak
  • Genel (v.): karşı yönden gelen araca çarpmak
  • Genel (v.): karşı yönden gelen arabaya çarpmak
  • Genel (v.): karşı yönden seyreden arabaya çarpmak
  • Genel (v.): karşı yönden seyreden bir kamyona çarpmak
  • Genel (v.): hedefi tutturmak (kurşun vb)
  • Genel (v.): arkadan çarpmak
  • Genel (v.): sopayla vurmak
  • Genel (v.): zirveye oturmak
  • Genel (v.): aklına bir fikir gelmek
  • Genel (v.): fikir gelmek
  • Genel (v.): hedefi vurmak
  • Genel (v.): düğmeye basmak
  • Genel (v.): butona basmak
  • Genel (v.): vurmak
  • Genel (v.): ayyuka çıkmak
  • Genel (v.): toplumsal bir sorun halini almak
  • Genel (v.): toplumsal bir sorun haline gelmek
  • Genel (v.): en yüksek dereceyi elde etmek
  • Genel (v.): en yüksek hıza ulaşmak
  • Genel (v.): yatmak
  • Genel (v.): kafayı vurup yatmak
  • Genel (v.): birinin gönlünü hoş etmek
  • Genel (v.): tesadüfen bulmak
  • Genel (v.): saldırmak
  • Genel (v.): şiddetle eleştirmek
  • Genel (v.): kanı kaynamak
  • Genel (v.): çılgına dönmek
  • Genel (v.): çılgına dönmek
  • Genel (v.): yoldan çıkıp ağaca çarpmak
  • Genel (v.): maganda kurşununa kurban gitmek
  • Genel (v.): (araba) direğe çarpmak
  • Genel (v.): karşıdan karşıya geçen çocuğa çarpmak
  • Genel (v.): manşetlerden düşmemek
  • Genel (v.): manşetlerden inmemek
  • Genel (v.): kafasına çivi çakmak
  • Genel (v.): kafasına çivi çakmak
  • Genel (v.): duvara çarpmak
  • Genel (v.): çukura girmek (araba ile)
  • Genel (v.): duvara çarpmak/vurmak
  • Genel (v.): birine vurarak karşılık vermek
  • Genel (v.): burnundan solumak
  • Genel (v.): tavan yapmak
  • Genel (v.): rekor/en yüksek seviyede olmak
  • Genel (v.): (fiyat vb.) rekor seviyeye çıkmak/ulaşmak
  • Genel (v.): ergenliğe girmek
  • Genel (v.): (tavlada) pul kırmak
  • Genel (v.): piyasaya çıkmak
  • Genel (v.): piyasa sürülmek
  • Genel (v.): bir sorun ile karşılaşmak
  • Genel (v.): polis memuruna vurmak
  • Genel (v.): topuklarını birbirine vurmak
  • Genel (v.): rast gelmek
  • Genel (n.): başarı
  • Genel (n.): yerinde söz
  • Genel (n.): üç adım vuruşu
  • Genel (n.): laf çaktırma
  • Genel (n.): kiralık katil
  • Genel (n.): sükse
  • Genel (n.): taş
  • Genel (n.): şans
  • Genel (n.): çıkış
  • Genel (n.): göktaşı çarpması
  • Genel (n.): meteor çarpması
  • Genel (n.): kara liste
  • Genel (n.): ölüm listesi
  • Genel (n.): yakalama
  • Genel (n.): vurgun
  • Genel (n.): vuruş
  • Genel (n.): çok sevilen
  • Genel (n.): isabet
  • Genel (n.): vurma
  • Genel (n.): hedefe ulaşma
  • Genel (n.): darbe
  • Genel (n.): taklit
  • Genel (n.): ağır hasar görmüş
  • Genel (n.): yakalama oranı
  • Genel (n.): muvaffakiyet
  • Genel (n.): kapalı gişe oynayan film/oyun
  • Genel (n.): albümün çıkış parçası
  • Genel (n.): ses getiren liste başı şarkı/parça
  • Genel (n.): arabayla çarpıp kaçma
  • Genel (n.): hit şarkı
  • Genel (n.): araba çarpması
  • Genel (n.): suikast timi
  • Genel (n.): zor bir görevi yerine getirmek için kurulmuş ekip
  • Genel (n.): çok popüler
  • Genel (adj.): gelişigüzel
  • Genel (adj.): rasgele
  • Genel (adj.): çarpıp kaçan
  • Genel (adj.): gelişigüzel
  • Genel (adj.): çarpıp kaçan (şoför)
  • Genel (adj.): tesadüfi
  • Genel (adj.): gelişigüzel
  • Genel (adj.): (bir doğal afette) en çok zarar gören
  • Genel (adj.): açlığın etkilediği
  • Genel (adj.): açılığın vurduğu
  • Genel (adv.): rastgele
  • Genel (adv.): dikkatsizce
  • Genel (adv.): neticesini düşünmeden
  • Genel (adv.): rastgele
  • Genel (interj.): vur abalıya!
  • Deyimler (v.): bir taşla iki kuş vurmak
  • Deyimler (v.): çok fazla alkol tüketmek
  • Deyimler (v.): alkole gömülmek
  • Deyimler (v.): sabah akşam içmek
  • Deyimler (v.): yeteneğinin hakkını verememek
  • Deyimler (v.): yeteneğini gösterememek
  • Deyimler (v.): kendisinden beklenen performansı sergileyememek
  • Deyimler (v.): kendisinden beklenenin altında kalmak
  • Deyimler (v.): kendisinden beklendiği kadar başarılı olamamak
  • Deyimler (v.): denginin altında biriyle beraber olmak
  • Deyimler (v.): görünüm/zeka/iş bakımından kendisine uygun olmayan biriyle ilişkisi olmak
  • Deyimler (v.): turnayı gözünden vurmak
  • Deyimler (v.): tam kalbinden vurmak
  • Deyimler (v.): tam kalbine dokunmak
  • Deyimler (v.): bam telini titretmek
  • Deyimler (v.): üzerinde tam istenen etkiyi yapmak
  • Deyimler (v.): (fiyatlar, sayılar, ilgi) tavan yapmak
  • Deyimler (v.): (fiyatlar, sayılar, ilgi) tavana vurmak
  • Deyimler (v.): (fiyatlar, sayılar, ilgi) çok yükselmek
  • Deyimler (v.): (fiyatlar, sayılar, ilgi) aşırı artmak
  • Deyimler (v.): (fiyatlar, sayılar, ilgi) tavan yapmak
  • Deyimler (v.): (fiyatlar, sayılar, ilgi) tavana vurmak
  • Deyimler (v.): (fiyatlar, sayılar, ilgi) çok yükselmek
  • Deyimler (v.): (fiyatlar, sayılar, ilgi) aşırı artmak
  • Deyimler (v.): adını duyurmak
  • Deyimler (v.): ağzı bir karış açık kalmak
  • Deyimler (v.): ağzı bir karış açık kalmak
  • Deyimler (v.): aniden saldırmak
  • Deyimler (v.): bir şeyi durdurmak
  • Deyimler (v.): birdenbire manşet olmak
  • Deyimler (v.): belden aşağı vurmak
  • Deyimler (v.): büyük bir başarı elde etmek
  • Deyimler (v.): birini şaşırtmak
  • Deyimler (v.): bel altı vurmak
  • Deyimler (v.): büyük başarı sağlamak
  • Deyimler (v.): birini en hassas olduğu noktadan vurmak
  • Deyimler (v.): başarmak
  • Deyimler (v.): birini canevinden vurmak
  • Deyimler (v.): birini en zayıf noktasından vurmak
  • Deyimler (v.): boşa kürek çekmek
  • Deyimler (v.): birini zaaf noktasından vurmak
  • Deyimler (v.): başarılı olmak
  • Deyimler (v.): birini canevinden vurmak
  • Deyimler (v.): birini arkadan vurmak
  • Deyimler (v.): birinden para dilenmek
  • Deyimler (v.): başarısızlığa uğramak
  • Deyimler (v.): birini can evinden vurmak
  • Deyimler (v.): birine kanı ısınmak
  • Deyimler (v.): başkasının yerine atış yapmak
  • Deyimler (v.): birini şaşırtmak
  • Deyimler (v.): birini sırtından vurmak
  • Deyimler (v.): balyoz gibi inmek
  • Deyimler (v.): birini derinden yaralamak
  • Deyimler (v.): birdenbire toplumun dikkatini çekmek
  • Deyimler (v.): bir orta yol bulmak
  • Deyimler (v.): birini derinden etkilemek
  • Deyimler (v.): birini en hassas noktasından vurmak
  • Deyimler (v.): bam teline basmak
  • Deyimler (v.): birinden para istemek
  • Deyimler (v.): başına devlet kuşu konmak
  • Deyimler (v.): birine yedek olmak
  • Deyimler (v.): birinden borç para istemek
  • Deyimler (v.): boşa kürek sallamak
  • Deyimler (v.): birinin yedeği olmak
  • Deyimler (v.): birine kanı ısınmak
  • Deyimler (v.): bir skandala dönüşmek
  • Deyimler (v.): bir şeye son vermek
  • Deyimler (v.): büyük/hızlı çıkış yapmak
  • Deyimler (v.): bel altına vurmak
  • Deyimler (v.): büyük bir şevkle/hemen kolları sıvamak
  • Deyimler (v.): büyük ikramiye kazanmak
  • Deyimler (v.): birini öldürtmek için kiralık katil tutmak
  • Deyimler (v.): başarısız olmak
  • Deyimler (v.): büyük ikramiye kazanmak
  • Deyimler (v.): büyük bir başarı kazanmak
  • Deyimler (v.): büyük şansı olmak
  • Deyimler (v.): can evinden vurmak
  • Deyimler (v.): dibe vurmak
  • Deyimler (v.): dinden imandan çıkmak
  • Deyimler (v.): çok sinirlenmek
  • Deyimler (v.): canını sıkmak
  • Deyimler (v.): can evinden vurmak
  • Deyimler (v.): çıkmaza girmek
  • Deyimler (v.): çok sinirlenmek
  • Deyimler (v.): çuvallamak
  • Deyimler (v.): duran trafiğe yakalanmak
  • Deyimler (v.): çok şaşırmak
  • Deyimler (v.): düşüşe geçmek
  • Deyimler (v.): damgasını vurmak
  • Deyimler (v.): canını sıkmak
  • Deyimler (v.): düşmek
  • Deyimler (v.): damarına basmak
  • Deyimler (v.): duvara toslamak
  • Deyimler (v.): dibe vurmak
  • Deyimler (v.): duvara toslamak
  • Deyimler (v.): can evinden vurmak
  • Deyimler (v.): doğru noktaya değinmek
  • Deyimler (v.): düşene tekme atmak
  • Deyimler (v.): can alıcı noktaya temas etmek
  • Deyimler (v.): can alıcı noktalara değinmek
  • Deyimler (v.): çıkmaza girmek
  • Deyimler (v.): çok şaşırmak
  • Deyimler (v.): doğru noktaya temas etmek
  • Deyimler (v.): düşmek
  • Deyimler (v.): duvara toslamak
  • Deyimler (v.): deveye hendek atlatmak
  • Deyimler (v.): duvara toslamak
  • Deyimler (v.): can damarından vurmak
  • Deyimler (v.): dibe vurmak
  • Deyimler (v.): gönlünü kazanmak
  • Deyimler (v.): hedefin kalbinden vurmak
  • Deyimler (v.): eteği tutuşmak
  • Deyimler (v.): frene basmak
  • Deyimler (v.): göğüs germek
  • Deyimler (v.): eşekten düşmüşe dönmek
  • Deyimler (v.): güne dinç başlamak
  • Deyimler (v.): gümlemek
  • Deyimler (v.): hedefi on ikiden vurmak
  • Deyimler (v.): etekleri tutuşmak
  • Deyimler (v.): gitmek/ayrılmak
  • Deyimler (v.): hedefe isabet ettirmek
  • Deyimler (v.): gönlünü fethetmek
  • Deyimler (v.): formunun/yeteneğinin zirvesinde olmak
  • Deyimler (v.): hassas noktadan vurmak
  • Deyimler (v.): gölge düşürmek
  • Deyimler (v.): frene asılmak
  • Deyimler (v.): hüsrana uğramak
  • Deyimler (v.): flaş olmak
  • Deyimler (v.): hedefi tam on ikiden vurmak
  • Deyimler (v.): elini taşın altına koymak
  • Deyimler (v.): en önemli şeylere odaklanmak
  • Deyimler (v.): gına getirmek
  • Deyimler (v.): grev yapmak
  • Deyimler (v.): feleği şaşmak
  • Deyimler (v.): havanda su dövmek
  • Deyimler (v.): en önemli noktalara değinmek
  • Deyimler (v.): grev yapmak
  • Deyimler (v.): gına getirmek
  • Deyimler (v.): ilaç gibi gelmek
  • Deyimler (v.): iki gözünün ortasına vurmak
  • Deyimler (v.): iki gözünün ortasına vurmak
  • Deyimler (v.): iğneyle kuyu kazmak
  • Deyimler (v.): içine etmek
  • Deyimler (v.): içki içmek
  • Deyimler (v.): ineklemek
  • Deyimler (v.): içki içmek
  • Deyimler (v.): kolay görünen işi yapamamak
  • Deyimler (v.): kafayı çekmek
  • Deyimler (v.): köşeyi dönmek
  • Deyimler (v.): moralini bozmak
  • Deyimler (v.): mağazalardaki yerini almak
  • Deyimler (v.): moralini bozmak
  • Deyimler (v.): neye uğradığını şaşırtmak
  • Deyimler (v.): kalleşlik etmek
  • Deyimler (v.): köşeyi dönmek
  • Deyimler (v.): kötüye gitmek
  • Deyimler (v.): manşet olmak
  • Deyimler (v.): kendini içkiye vurmak
  • Deyimler (v.): nevri dönmek
  • Deyimler (v.): köşe olmak
  • Deyimler (v.): lafı gediğine oturtmak
  • Deyimler (v.): kazara yüzüne vurmak
  • Deyimler (v.): köşeyi dönmek
  • Deyimler (v.): on ikiden vurmak
  • Deyimler (v.): kolay görünen işi yapamamak
  • Deyimler (v.): kanı kaynamak
  • Deyimler (v.): ortasını bulmak
  • Deyimler (v.): kafasına dank etmek
  • Deyimler (v.): manşetlerde birinci sırada yer almak
  • Deyimler (v.): kitap okuyarak öğrenmek
  • Deyimler (v.): manşetlere çıkmak
  • Deyimler (v.): kayak yapmaya gitmek
  • Deyimler (v.): neye uğradığını şaşırmak
  • Deyimler (v.): sarhoş olmak
  • Deyimler (v.): raflardaki yerini almak
  • Deyimler (v.): piyasaya sürülmek
  • Deyimler (v.): performansının/yeteneğinin doruğuna çıkmak
  • Deyimler (v.): şansı açılmak
  • Deyimler (v.): paniğe kapılmak
  • Deyimler (v.): paçası tutuşmak
  • Deyimler (v.): sorunla karşılaşmak
  • Deyimler (v.): şanslı olmak
  • Deyimler (v.): şehre gelmek/inmek
  • Deyimler (v.): sorumluluk almak
  • Deyimler (v.): sert kayaya çarpmak
  • Deyimler (v.): sarhoş olmak
  • Deyimler (v.): şokta ve kafası karışmış hissetmek
  • Deyimler (v.): taşı gediğine koymak
  • Deyimler (v.): tepesinin tası atmak
  • Deyimler (v.): taşı gediğine koymak
  • Deyimler (v.): tabanları yağlamak
  • Deyimler (v.): toslamak
  • Deyimler (v.): tam üstüne basmak
  • Deyimler (v.): tam isabet kaydetmek
  • Deyimler (v.): tepesi atmak
  • Deyimler (v.): tam üstüne basmak
  • Düzensiz Fiil (v.): hit - hit
  • İfadeler (v.): ustaca hicvetmek
  • İfadeler (v.): beklenmedik bir şekilde keşfetmek
  • İfadeler (v.): şans eseri yapmak
  • İfadeler (v.): hazırcevaplıkla alt etmek
  • İfadeler (v.): rastgele vuruşlarla saldırmak
  • İfadeler (v.): tesadüfen bulmak
  • İfadeler (v.): cinsel yönden yakınlaşmaya çalışmak
  • İfadeler (v.): geçinmek
  • İfadeler (v.): tavlamaya uğraşmak
  • İfadeler (v.): uyum içinde olmak
  • İfadeler (v.): birini bir haberle şaşırtmak
  • İfadeler (v.): birine yazmak
  • İfadeler (v.): birine asılmak
  • İfadeler (v.): bir şey bulmak/keşfetmek
  • İfadeler (v.): bir şeye başlamak
  • İfadeler (v.): birine askıntı olmak
  • İfadeler (v.): birine vurmak
  • İfadeler (v.): birine bir şey ile vurmak
  • İfadeler (v.): bir şey için yola çıkmak
  • İfadeler (v.): bir şey bulmak/keşfetmek
  • İfadeler (v.): birine bir haberi patlatmak
  • İfadeler (v.): birine yazmak
  • İfadeler (v.): bir şeyi başlatmak
  • İfadeler (v.): birisine asılmak
  • İfadeler (v.): birine büyük bir ceza kesmek
  • İfadeler (v.): şiddetle saldırmak
  • İfadeler (v.): (kapı vb) birine çarpmak
  • Atasözü (): yarası olan gocunur

Ayrıca Bakınız

Sözlük Terim Anlamı

Nedir - Ne Demek

Atasözleri ve Deyimler

Telaffuz Okunuşu

İngilizce Sözlük Çeviri

Nasıl Okunur

Turkish Terms

Yayınlanma: Güncellenme:

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.