Hold-down

"hold-down" teriminin Türkçe anlamları:

• Otomotiv (n.): akü tespit kelepçesi
• Otomotiv (n.): akü sabitleme braketi
• Otomotiv (n.): batarya baskı plakası ve destekleri
• Otomotiv (n.): dayama çivisi
• Otomotiv (n.): dayama çivisi yayı
• Bilgisayar (v.): basılı tutmak
• Bilgisayar (expr.): basılı tut
• Bilgisayar (expr.): mouse'u veya tuşu basılı tut
• Genel (v.): bastırmak
• Genel (v.): ezmek
• Genel (v.): baskılamak
• Genel (v.): zaptetmek
• Genel (v.): yürütmek
• Genel (v.): tutmak
• Genel (v.): baskı altında tutmak
• Genel (v.): üstesinden gelmek
• Genel (v.): (işi) iyi yürütmek
• Genel (v.): sınırlandırmak
• Genel (v.): sürdürmek
• Genel (v.): boyun eğdirmek
• Genel (v.): işgal etmek
• Deyimler (v.): birinin yerine işi yürütmek
• Deyimler (v.): sürekli/devamlı bir işi olmak
• Deyimler (v.): sabit bir işte/işe tutunmak
• Deyimler (v.): (yokluğunda) devam ettirmek
• Deyimler (v.): (yokluğunda) yerine bakmak
• Deyimler (v.): (yokluğunda) işi yürütmek
• Deyimler (v.): yerine bakmak
• Tamirci (n.): baskı plakası yükü
• Konuşma (v.): bir işte tutunmayı becerememek
• Teknik (v.): tespit etmek
• Teknik (n.): alet alt tespit vidası
• Teknik (n.): bastırma merdanesi
• Teknik (n.): basma basıncı
• Teknik (n.): baskı plakası yükü
• Teknik (n.): kaportayı şasiye bağlayan tespit cıvataları
• Teknik (n.): radyatör tespit cıvatası
• Teknik (n.): tespit cıvatası
• Teknik (n.): tespit vidası
• Teknik (n.): tutma basıncı
• Teknik (n.): vidalı tesbit yuvaları