He's Ne Demek - İngilizce Sözlük

He's

"he's" teriminin Türkçe anlamları:

  • Günlük Konuşma Dili (v.): birine istediğini vermek
  • Günlük Konuşma Dili (v.): işinde çok iyi olmak
  • Günlük Konuşma Dili (v.): nereli olduğunu bilmek
  • Günlük Konuşma Dili (n.): birlikte takıldığı insanlar
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) hiç değilse
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) en azından
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) en az
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): avucunu yalar!
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): başladığı zamandan bu yana
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): başladığından bu yana
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): başta tereddüt etti
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bir şekilde bizi bulmuş
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): eline geçirdiği her fırsatta
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): fakat ağlayamadı
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): her kim ise ve nereden geliyorsa
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): eline geçen her fırsatta
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): iyi insan lafı üzerine gelirmiş
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): iti an çomağı hazırla
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): iti an çomağı hazırla
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): iyi insan lafı üzerine gelirmiş
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): iti an çomağı hazırla
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): ne kadar uğraşırsa uğraşsın
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): ne kadar çabalarsa çabalasın
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): o her kimse daha fazlasını biliyor
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): onun bana söylediğine göre
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): onun görünüşünü tarif et
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): neden ayrıldı?
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): onun da dediği gibi
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): sarhoş muydu?
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): yakaladığı her fırsatta
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bunun için sana teşekkür edeceğini sanıyorsan yanılıyorsun
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bu yaptığının takdir göreceğini sanıyorsan yanılıyorum
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bundan hiç hoşlanmayacak/memnun olmayacak
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bu, (onun) hiç hoşuna gitmeyecek
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): buna çok gıcık olacak
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): onun kendine hayrı/faydası yok
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): varı yoğu
  • Genel (v.): notunu vermek
  • Genel (v.): anladığı dilde konuşmak
  • Genel (v.): anlayacağı dilde konuşmak
  • Genel (v.): yola getirmek
  • Genel (v.): doğduğuna pişman etmek
  • Genel (v.): doğduğuna pişman etmek
  • Genel (v.): kaldırıldığı hastanede yaşamanı yitirmek
  • Genel (v.): kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmek
  • Genel (v.): kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmek
  • Genel (v.): beklediğini bulamamak
  • Genel (v.): umduğunu bulamamak
  • Genel (v.): aldığının/ödediğinin iki katına satmak
  • Genel (v.): aklına koyduğu her şeyde çok iyi olmak
  • Genel (v.): gördüğü evi almaya yetecek kadar para kazanmak
  • Genel (v.): (birlikte) çalıştığı herkesle/bütün insanlara arkadaş olmak istemek
  • Genel (v.): sevdiği birini kaybetmek
  • Genel (v.): sevdiği birisini kaybetmek
  • Genel (v.): yürüyüşüyle birini andırmak
  • Genel (v.): yürüyüşü birine benzemek
  • Genel (v.): akıllı/zeki geçinmek
  • Genel (v.): yapmak için doğduğu şeyi yapmak
  • Genel (v.): istediği düğüne kavuşmak
  • Genel (n.): entel
  • Genel (n.): ne istediğini bilme
  • Genel (n.): erkek keçi
  • Genel (n.): teke
  • Genel (n.): konuştuğu dil
  • Genel (adv.): dilediği zaman
  • Genel (pron.): kendisi
  • Genel (pron.): erkek
  • Genel (pron.): o
  • Genel (pron.): kendileri
  • Genel (pron.): eril o
  • Genel (pron.): ondan başka kim olsa
  • Genel (pron.): nesne
  • Genel (pron.): o(erkek)
  • Deyimler (v.): gördüğü şey karşısında paniğe kapılmak
  • Deyimler (v.): çok fazla konuşmak
  • Deyimler (n.): ettiğini bulacak
  • Deyimler (expr.): iti an çomağı hazırla
  • Deyimler (expr.): iti an çomağı hazırla
  • Deyimler (expr.): iyi insan sözünün üstüne gelir
  • Deyimler (expr.): iyi insan sözünün üstüne gelir
  • Deyimler (expr.): iyi adam lafının üstüne gelir
  • Deyimler (expr.): iyi adam lafının üstüne gelir
  • Deyimler (expr.): ağzına vur lokmasını al
  • Deyimler (expr.): ağzına vur lokmasını al
  • Deyimler (expr.): arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim
  • Deyimler (expr.): arkadaşını söyle, kim olduğunu söyleyeyim
  • Deyimler (expr.): azı çalan çoğu da çalar
  • Deyimler (expr.): bizi bir (canlı canlı) yemediği kaldı
  • Deyimler (expr.): bunu kesinlikle o yaptı
  • Deyimler (expr.): ensesine vur lokmasını al
  • Deyimler (expr.): ensesine vur lokmasını al
  • Deyimler (expr.): eski halinden eser kalmamış
  • Deyimler (expr.): eski halinden eser kalmamış
  • Deyimler (expr.): hiç kimse anlatıldığı kadar kötü değildir
  • Deyimler (expr.): kendini bulunmaz hint kumaşı sanmak
  • Deyimler (expr.): kişi hissettiği yaştadır
  • Deyimler (expr.): kalıbımı basarım bunu o yaptı
  • Deyimler (expr.): öfkeyle kalkan zararla oturur
  • Deyimler (expr.): kendini bulunmaz hint kumaşı sanmak
  • Deyimler (expr.): kel ölür sırma saçlı olur kör ölür badem gözlü olur
  • Deyimler (expr.): neredeyse çiğ çiğ yedi
  • Deyimler (expr.): kendini bulunmaz hint kumaşı sanmak
  • Deyimler (expr.): karıncayı incitmez
  • Deyimler (expr.): son gülen iyi güler
  • Deyimler (expr.): son gülen iyi güler
  • Deyimler (expr.): son gülen iyi güler
  • Deyimler (expr.): tanrı bir kapıyı kapatırsa başka bir kapıyı açar
  • Deyimler (expr.): yaptığının bedelini ödeyecek
  • Deyimler (expr.): yaptığı yanına kar kalmayacak
  • Deyimler (expr.): vur ensesine al lokmasını
  • Deyimler (expr.): vur ensesine al ekmeğini
  • Deyimler (expr.): vur ensesine al lokmasını
  • Deyimler (expr.): vur ensesine al ekmeğini
  • İfadeler (expr.): bilmiyor ki
  • İfadeler (expr.): bu şekilde stresli kalmaya/olmaya devam ederse
  • İfadeler (expr.): çok uğraşmasına rağmen
  • İfadeler (expr.): cezaevinde kaldığı süre dikkate alınarak
  • İfadeler (expr.): dilediğinde
  • İfadeler (expr.): cezaevinde kaldığı süre dikkate alınarak
  • İfadeler (expr.): çok uğraşmasına rağmen
  • İfadeler (expr.): dilediği kadar
  • İfadeler (expr.): dediğini yap, yaptığını yapma
  • İfadeler (expr.): her şeyi öğreten kötü öğretendir
  • İfadeler (expr.): iddia ediyor ki
  • İfadeler (expr.): öğrendikleri
  • İfadeler (expr.): öğrendikleri
  • İfadeler (expr.): papatya falı
  • İfadeler (expr.): seviyor sevmiyor
  • İfadeler (expr.): ruhu şad olsun
  • İfadeler (expr.): koktu diyen osururmuş
  • İfadeler (expr.): başka türlü bir şey/biri
  • İfadeler (expr.): olağanüstü bir şey/biri
  • İfadeler (expr.): harika bir şey/biri
  • İfadeler (expr.): özel bir şey/biri
  • İfadeler (expr.): sıradışı bir şey/biri
  • İfadeler (expr.): harikulade bir şey/biri
  • İfadeler (expr.): görülmemiş bir şey/biri
  • İfadeler (expr.): acayip bir şey/biri
  • İfadeler (expr.): eşi benzeri olmayan bir şey/biri
  • Atasözü (expr.): başkalarını eleştirir ama kendisinin eleştirilmesinden hoşlanmaz
  • Atasözü (): ayıpsız dost arayan dostsuz kalır
  • Atasözü (): ıslanmışın yağmurdan korkusu olmaz
  • Atasözü (): paran çoksa dostun da çok
  • Atasözü (): parayı veren düdüğü çalar
  • Atasözü (): düşenin dostu olmaz
  • Atasözü (): son gülen iyi güler
  • Atasözü (): son gülen iyi güler
  • Atasözü (): tereddüt eden kaybeder
  • Atasözü (): akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
  • Atasözü (): üzüm üzüme baka baka kararır
  • Atasözü (): zenginin dostu olmaz olsa zengin olmaz
  • Atasözü (): insan tek başına olursa daha çok yol alır
  • Atasözü (): korkak damgası yememek adına kaybedilen bir savaşta boşuna ölmektense ilerde kazanabileceği bir savaş vermek için canını korumak
  • Atasözü (): kel başa şimşir tarak
  • Atasözü (): eşeğe altın semer vursan yine eşektir
  • Atasözü (): ne oldum dememeli ne olacağım demeli
  • Atasözü (): ne oldum dememeli ne olacağım demeli
  • Atasözü (): bu işin yarını da var
  • Atasözü (): ne oldum dememeli
  • Atasözü (): bu işin yarını da var
  • Atasözü (): ne oldum dememeli
  • Atasözü (): sıradan insan
  • Atasözü (): etten kemikten insan
  • Atasözü (): senin benim gibi biri
  • Atasözü (): kızın kalbine giden yol annesinden geçer
  • Atasözü (): denizci olanın aklı yoktur
  • Atasözü (): olmayacak duaya amin denmez
  • Atasözü (): halamın sakalı olsa amcam olurdu
  • Atasözü (): teyzemin sakalı olsa dayım olurdu
  • Atasözü (): ninemin sakalı olsa dedem olurdu
  • Atasözü (): yalancının evi yanmış kimse inanmamış
  • Atasözü (): yalancının mumu yatsıya kadar yanar
  • Atasözü (): şeytanla sofraya oturanın kaşığı uzun olmalı
  • Atasözü (): allah sevdiği kulunu yanına erken alır
  • Atasözü (): allah sevdiklerini yanına erken alır
  • Atasözü (): yalancı kırk yılda bir doğru söylese de inanan olmaz
  • Atasözü (): bir şey beklemeyen (çok şey umut etmeyen) hayal kırıklığına uğramaz
  • Atasözü (): yükselmek için mutlaka öncelikle en alttan başlamak gerekir
  • Atasözü (): bir işte çok iyi bir yere gelmek (yükselmek) istiyorsan en alttan başlayıp adım adım yükselmelisin
  • Atasözü (): merdiven ayak ayak çıkılır
  • Atasözü (): sabreden derviş muradına ermiş
  • Atasözü (): az olsun dert değil ama çabuk olsun
  • Atasözü (): iyi insan lafının üstüne gelirmiş
  • Atasözü (): iti an çomağı hazırla
  • Atasözü (): iyi insan lafının üstüne gelirmiş
  • Atasözü (): iti an çomağı hazırla
  • Atasözü (): olmayacak duaya amin denmez
  • Atasözü (): ne ekersen onu biçersin
  • Atasözü (): insan ektiğini biçer
  • Atasözü (): iyilik yap iyilik bul
  • Atasözü (): iyilik yapan iyilik bulur
  • Atasözü (): yalancının evi yanmış kimse inanmamış
  • Atasözü (): yalancı kırk yılda bir doğru söylese de inanan olmaz
  • Atasözü (): itaat etmeyen emir vermez
  • Atasözü (): emir alamayan emir veremez
  • Atasözü (): bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim
  • Atasözü (): emeksiz yemek olmaz
  • Atasözü (): gülü seven dikenine katlanır
  • Atasözü (): hamama giren terler
  • Atasözü (): kaybedecek bir şeyi olmayanın korkusu da yoktur
  • Atasözü (): çok işe başlayan az iş bitirir
  • Atasözü (): zenginin dostu boldur/çoktur
  • Atasözü (): özür dileyen kabahatini kabul eder
  • Atasözü (): özür dilemek suçunu kabul etmek demektir
  • Atasözü (): iyi/düzgün/erdem içinde yaşayan uzun yaşar
  • Atasözü (): kimse söylendiği kadar kötü değildir
  • Atasözü (): kaplana binen inmekten korkar
  • Atasözü (): yapabileceğimiz iyilikleri yapmamak bizi suçlu kılar/yapar
  • Atasözü (): yapabilecekken yapmadığımız her iyilik için suçlu sayılırız
  • Atasözü (): tanrı sevdiği kulunu yanına erken alır
  • Atasözü (): ayıpsız dost arayan dostsuz kalır
  • Atasözü (): kılıçla yaşayan kılıçla ölür
  • Atasözü (): su testisi su yolunda kırılır
  • Atasözü (): ne ekersen onu biçersin
  • Atasözü (): kılıçla yaşayan kılıçla ölür
  • Atasözü (): su testisi su yolunda kırılır
  • Atasözü (): çok gezen çok bilir
  • Atasözü (): yiğitliğin onda dokuzu kaçmaktır
  • Atasözü (): hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım etmez
  • Atasözü (): zengin olan dost istemez
  • Atasözü (): insanoğlu (gücü yettiği halde/imkanı bulunduğu halde) yapmadığı (iyi) işlerin (mesulüdür) suçlusudur
  • Atasözü (): meyveyi yemek isteyenin ağaca tırmanması gerekir
  • Atasözü (): emek olmadan yemek olmaz
  • Atasözü (): bir amaca ulaşmak için çalışmak/çaba sarf etmek gerekir
  • Konuşma (v.): hatır sormak
  • Konuşma (v.): meydanı boş bulmak
  • Konuşma (v.): dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
  • Konuşma (v.): söylediğini yapmak
  • Konuşma (v.): istediğini yapmak
  • Konuşma (n.): adı kötüye çıkmış
  • Konuşma (n.): amacına ulaşmak için çok çalışıyor
  • Konuşma (n.): az kaldı ölüyordu
  • Konuşma (n.): elinden geldiği kadar çabuk
  • Konuşma (n.): güçlü adam
  • Konuşma (n.): hiç vakit kaybetmedi
  • Konuşma (expr.): arayan mevlasını da bulur, belasını da
  • Konuşma (expr.): arkadaşlarıyla ne sıklıkla yüzmeye gider?
  • Konuşma (expr.): arkadaşlarıyla ne sıklıkta yüzmeye gider?
  • Konuşma (expr.): akşam yemeğini saat kaçta yer?
  • Konuşma (expr.): ağzına vur lokmasını al
  • Konuşma (expr.): adam yemi yutmadı
  • Konuşma (expr.): acı çekecek mi?
  • Konuşma (expr.): acı çekiyormuş gibi görünüyor
  • Konuşma (expr.): acil bir işi çıkmış
  • Konuşma (expr.): aç olmasına rağmen
  • Konuşma (expr.): ağzıyla kuş tutsa
  • Konuşma (expr.): ağzıyla kuş tutsa
  • Konuşma (expr.): akıllı bir adama benziyor
  • Konuşma (expr.): aklı başında biri
  • Konuşma (expr.): aklı sıra
  • Konuşma (expr.): aklınca
  • Konuşma (expr.): aklından zoru var
  • Konuşma (expr.): akrabası var mı?
  • Konuşma (expr.): akrabası var mı?
  • Konuşma (expr.): araba kazasında mı ne ölmüş
  • Konuşma (expr.): araba kullanamayacak kadar sarhoştu
  • Konuşma (expr.): arkadaşlarından biri mi?
  • Konuşma (expr.): arkadaşlarıyla ne sıklıkla yüzmeye gidiyor?
  • Konuşma (expr.): arkadaşlarıyla ne sıklıkta yüzmeye gidiyor?
  • Konuşma (expr.): artık arkadaşı yok
  • Konuşma (expr.): artık burada çalışmıyor
  • Konuşma (expr.): asla geç gelmez
  • Konuşma (expr.): ata binmeyi biliyor mu?
  • Konuşma (expr.): ateşi var
  • Konuşma (expr.): ateşkes yapmak istiyor
  • Konuşma (expr.): avantaj onda
  • Konuşma (expr.): ayağa çok hızlı kalktığından başı döndü
  • Konuşma (expr.): ayağı taşa takıldı
  • Konuşma (expr.): bugün 7 yaşına girdi
  • Konuşma (expr.): burada olması gerekiyor
  • Konuşma (expr.): bir yol bize uğradı
  • Konuşma (expr.): beni görmeye hiç gelmez
  • Konuşma (expr.): benimle konuştu
  • Konuşma (expr.): beni taklit ediyor
  • Konuşma (expr.): bakalım ne diyecek
  • Konuşma (expr.): bu onun umursamadığı anlamına gelmez
  • Konuşma (expr.): bizden biri gibi davrandı
  • Konuşma (expr.): başı kesilmiş şekilde bulundu
  • Konuşma (expr.): bana adımı sordu
  • Konuşma (expr.): bypass ameliyatı geçirdi
  • Konuşma (expr.): bugüne kadar kimse varlığını bile bilmiyordu
  • Konuşma (expr.): beni bu şekilde bırakmazdı
  • Konuşma (expr.): bizimle iş yapmak istiyor
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel azarladı
  • Konuşma (expr.): bir işi var
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel haşladı
  • Konuşma (expr.): beni öpemeyeceğini çünkü evli olduğunu söyledi
  • Konuşma (expr.): beni oyuna getirdi
  • Konuşma (expr.): bakalım ne diyor
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel haşladı
  • Konuşma (expr.): bana tek bir şey sordu
  • Konuşma (expr.): beni bir daha asla görmeye gelmedi
  • Konuşma (expr.): bizimle değil
  • Konuşma (expr.): boş zamanlarında ne yapar?
  • Konuşma (expr.): bizden ne istiyormuş?
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel haşladı
  • Konuşma (expr.): bana soru sordu
  • Konuşma (expr.): bunu nasıl bilebilir?
  • Konuşma (expr.): bugün bizimle eve gelebilir mi?
  • Konuşma (expr.): beni mi kastetti?
  • Konuşma (expr.): başka ne için yapsın ki?
  • Konuşma (expr.): beni ağlatır
  • Konuşma (expr.): bir form doldurdu
  • Konuşma (expr.): bana çok doğal geldi
  • Konuşma (expr.): bir zayıf noktası var
  • Konuşma (expr.): beni görmeye geldi
  • Konuşma (expr.): başını alıp gitti
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel haşladı
  • Konuşma (expr.): beni zehirlemeye çalıştı
  • Konuşma (expr.): bizi kimsenin göremeyeceği bir yer var mı diye sordu
  • Konuşma (expr.): bu onun aldırmadığı anlamına gelmiyor
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel haşladı
  • Konuşma (expr.): büyük bir güç sergiliyor
  • Konuşma (expr.): bahsetti mi bilmiyorum
  • Konuşma (expr.): bana bildiği her şeyi öğretti
  • Konuşma (expr.): ben daha doğmadan ölmüş
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel azarladı
  • Konuşma (expr.): bu sefer de gelmezse
  • Konuşma (expr.): bir dakika önce söylediği bir dakika sonrasını tutmuyor
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel azarladı
  • Konuşma (expr.): boş zamanlarında ne yapar?
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel haşladı
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel azarladı
  • Konuşma (expr.): bunları sana o mu söyletiyor?
  • Konuşma (expr.): bence nerede biliyor musun?
  • Konuşma (expr.): bizle yemek yemeye tenezzül etmez
  • Konuşma (expr.): beni neden görmek istediğini söyledi mi?
  • Konuşma (expr.): bu adamın kim olduğunu öğren
  • Konuşma (expr.): başı kesik şekilde bulundu
  • Konuşma (expr.): bana onun ne yaptığını söyle
  • Konuşma (expr.): böyle bir şeyi ilk defa yaptığını söyledi
  • Konuşma (expr.): bulunmaz adamdır
  • Konuşma (expr.): bütün istediği buydu
  • Konuşma (expr.): birkaç hafta önce öldü
  • Konuşma (expr.): bu onun umursamadığı anlamına gelmiyor
  • Konuşma (expr.): bunu onun göndermediği ne malum?
  • Konuşma (expr.): bunu uzun zaman önce yapmalıydı
  • Konuşma (expr.): belasını arıyor
  • Konuşma (expr.): bir kaburgası kırılmış
  • Konuşma (expr.): başaramadı
  • Konuşma (expr.): başından beri rol yapıyordu
  • Konuşma (expr.): beni sinir etti
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel haşladı
  • Konuşma (expr.): başı kesik şekilde bulunmuş
  • Konuşma (expr.): bir şey yapmadım dedi ya
  • Konuşma (expr.): bu onun aldırmadığı anlamına gelmez
  • Konuşma (expr.): bütün gece gözünü bile kırpmadı
  • Konuşma (expr.): bana inanmıyor
  • Konuşma (expr.): beni seviyormuş gibi davrandı
  • Konuşma (expr.): bu sabah teslim oldu
  • Konuşma (expr.): beni gıcık etti
  • Konuşma (expr.): bu sabah beni arayıp kolumun nasıl olduğunu sordu
  • Konuşma (expr.): bir insan hoşlanmadığı bir şeyi neden yapsın?
  • Konuşma (expr.): beni bu şekilde yalnız bırakmazdı
  • Konuşma (expr.): bence o kayboldu
  • Konuşma (expr.): bizden değildir
  • Konuşma (expr.): bana hiç benzemiyor/çekmemiş
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel azarladı
  • Konuşma (expr.): beni uyuz etti
  • Konuşma (expr.): bizi buraya bir sebepten dolayı getirmiş olmalı
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel azarladı
  • Konuşma (expr.): boş bulunup ağzından kaçırdı
  • Konuşma (expr.): benimle dalga mı geçiyor?
  • Konuşma (expr.): beni telefonda terketti
  • Konuşma (expr.): babasına çekmiş
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel haşladı
  • Konuşma (expr.): birkaç yıl önce bahsetmişti
  • Konuşma (expr.): bütün düşündüğü bu
  • Konuşma (expr.): başarılı bir adam olacak
  • Konuşma (expr.): burada olması gerekiyordu
  • Konuşma (expr.): beni yordu
  • Konuşma (expr.): bana iş teklif etti
  • Konuşma (expr.): bana öğrenci olup olmadığımı sordu
  • Konuşma (expr.): bana yaptığı şey yüzünden
  • Konuşma (expr.): bu sabah odasında sessizce çalıştı
  • Konuşma (expr.): bana 100 dolar borcu var
  • Konuşma (expr.): beni almaya geldi
  • Konuşma (expr.): bana ihanet ettiğini düşündüğümü sanıyor
  • Konuşma (expr.): burada kalamaz
  • Konuşma (expr.): benden başka biri olmamı istedi
  • Konuşma (expr.): benim kim olduğumu biliyor mu?
  • Konuşma (expr.): başı kesilmiş şekilde bulunmuş
  • Konuşma (expr.): biraz sert biriydi
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel azarladı
  • Konuşma (expr.): bana bir bira ısmarladı
  • Konuşma (expr.): bypass ameliyatı geçirmiş
  • Konuşma (expr.): benim burada olduğumu biliyor mu?
  • Konuşma (expr.): bugün biraz sessiz
  • Konuşma (expr.): bana ne yaptığına bir bakın
  • Konuşma (expr.): bana bir iş teklif etti
  • Konuşma (expr.): bu kadar çok sesi bilerek çıkarıyor
  • Konuşma (expr.): beni bir güzel azarladı
  • Konuşma (expr.): bizden ne istiyor?
  • Konuşma (expr.): babasına çekmiş
  • Konuşma (expr.): beni çok iyi anlıyor
  • Konuşma (expr.): beni bir daha asla ziyaret etmedi
  • Konuşma (expr.): burada ne yapıyor?
  • Konuşma (expr.): dili döndüğünce
  • Konuşma (expr.): çok hoş biri olduğunu söyledi
  • Konuşma (expr.): dün geç saate kadar çalıştı
  • Konuşma (expr.): cevap vermiyor
  • Konuşma (expr.): dini imanı para
  • Konuşma (expr.): çok gezen çok bilir
  • Konuşma (expr.): demek istediği şey
  • Konuşma (expr.): dün gece geç saate kadar çalıştı
  • Konuşma (expr.): denizde kum onda para
  • Konuşma (expr.): direksiyonda ne işi var?
  • Konuşma (expr.): daha yeni üniversiteye kabul edildi
  • Konuşma (expr.): dünya yıkılsa umurunda değil
  • Konuşma (expr.): dilerse
  • Konuşma (expr.): daha ortalıkta görünmedi
  • Konuşma (expr.): çenesini kapalı tuttu
  • Konuşma (expr.): daha dönmedi mi?
  • Konuşma (expr.): çok insanla konuşmaz
  • Konuşma (expr.): daha fazla para istiyor
  • Konuşma (expr.): denizde kum onda para
  • Konuşma (expr.): cevap vermiyor
  • Konuşma (expr.): dün dinleniyordu
  • Konuşma (expr.): duş aldı
  • Konuşma (expr.): cevap vermiyor
  • Konuşma (expr.): donup kaldı
  • Konuşma (expr.): elimizden kaydı gitti
  • Konuşma (expr.): eşi hayattadır; ardında dört çocuk bırakmıştır
  • Konuşma (expr.): herşeyi istiyor
  • Konuşma (expr.): gözlük takıyor
  • Konuşma (expr.): gözlük kullanıyor
  • Konuşma (expr.): gözlerinin içine baktı
  • Konuşma (expr.): evdeydi
  • Konuşma (expr.): hiçbir şey söylemedi
  • Konuşma (expr.): geceleri çalışıyor
  • Konuşma (expr.): gelir gelmez
  • Konuşma (expr.): günlerinin sayılı olduğunun farkında değil
  • Konuşma (expr.): hiç arkadaşı yok
  • Konuşma (expr.): hem o, hem ben
  • Konuşma (expr.): hayatının sonuna kadar seninle birlikte olacak
  • Konuşma (expr.): her gün içer
  • Konuşma (expr.): grip olmuş
  • Konuşma (expr.): hiç kimseyle konuşmadı
  • Konuşma (expr.): hay allah!
  • Konuşma (expr.): hiyerarşideki yeri ne?
  • Konuşma (expr.): hakkını aldı
  • Konuşma (expr.): geri uçtu
  • Konuşma (expr.): eğer şanslıysa
  • Konuşma (expr.): hakkı var
  • Konuşma (expr.): hayatını zor kurtardı
  • Konuşma (expr.): geldi mi?
  • Konuşma (expr.): gözlerinin içine baktı
  • Konuşma (expr.): elinden geleni yaptı
  • Konuşma (expr.): hayatının tehlikede olduğunu söylüyor
  • Konuşma (expr.): gelip gelmediğini öğren
  • Konuşma (expr.): gider gitmez
  • Konuşma (expr.): evlendi diye duydum
  • Konuşma (expr.): her şeyi denedik ancak tedaviye cevap vermedi
  • Konuşma (expr.): hayatımın aşkıydı
  • Konuşma (expr.): gözünü uyku tutmadı
  • Konuşma (expr.): eğer giderse
  • Konuşma (expr.): her zaman kot giymez
  • Konuşma (expr.): fikrini değiştirmez
  • Konuşma (expr.): geçen sene ne yaptı?
  • Konuşma (expr.): her zaman yaptığı şeyleri yapıyor
  • Konuşma (expr.): her gün işe gider
  • Konuşma (expr.): hiç iyi görünmüyordu
  • Konuşma (expr.): grip oldu
  • Konuşma (expr.): evlenmiş diye duydum
  • Konuşma (expr.): eskiden böyle değildi
  • Konuşma (expr.): hayatımı pek çok kez kurtardı
  • Konuşma (expr.): ezilmekten zor kurtuldu
  • Konuşma (expr.): geç kaldı
  • Konuşma (expr.): hakettiğini aldı
  • Konuşma (expr.): gözüne dirhem uyku girmedi
  • Konuşma (expr.): gitse de gitmese de
  • Konuşma (expr.): geçen gece televizyonda söylediklerini duydun mu?
  • Konuşma (expr.): hiç kıskanmaz
  • Konuşma (expr.): gider gitmez
  • Konuşma (expr.): hayatını zor kurtarmış
  • Konuşma (expr.): farklı bir havası var
  • Konuşma (expr.): en azından nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?
  • Konuşma (expr.): en azından nerede olduğunu söyleyebilir misin?
  • Konuşma (expr.): henüz gelmedi
  • Konuşma (expr.): gider gitmez
  • Konuşma (expr.): her ne yaptıysa işe yaramış
  • Konuşma (expr.): erken kalkar
  • Konuşma (expr.): hiç gelmedi
  • Konuşma (expr.): haftaya sınavı var
  • Konuşma (expr.): hangi şirkette çalışıyor?
  • Konuşma (expr.): hızlı koşamıyor
  • Konuşma (expr.): evde ne giyer?
  • Konuşma (expr.): hiç kıskanç değil
  • Konuşma (expr.): hiç üşenmez!
  • Konuşma (expr.): hızlı koşamaz
  • Konuşma (expr.): içeride olduğunu bilmediğimi sanıyordu
  • Konuşma (expr.): işten ayrıldı
  • Konuşma (expr.): iştahı yok
  • Konuşma (expr.): ilk başta tatlı birine benziyordu
  • Konuşma (expr.): iki eli kanda olsa
  • Konuşma (expr.): işi bıraktı
  • Konuşma (expr.): işten ayrıldı
  • Konuşma (expr.): işi bıraktı
  • Konuşma (expr.): iyi liderdi
  • Konuşma (expr.): işe saat kaçta gider?

Ayrıca Bakınız

Sözlük Terim Anlamı

Nedir - Ne Demek

Atasözleri ve Deyimler

Telaffuz Okunuşu

İngilizce Sözlük Çeviri

Nasıl Okunur

Turkish Terms

Yayınlanma: Güncellenme:

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.