Half-

"half-" teriminin Türkçe anlamları:

• Günlük Konuşma Dili (v.): ımızganmak
• Günlük Konuşma Dili (v.): yusuf yusuf etmek
• Günlük Konuşma Dili (v.): çok yorgun olmak
• Günlük Konuşma Dili (v.): üç buçuk atmak
• Günlük Konuşma Dili (v.): (paranın vb) diğer yarısını almak
• Günlük Konuşma Dili (v.): yeterince düşünmeden hemen harekete geçmek
• Günlük Konuşma Dili (v.): yarı ölü gibi olmak
• Günlük Konuşma Dili (n.): deniz binbaşı
• Günlük Konuşma Dili (n.): ahmak
• Günlük Konuşma Dili (n.): aptal
• Günlük Konuşma Dili (n.): moron
• Günlük Konuşma Dili (n.): yarı asyalı kız
• Günlük Konuşma Dili (n.): yedi
• Günlük Konuşma Dili (n.): yedi tane
• Günlük Konuşma Dili (n.): yarım dakika
• Günlük Konuşma Dili (n.): bir dakikadan az süre
• Günlük Konuşma Dili (n.): çok kısa bir süre
• Günlük Konuşma Dili (adj.): yarı ölü
• Günlük Konuşma Dili (adj.): yarı sarhoş
• Günlük Konuşma Dili (adj.): yarı siyahi
• Günlük Konuşma Dili (expr.): biraz bekle
• Günlük Konuşma Dili (expr.): başlamak bitirmenin yarısıdır
• Günlük Konuşma Dili (expr.): bir dakika/saniye
• Günlük Konuşma Dili (expr.): bu sürenin yarısı geçince
• Günlük Konuşma Dili (expr.): bir buçuk gün
• Günlük Konuşma Dili (expr.): çok pahalı!
• Günlük Konuşma Dili (expr.): el yakıyor!
• Günlük Konuşma Dili (expr.): son yarım saattir
• Günlük Konuşma Dili (expr.): son yarım saattir
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarım saatten fazla
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarısını bile
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarım saattir
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarısı bile
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarısı kadar daha
• Günlük Konuşma Dili (expr.): (kısa süreliğine) bekle beni
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarım saat önce
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarısı şimdi yarısı hafta sonu
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yaklaşık 1.5 saat sonra
• Günlük Konuşma Dili (expr.): altı
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarım düzine
• Günlük Konuşma Dili (expr.): birkaç
• Günlük Konuşma Dili (expr.): birkaç tane
• Günlük Konuşma Dili (expr.): bardağın yarısı boş mu dolu mu?
• Günlük Konuşma Dili (expr.): bardağın boş tarafı mı dolu tarafı mı?
• Günlük Konuşma Dili (expr.): bardağın boş tarafından mı dolu tarafından mı bakarsın?
• Günlük Konuşma Dili (expr.): iyimser mi kötümser mi yaklaşırsın?
• Günlük Konuşma Dili (expr.): çok kısa bir süre
• Günlük Konuşma Dili (expr.): çok kısa bir süre
• Günlük Konuşma Dili (expr.): çok kısa bir süre
• Günlük Konuşma Dili (expr.): yarım saniye
• Günlük Konuşma Dili (expr.): eğlencenin çoğu
• Günlük Konuşma Dili (expr.): eğlencenin büyük bir kısmı
• Günlük Konuşma Dili (expr.): asıl eğlence
• Günlük Konuşma Dili (expr.): sıkıntının çoğu
• Günlük Konuşma Dili (expr.): sıkıntının büyük bir kısmı
• Günlük Konuşma Dili (expr.): asıl sıkıntı
• Günlük Konuşma Dili (expr.): (bir konudaki) sıkıntının önemli bir kısmı
• Günlük Konuşma Dili (expr.): (bir şeyin) yorucu/zor olmasının önemli bir sebebi
• Yaygın Kullanım (n.): santra çizgisi
• Yaygın Kullanım (n.): orta saha çizgisi
• Yaygın Kullanım (adj.): yarım
• Yaygın Kullanım (adj.): yarı
• Genel (v.): uzlaşmak
• Genel (v.): aralık kalmak
• Genel (v.): aralık bırakmak
• Genel (v.): yarım kalmak
• Genel (v.): yarıya bölmek
• Genel (v.): zekasına çok güvenmek
• Genel (v.): yarıda kalmak
• Genel (v.): hazırlıksız iş görmek
• Genel (v.): yarılamak
• Genel (v.): yarıya indirmek
• Genel (v.): devreyi kapatmak
• Genel (v.): ikiye kıvırmak
• Genel (v.): ikiye katlamak
• Genel (v.): ikiye bölmek (ekmeği vb)
• Genel (v.): paranın yarısını bankaya yatırmak
• Genel (v.): yapılacak işi yarı yarıya bölmek
• Genel (v.): yolunu şaşırmak
• Genel (v.): yarımay çizmek
• Genel (v.): bayrağı yarıya indirmek
• Genel (v.): yolunu şaşırmak
• Genel (v.): biraz açmak
• Genel (v.): ayakkabıya yarım pençe vurmak
• Genel (v.): yarım pençe vurmak
• Genel (v.): sinirlenmek
• Genel (v.): -esi gelmek
• Genel (v.): -eceği gelmek
• Genel (v.): aralamak
• Genel (v.): bayrağı yarıya indirmek
• Genel (v.): yarım pençe vurmak (ayakkabıya)
• Genel (v.): bayrağı yarıya indirmek
• Genel (v.): bayrakları yarıya indirmek
• Genel (v.): bayrağı yarıya indirmek
• Genel (v.): neredeyse düşmek
• Genel (v.): çok korkmak
• Genel (v.): masrafları yarıya indirmek
• Genel (v.): yolu yarılamak
• Genel (v.): yarı yoldan dönmek
• Genel (v.): bir buçuk gün sürmek
• Genel (v.): (ilacı) yarım almak
• Genel (v.): hayatının yarısını müzik piyasasında harcamak
• Genel (v.): hayatının yarısını bir şeye/bir yerde harcamak
• Genel (v.): hayatının yarısını bir şeyle geçirmek
• Genel (v.): (kağıdı vb) ikiye katlamak
• Genel (v.): işten yarım gün izin almak
• Genel (v.): yarım gün izin almak
• Genel (v.): yarım gün izin kullanmak
• Genel (v.): omzunda bir kurşun deliğiyle yarı ölü bir halde olmak
• Genel (v.): bayrakları yarıya indirmek
• Genel (v.): yarım yamalak yapmak
• Genel (v.): ikiye ayrılmak
• Genel (v.): yarıya indirgemek
• Genel (v.): yarıya düşürmek
• Genel (v.): yarı yarıya düşmek
• Genel (v.): şüphelenmek
• Genel (n.): uzlaşma
• Genel (n.): yarım gözlük
• Genel (n.): yarım saat
• Genel (n.): yarısı
• Genel (n.): işin en zor tarafı
• Genel (n.): ikinci yarı
• Genel (n.): işin çoğu
• Genel (n.): gizli pençe
• Genel (n.): yarım porsiyon
• Genel (n.): devre
• Genel (n.): yeterli olmayan tedbirler
• Genel (n.): yarım nota
• Genel (n.): yarı uzunluk
• Genel (n.): yarım düzine
• Genel (n.): dülger bağı
• Genel (n.): eş
• Genel (n.): yarım saat
• Genel (n.): üvey kızkardeş
• Genel (n.): yarım gün
• Genel (n.): solhaf
• Genel (n.): yarım pençe
• Genel (n.): yarıdüzlem
• Genel (n.): açık maaşı
• Genel (n.): üvey erkek kardeş
• Genel (n.): üvey kardeş
• Genel (n.): yarıdoğru
• Genel (n.): yarı yoğunluk
• Genel (n.): moron
• Genel (n.): kaşık düşmanı
• Genel (n.): devre
• Genel (n.): birinci yarı
• Genel (n.): yarı gerçek
• Genel (n.): yarım bilet
• Genel (n.): yarım vole
• Genel (n.): yarımay
• Genel (n.): yarı ömür
• Genel (n.): cilt
• Genel (n.): profil
• Genel (n.): ara
• Genel (n.): idiot
• Genel (n.): yarı ışık
• Genel (n.): türklerin yarısından fazlası
• Genel (n.): yarıuzay
• Genel (n.): beş yıl
• Genel (n.): yarıtepkime
• Genel (n.): işin yarısı
• Genel (n.): melez
• Genel (n.): hayatımın ikinci yarısı
• Genel (n.): ilk yarı
• Genel (n.): yarıyıl
• Genel (n.): sömestr
• Genel (n.): öksüz
• Genel (n.): yarım altın
• Genel (n.): yarım bardak
• Genel (n.): insanların yarısı
• Genel (n.): müteharrik pencere camı
• Genel (n.): yarım mertek
• Genel (n.): yarı ışın
• Genel (n.): sade ilmik
• Genel (n.): yarı yük
• Genel (n.): yarı açıklık
• Genel (n.): yarım yuvarlak
• Genel (n.): yarım azman
• Genel (n.): haftaym
• Genel (n.): ara
• Genel (n.): yarı toplayıcı
• Genel (n.): yarım kesit
• Genel (n.): yarım koni
• Genel (n.): yarımyuvarlak
• Genel (n.): yarı koruyucu
• Genel (n.): yarı dolu tohum
• Genel (n.): diğer yarısı
• Genel (n.): hayat arkadaşı
• Genel (n.): iki buçukluk
• Genel (n.): bir buçuk tuğla duvar
• Genel (n.): horoz emniyeti
• Genel (n.): yarıya indirilmiş bayrak
• Genel (n.): mezestre
• Genel (n.): yarım pansiyon
• Genel (n.): yarım dolarlık madeni para
• Genel (n.): ebeveynlerinden biri üvey olan çocuk
• Genel (n.): üvey kardeş
• Genel (n.): yarı gerçek
• Genel (n.): askeri araç
• Genel (n.): bayrağın yarıya indirilmesi
• Genel (n.): öksü
• Genel (n.): kısa çizme
• Genel (n.): yarım düğüm
• Genel (n.): aşama
• Genel (n.): santrhaf
• Genel (n.): yarıyıl tatili
• Genel (n.): kaşalot
• Genel (n.): yarı açıklık
• Genel (n.): yarımay
• Genel (n.): mezestre edilmiş bayrak veya sancak
• Genel (n.): kısa külot
• Genel (n.): melezleme
• Genel (n.): yarıgölge
• Genel (n.): iç kapak
• Genel (n.): budala
• Genel (n.): yarımamül ürünler
• Genel (n.): denyo
• Genel (n.): hımış ev
• Genel (n.): aptal
• Genel (n.): yetim
• Genel (n.): melez
• Genel (n.): yarı değer kalınlığı
• Genel (n.): ahmak
• Genel (n.): yarı değer kalınlığı
• Genel (n.): yarım gün çalışmalı hafta
• Genel (n.): üvey kız kardeş
• Genel (n.): yarım adam
• Genel (n.): yarı yıl tatili
• Genel (n.): yerden bitme
• Genel (n.): yarım camlı kapı
• Genel (n.): eski ingiliz parası
• Genel (n.): yarım dolar
• Genel (n.): vücudun yukarı kısmını gösteren resim
• Genel (n.): üvey kardeş
• Genel (n.): cep saati
• Genel (n.): bir bayrağın matem işareti olarak yarıya indirilmesi
• Genel (n.): uzlaşma
• Genel (n.): üvey erkek kardeş
• Genel (n.): öz kardeş
• Genel (n.): öz kardeş
• Genel (n.): yarı genişlik
• Genel (n.): üvey kız kardeş
• Genel (n.): yarım günlük tatil
• Genel (n.): yarım bilet
• Genel (n.): yarım pansiyon
• Genel (n.): biletin dönüş yarısı
• Genel (n.): iç eteklik
• Genel (n.): jüpon
• Genel (n.): yılın ilk yarısı
• Genel (n.): yılın ikinci yarısı
• Genel (n.): toplumun neredeyse yarısı
• Genel (n.): bir buçuk
• Genel (n.): iki buçuk
• Genel (n.): bir buçuk saat
• Genel (n.): yarım kadeh şarap
• Genel (n.): öğrencilerin yarıya yakını
• Genel (n.): öğrencilerin neredeyse yarısı
• Genel (n.): yarısı peşin
• Genel (n.): yarısı peşin
• Genel (n.): yılın ilk yarısı
• Genel (n.): senenin ilk yarısı
• Genel (n.): yarıya indirme (bayrak)
• Genel (n.): yarımkan
• Genel (n.): melez
• Genel (n.): kısa çorap
• Genel (n.): yılın son yarısı
• Genel (n.): üç buçuk saatlik toplantı
• Genel (n.): yarım inç
• Genel (n.): ulusal gelirin yarısı
• Genel (n.): uyku ile uyanıklık arasındaki durum
• Genel (n.): yarı uyur yarı uyanıklık durumu
• Genel (n.): bir buçuk mil
• Genel (n.): üvey kardeşler
• Genel (n.): üvey kardeş
• Genel (n.): (bir klozet ve bir lavabodan oluşan) küçük tuvalet
• Genel (n.): bayrağı yarıya indirme
• Genel (n.): yarım yamalak
• Genel (n.): yarım (soter) raport
• Genel (n.): yarım yüzyıl
• Genel (n.): dört buçuk
• Genel (n.): saçın bir kısmını arkadan birleştirerek, bir kısmını ise açık bırakacak şekilde toplama biçimi
• Genel (n.): santrhaf
• Genel (n.): yarım çerçeve gözlük
• Genel (n.): yarım asır
• Genel (n.): baba bir ana ayrı erkek kardeş
• Genel (n.): 1. yarı
• Genel (n.): yarım bardak su
• Genel (n.): yarım çay kaşığı
• Genel (n.): yarım tişört
• Genel (n.): kalın bir tuğla duvar
• Genel (n.): yarım çorap
• Genel (n.): yarım ağız gülme
• Genel (n.): yarımtur yüzük
• Genel (n.): yarım tur yüzük
• Genel (n.): bir buçuk yıl
• Genel (n.): 10 şilin değerinde eski bir ingiliz altın parası
• Genel (n.): annenin veya babanın üvey kız kardeşi
• Genel (adj.): fena değil
• Genel (adj.): isteksiz
• Genel (adj.): yarı pişmiş
• Genel (adj.): melez
• Genel (adj.): yarıdan fazla
• Genel (adj.): salak
• Genel (adj.): kırma
• Genel (adj.): düşüncesiz
• Genel (adj.): melez
• Genel (adj.): hiç de fena olmayan
• Genel (adj.): ilk yarısı
• Genel (adj.): yetersiz
• Genel (adj.): ebleh
• Genel (adj.): yarı
• Genel (adj.): yarım
• Genel (adj.): nısıf
• Genel (adj.): yarısından çoğu
• Genel (adj.): yarımyuvarlak
• Genel (adj.): yarı ölçekli
• Genel (adj.): yarı eğitilmiş
• Genel (adj.): yarım boy
• Genel (adj.): yarı yetişmiş
• Genel (adj.): yarı çift yönlü
• Genel (adj.): yarısından bir fazlası
• Genel (adj.): kaçın kurası
• Genel (adj.): anasının gözü
• Genel (adj.): yetersiz
• Genel (adj.): iyi düşünülmemiş
• Genel (adj.): yarı boyut
• Genel (adj.): gönülsüz
• Genel (adj.): aptal
• Genel (adj.): beceriksiz
• Genel (adj.): yarı ahşap
• Genel (adj.): isteksiz
• Genel (adj.): melez
• Genel (adj.): tetiklemeye hazır
• Genel (adj.): deneyimsiz
• Genel (adj.): yarım boy
• Genel (adj.): yarım okunmuş
• Genel (adj.): yarı açık
• Genel (adj.): işe yaramaz
• Genel (adj.): kırma
• Genel (adj.): azma
• Genel (adj.): melez
• Genel (adj.): loş
• Genel (adj.): açık ağızlı
• Genel (adj.): yarım yamalak
• Genel (adj.): gebeş
• Genel (adj.): yarım günlük
• Genel (adj.): yarım saatlik
• Genel (adj.): melez
• Genel (adj.): yarım
• Genel (adj.): acemi
• Genel (adj.): yarı pişmiş
• Genel (adj.): dangalak
• Genel (adj.): ahmak
• Genel (adj.): yüzeysel
• Genel (adj.): yarım günlük (iş/çalışma)
• Genel (adj.): budala
• Genel (adj.): melez
• Genel (adj.): aralık
• Genel (adj.): aptalca
• Genel (adj.): düşüncesiz
• Genel (adj.): yarım düzine
• Genel (adj.): buçuk
• Genel (adj.): yarı dubleks
• Genel (adj.): yarıdan daha az
• Genel (adj.): yarımkan
• Genel (adj.): yarımkan
• Genel (adj.): kalın kafalı
• Genel (adj.): yarısı
• Genel (adj.): yarı dolu
• Genel (adj.): yarı boş
• Genel (adj.): bir buçuk katı
• Genel (adj.): yarı kör
• Genel (adj.): yarıya kadar gömülmüş
• Genel (adj.): (toprağa) yarısına kadar gömülü
• Genel (adj.): yarıya kadar gömülü
• Genel (adj.): yarı gömülü
• Genel (adj.): yarıya indirilmiş (bayrak)
• Genel (adj.): yarıya indirilmiş (bayrak)
• Genel (adj.): bir buçuk karatlık
• Genel (adj.): yarı giyinik
• Genel (adj.): yarı baygın
• Genel (adj.): yarı karanlık
• Genel (adj.): yarı çıplak
• Genel (adj.): yarıya kadar boş
• Genel (adj.): yarı yarıya boş
• Genel (adj.): yarı kör
• Genel (adj.): belli belirsiz
• Genel (adj.): ikiye bölünmüş
• Genel (adj.): yarıya bölünmüş
• Genel (adj.): yarı uyanık
• Genel (adv.): hazırlıksız
• Genel (adv.): hemen hemen
• Genel (adv.): yarı yarıya
• Genel (adv.): altı aylık
• Genel (adv.): tetiği yarım çekilmiş halde
• Genel (adv.): yarıya
• Genel (adv.): yarım halde
• Genel (adv.): ilk bakışta
• Genel (adv.): yarı yarıya
• Genel (adv.): yarı yarıya
• Genel (adv.): yarıyarıya
• Genel (adv.): yarı yarıya
• Genel (adv.): yarım süratle
• Genel (adv.): kısmen
• Genel (adv.): kolay bir tahminle
• Genel (adv.): yetersiz olarak
• Genel (adv.): çok fazla
• Genel (adv.): karışık
• Genel (adv.): yarı fiyatla
• Genel (adv.): isteksizce
• Genel (adv.): kör topal
• Genel (adv.): yarım ağızla
• Genel (adv.): gönülsüzce
• Genel (adv.): yarım saatte bir
• Genel (adv.): yarı fiyatına
• Genel (adv.): yarım yarım
• Genel (adv.): hafif alaycı bir şekilde
• Genel (adv.): hafif alaylı bir şekilde
• Genel (adv.): yarıya indirilmiş
• Genel (adv.): yarı kurulu
• Genel (adv.): yarı şaka yarı ciddi
• Genel (adv.): bir yarım saat daha
• Genel (adv.): en az bir yarım saat daha
• Genel (adv.): üstünkörü
• Genel (prep.): -nın yarısı kadar
• Deyimler (v.): (silah) tetik yarım çekilmişken patlamak
• Deyimler (v.): bayrağı yarıya indirmek
• Deyimler (v.): derinlemesine düşünmeden söylemek
• Deyimler (v.): yarısı kadar bile (bir şey) olmamak
• Deyimler (v.): hiç de (bir şey) olmamak
• Deyimler (v.): bardağın dolu tarafını görmek
• Deyimler (v.): bodoslama girmek/dalmak
• Deyimler (v.): bodoslama girmek/dalmak
• Deyimler (v.): bir gözü başka birinde olmak
• Deyimler (v.): bodoslama dalmak
• Deyimler (v.): bir gözü başka bir şeyde olmak
• Deyimler (v.): bir gözü başka birinde olmak
• Deyimler (v.): bir gözü başka bir şeyde olmak
• Deyimler (v.): bardağın boş tarafını görmek
• Deyimler (v.): bir kulağı başka yerde olmak
• Deyimler (v.): bardağın boş tarafını görmek
• Deyimler (v.): bardağın dolu tarafını görmek
• Deyimler (v.): bir şeyi (yırtarak) ikiye bölmek/ayırmak
• Deyimler (v.): başarmanın yarısı olmak
• Deyimler (v.): dereyi görmeden paçaları sıvamak
• Deyimler (v.): çakırkeyif olmak
• Deyimler (v.): duman attırmak
• Deyimler (v.): düşünmeden yapmak
• Deyimler (v.): çabucak kavrayabilmek
• Deyimler (v.): dikkati başka yerde olmak
• İfadeler (n.): erkek çocuklarının yarıdan fazlası
• İfadeler (n.): erkek çocuklarının yarısından fazlası
• İfadeler (adv.): yarısı kadar daha
• İfadeler (adv.): yarısı kadar daha
• İfadeler (adv.): bir buçuk misli/katı oldu
• İfadeler (adv.): bir buçuk misli/katı oldu
• İfadeler (adv.): acayip
• İfadeler (adv.): çok
• İfadeler (adv.): haddinden fazla/çok
• İfadeler (adv.): fazlasıyla
• İfadeler (adv.): aşırı
• İfadeler (adv.): gereksiz derecede çok/fazla
• İfadeler (expr.): yarım hamile olamazsın
• İfadeler (expr.): ya içindesin ya dışında
• İfadeler (expr.): işin içine iyice gömülmek/girmek lazım/gerekli
• İfadeler (expr.): öylece ucundan olmaz kendini iyice bu işe vermen gerek
• İfadeler (expr.): üşenenin/erinenin oğlu kızı olmaz
• İfadeler (expr.): çalışmayanın kısmeti olmaz
• İfadeler (expr.): ya hep ya hiç
• İfadeler (expr.): ya herrü ya merrü
• İfadeler (expr.): canla başla çalışmak lazım öyle yarım ağızla/gönülle iş yapılmaz
• İfadeler (expr.): gebelik yarım olmaz
• İfadeler (expr.): açıkta
• İfadeler (expr.): duyduğunun hiçbirine, gördüğünün yarısına inan.
• İfadeler (expr.): hiç fena değil
• İfadeler (expr.): oğlanların yarısından fazlası
• İfadeler (expr.): oğlanların yarıdan fazlası
• İfadeler (expr.): saat yedi buçuk
• İfadeler (expr.): şeytan diyor ki
• İfadeler (expr.): yarım milyonda bir
• İfadeler (expr.): yarısından fazlasında
• İfadeler (expr.): (bir konuda) yanından/yakınından bile geçemez
• İfadeler (expr.): (biriyle/bir şeyle) nitelik, özellik açısından ilgisi yok
• İfadeler (expr.): (biriyle/bir şeyle) nitelik, özellik açısından alakası yok
• Atasözü (): iyi başlayan işin yarısı bitmiş demektir
• Atasözü (): başlamak bitirmenin yarısıdır
• Atasözü (): tok açın halinden anlamaz
• Atasözü (): duyduğunun hiç birine, gördüğünün yarısına inan
• Atasözü (): gerçeğin bir kısmını saklamak yalan söylemekle eşdeğerdir bazen
• Atasözü (): olanın tümünü söylemeyen yalan söylemiş sayılır bazen
• Atasözü (): zararın neresinden dönersen kardır
• Atasözü (): tövbe eden hiç günah işlememiş gibidir
• Atasözü (): zengin, fakirin halinden anlamaz
• Atasözü (): aşırıya kaçmaktansa böylesi daha iyi
• Atasözü (): çoğu zarar
• Atasözü (): azı karar
• Atasözü (): çok açılma
• Atasözü (): soğuk alırsın
• Atasözü (): çok söyleyen/konuşan çok yanılır