Gun's
"gun's" teriminin Türkçe anlamları:
- Havacılık (n.): balistik şişirme düzeni
- Havacılık (n.): fırlatma tertibatı ateşleme ünitesi
- Havacılık (n.): fırlatma tertibatı
- Havacılık (n.): fırlatma tertibatı geciktirme ünitesi
- Havacılık (n.): kanopi fırlatma düzeni
- Havacılık (n.): marş durdurma düzeni
- Havacılık (n.): motorun ambale edilmesi
- Havacılık (n.): şok tüpü
- Havacılık (n.): top tüneli
- Havacılık (n.): uçaksavar
- Otomotiv (n.): alttan hazneli boya tabancası
- Otomotiv (n.): basınçlı boya tabancası
- Otomotiv (n.): boya tabancası meme temizleme birimi
- Otomotiv (n.): boya tabancası
- Otomotiv (n.): gres tabancası
- Otomotiv (n.): harici karışımlı boya tabancası
- Otomotiv (n.): hava tabancası
- Otomotiv (n.): havasız püskürtme tabancası
- Otomotiv (n.): hız ölçüm radarı
- Otomotiv (n.): ısı tabancası
- Otomotiv (n.): kartuş tabaqncası
- Otomotiv (n.): kauçuk dolgu tabancası
- Otomotiv (n.): kompliant tip boya tabancası
- Otomotiv (n.): pop perçin tabancası
- Otomotiv (n.): perçin somun tabancası
- Otomotiv (n.): perçin tabancası
- Otomotiv (n.): pim kaynak tabancası
- Otomotiv (n.): plastik kaynak tabancası
- Otomotiv (n.): pim kaynak tabancası
- Otomotiv (n.): punto kaynak tabancası
- Otomotiv (n.): pul kaynak tabancası
- Otomotiv (n.): püskürtme tabancası memesi
- Otomotiv (n.): püskürtme tabancası temizleme ekipmanı
- Otomotiv (n.): püskürtme tabancası nozulu
- Otomotiv (n.): radar tabancası
- Otomotiv (n.): sosis silikon tabancası
- Otomotiv (n.): şırınga
- Otomotiv (n.): tabanca
- Otomotiv (n.): tabanca havya
- Otomotiv (n.): tutkal tabancası
- Otomotiv (n.): üstten depolu boya tabancası
- Otomotiv (n.): yağlama pompası
- Otomotiv (n.): yüksek debili düşük basınçlı boya tabancası
- Günlük Konuşma Dili (v.): birine silah çekmek
- Günlük Konuşma Dili (v.): birine silah çekmek
- Günlük Konuşma Dili (v.): silah kullanmayı bilmek
- Günlük Konuşma Dili (v.): yüzüne silah doğrultmak
- Günlük Konuşma Dili (v.): silahı kendi ağzına sokarak/dayayarak intihar etmek
- Günlük Konuşma Dili (v.): silahı damağına dayayıp intihar etmek
- Günlük Konuşma Dili (n.): ağır top
- Günlük Konuşma Dili (n.): piyasadaki gelişmelere hızlı biçimde cevap vererek avantaj elde etme
- Günlük Konuşma Dili (n.): silah kültürü
- Günlük Konuşma Dili (n.): silahıyla uyuyan bir adam
- Günlük Konuşma Dili (expr.): belinde bir silahla
- Günlük Konuşma Dili (expr.): indir silahını
- Günlük Konuşma Dili (expr.): silahını indir
- Günlük Konuşma Dili (expr.): silahından iki mermi ateşlenmiş
- Günlük Konuşma Dili (expr.): silahı yere bırak
- Günlük Konuşma Dili (expr.): silahını yere bırak
- Günlük Konuşma Dili (expr.): silahını yere at
- Yaygın Kullanım (n.): su tabancası
- Yaygın Kullanım (n.): makineli tüfek
- Yaygın Kullanım (n.): silah
- Yaygın Kullanım (n.): tabanca
- Yaygın Kullanım (n.): kodaman
- Bilgisayar (n.): ışıklı kalem
- Bilgisayar (n.): kaynak tabancası
- Bilgisayar (n.): silah şarjörü
- Bilgisayar (n.): silah güvenliği
- Bilgisayar (n.): silah patlaması
- Bilgisayar (n.): silah seçici
- Bilgisayar (n.): silah aygıtı
- Bilgisayar (n.): silah sürgüsü
- Bilgisayar (n.): tek atım silah
- İnşaat (n.): beton tabancası
- İnşaat (n.): çimento tabancası
- İnşaat (n.): çimento tabancası
- İnşaat (n.): derz dolgu macunu aygıtı
- İnşaat (n.): gaz tüfeği
- İnşaat (n.): ganayt tabancası
- İnşaat (n.): kartuş tabancası
- İnşaat (n.): pürmüz
- İnşaat (n.): silikon kartuş tabancası
- İnşaat (n.): şaloma
- Boyama (n.): boya tabancası
- Boyama (n.): boya tabancası
- Boyama (n.): pistole
- Elektrik (n.): elektron tabancası
- Elektrik (n.): elektron püskürteci
- Elektrik (n.): tabanca akımı
- Çevre (n.): termal silah
- Çevre (n.): top veya tüfek tipi silah
- Genel (v.): gaz vermek
- Genel (v.): silah doğrultmak
- Genel (v.): elde etmek için bütün gayretiyle çalışmak
- Genel (v.): gaza basmak
- Genel (v.): kurşun atmak
- Genel (v.): başlanması gereken zamandan önce başlamak
- Genel (v.): vurup devirmek
- Genel (v.): gaz vermek
- Genel (v.): çanına ot tıkamak için fırsat kollamak
- Genel (v.): silah çekmek
- Genel (v.): çok erken başlamak
- Genel (v.): ateş etmek
- Genel (v.): aramak
- Genel (v.): avlamak
- Genel (v.): tabanca çekmek
- Genel (v.): birini ateşli silahla vurmak
- Genel (v.): arabayı birdenbire tam gaz sürmek
- Genel (v.): silahına davranmak
- Genel (v.): ateş almak (silah)
- Genel (v.): motoru birdenbire tam gazla çalıştırmak
- Genel (v.): vurmak
- Genel (v.): aceleci davranmak
- Genel (v.): gazlamak
- Genel (v.): üzerine silah doğrultmak
- Genel (v.): üzerine silah doğrultmak
- Genel (v.): silah bulundurmak
- Genel (v.): silah bulundurmak
- Genel (v.): havaya ateş etmek
- Genel (v.): silahını doğrultmak
- Genel (v.): silahını doğrultmak
- Genel (v.): silahını çekmek
- Genel (v.): silah doğrultmak
- Genel (v.): silah taşımak
- Genel (v.): silahını doğrultmak
- Genel (v.): silah doldurmak
- Genel (v.): silahı çekmek
- Genel (v.): silah sıkmak
- Genel (v.): silah taşımak
- Genel (v.): silah ateşlemek
- Genel (v.): birdenbire tam gaz çalıştırmak
- Genel (v.): (arabayı) gazlamak
- Genel (v.): 21 pare top atışı yapmak
- Genel (v.): silahlı saldırıya uğramak
- Genel (v.): radara yakalanmak
- Genel (v.): radara yakalanmak
- Genel (v.): birisine silah doğrultmak
- Genel (v.): maganda kurşununa kurban gitmek
- Genel (v.): maganda kurşununa kurban gitmek
- Genel (v.): ateşli bir silahla öldürmek
- Genel (v.): tabanca ile öldürmek
- Genel (v.): birisine silah doğrultmak
- Genel (v.): birisine nişan almak
- Genel (v.): uçakta silah taşımak
- Genel (v.): silah birden ateş almak
- Genel (v.): cebinde silahla dolaşmak
- Genel (v.): bir silahla yakalanmak
- Genel (v.): birini silahla tehdit etmek
- Genel (v.): birinin kafasına silah dayamak
- Genel (v.): katilin üzerinde bir silah bulmak
- Genel (v.): havaya ateş etmek
- Genel (v.): silahını doldurmak
- Genel (v.): silahını çıkarmak
- Genel (v.): birinin kafasına tabanca dayamak
- Genel (v.): birinin kafasına tabanca dayamak
- Genel (v.): şarjörü boşaltmak
- Genel (v.): şarjörü takmak
- Genel (v.): silahı boşaltmak
- Genel (v.): silahı şakağa dayamak
- Genel (v.): silahı indirmek
- Genel (n.): su tabancası
- Genel (n.): tüfek namlusu
- Genel (n.): püskürteç
- Genel (n.): ruhsatlı silah
- Genel (n.): mekanize silah
- Genel (n.): pompa
- Genel (n.): silahlı kimse
- Genel (n.): makineli
- Genel (n.): tabanca
- Genel (n.): kerata
- Genel (n.): ağır top
- Genel (n.): çakmaklı
- Genel (n.): hafif makineli tüfek
- Genel (n.): silikon tabancası
- Genel (n.): avcı
- Genel (n.): açık delil
- Genel (n.): silah odası
- Genel (n.): mitralyöz
- Genel (n.): silah kültürü
- Genel (n.): flit
- Genel (n.): ateşli silah
- Genel (n.): tehlike işareti veya cenaze merasiminin bir parçası olarak bir dakikalık aralarla ateş eden top
- Genel (n.): top ateşi
- Genel (n.): silah rampası
- Genel (n.): mantar tabancası
- Genel (n.): top arabası
- Genel (n.): ağır makineli tüfek
- Genel (n.): tabanca kabzası
- Genel (n.): çifte
- Genel (n.): sten
- Genel (n.): kruvazör
- Genel (n.): tabanca
- Genel (n.): mitralyöz
- Genel (n.): ağız
- Genel (n.): tüfek
- Genel (n.): önemli kimse
- Genel (n.): zıpkın
- Genel (n.): anasının gözü
- Genel (n.): ev yapımı silah
- Genel (n.): tabanca
- Genel (n.): ağır top
- Genel (n.): sualtı tabancası
- Genel (n.): kiralık tabanca
- Genel (n.): tüfeklik
- Genel (n.): silah
- Genel (n.): namlu
- Genel (n.): av köpeği
- Genel (n.): sahra topu
- Genel (n.): boya tabancası
- Genel (n.): pistole
- Genel (n.): makineli tabanca
- Genel (n.): top platformu
- Genel (n.): önemli kimse
- Genel (n.): makineli tabanca
- Genel (n.): top
- Genel (n.): elektron tabancası
- Genel (n.): pistole
- Genel (n.): boya tabancası
- Genel (n.): şok tabancası
- Genel (n.): silah dükkanı
- Genel (n.): uçaksavar
- Genel (n.): fitilli tüfek
- Genel (n.): eski toprak
- Genel (n.): tüfekçi
- Genel (n.): püskürtme aygıtı
- Genel (n.): tabanca boyası
- Genel (n.): püskürtme boya
- Genel (n.): topçu savaşı
- Genel (n.): silah ruhsatı
- Genel (n.): ateşli silah ruhsatı
- Genel (n.): kurusıkı tabanca
- Genel (n.): oyuncak tabanca
- Genel (n.): kalem tabanca
- Genel (n.): silahlı şiddet
- Genel (n.): ana silah
- Genel (n.): ev yapımı tabanca
- Genel (n.): zıpkın tüfeği
- Genel (n.): namlu deliği
- Genel (n.): namlu çeliği
- Genel (n.): susturuculu silah
- Genel (n.): cep silahı
- Genel (n.): mantar tabancası
- Genel (n.): mantar tabancası
- Genel (n.): silahın üst tarafı
- Genel (n.): kılıfında duran tabanca
- Genel (n.): gerçek silah
- Genel (n.): dokuz milimetrelik tabanca
- Genel (n.): silahlı çatışma
- Genel (n.): silahsız bölge
- Genel (n.): silah taşıma
- Genel (n.): silah taşıma
- Genel (n.): silah dükkanı
- Genel (n.): silah mağazası
- Genel (n.): ışın tabancası
- Genel (n.): katliam silahı
- Genel (n.): mantar tabancası
- Genel (n.): silah güvertesi
- Genel (n.): silah ustası
- Genel (n.): lazer silahı
- Genel (n.): dolu tabanca
- Genel (n.): dolu silah
- Genel (n.): yaylı tüfek
- Genel (n.): bayıltıcı tabanca
- Genel (n.): bayıltıcı tabanca
- Genel (n.): (kaçan hayvanların durdurulması için kullanılan) sakinleştirici tabanca
- Genel (n.): bayıltıcı tabanca
- Genel (n.): (kaçan hayvanların durdurulması için kullanılan) sakinleştirici tabanca
- Genel (n.): bayıltıcı tabanca
- Genel (n.): (kaçan hayvanların durdurulması için kullanılan) sakinleştirici tabanca
- Genel (n.): (kaçan hayvanların durdurulması için kullanılan) sakinleştirici tabanca
- Genel (n.): altıpatlar
- Genel (n.): alarm-uyarı silahı
- Genel (n.): bir çeşit oyun tabancası
- Genel (n.): üst seviyedeki kimse
- Genel (n.): üst makamdaki kimse
- Genel (adj.): vurulma tehdidi ile karşı karşıya
- Genel (adj.): çekinen
- Genel (adj.): güvenmeyen
- Genel (adj.): tereddüt eden
- Genel (adj.): silahtan korkan
- Genel (adv.): vurulma mesafesinde
- Genel (adv.): silah tehdidi altında
- Deyimler (v.): başlama sinyalini beklemeden yarışa başlamak
- Deyimler (v.): vaktinden önce harekete geçmek
- Deyimler (v.): acele etmek
- Deyimler (v.): açığını yakalamaya çalışmak
- Deyimler (v.): açık delil aramak
- Deyimler (v.): başlanması gereken zamandan önce başlamak
- Deyimler (v.): birine baskı yaptırmak
- Deyimler (v.): baskı altında olmak
- Deyimler (v.): birini vurmak
- Deyimler (v.): birini bir şey yapmaya zorlamak
- Deyimler (v.): baskısı altında olmak
- Deyimler (v.): başlanması gereken zamandan önce başlamak
- Deyimler (v.): birini vurmak için aramak
- Deyimler (v.): birini vurmak
- Deyimler (v.): baskı altında olmak
- Deyimler (v.): baskısı altında olmak
- Deyimler (v.): çok aceleci olmak
- Deyimler (v.): erken/hatalı çıkış yapmak
- Deyimler (v.): erken/hatalı çıkış yapmak
- Deyimler (v.): herkesten önce hamle yapmak
- Deyimler (v.): intikam aramak
- Deyimler (v.): kafasına silah dayamak
- Deyimler (v.): kafasına silah dayamak
- Deyimler (v.): silah zoruyla yaptırmak
- Deyimler (v.): zayıf anını kollamak
- Deyimler (v.): (başlanması gereken zamandan) önce harekete geçmek
- Deyimler (v.): (başlanması gereken zamandan) önce harekete geçmek
- Deyimler (n.): apaçık ortada olan delil
- Deyimler (n.): açık/somut/kesin kanıt
- Deyimler (n.): av köpeği
- Deyimler (n.): ağır silah
- Deyimler (n.): ciğeri beş para etmez
- Deyimler (n.): kodaman
- Deyimler (n.): önemli insan
- Deyimler (n.): önemli kimse
- Deyimler (n.): suçun işlendiğini gösteren delil
- Deyimler (n.): (tartışmasız) kanıt
- Deyimler (expr.): gazla
- Deyimler (expr.): gaza bas
- Deyimler (expr.): gazı kökle
- Deyimler (expr.): gazı kökle
- Deyimler (expr.): gazla
- Deyimler (expr.): gaza bas
- Deyimler (expr.): muhakkak
- Deyimler (expr.): kurşun gibi hızlı
- Deyimler (expr.): kurşun gibi hızlı
- Deyimler (expr.): şüphesiz
- Hukuk (v.): silah yöneltmek
- Hukuk (v.): silah çekmek
- Hukuk (v.): üzerinde silah bulundurmak
- Hukuk (n.): somut/kesin delil
- Denizcilik (n.): baştaki top
- Denizcilik (n.): borda tirizi
- Denizcilik (n.): filika küpeştesi
- Denizcilik (n.): ileri mevzi topu
- Denizcilik (n.): kabasorta
- Denizcilik (n.): sualtında balık avlanmaya yarayan ucu çengelli mızrak
- Denizcilik (n.): zıpkın
- Tamirci (n.): namlu matkabı
- Tamirci (n.): vidalı yağ pompası
- Tamirci (n.): yağ tabancası
- Tıbbi (n.): aşı tabancası
- Tıbbi (n.): direnç tabancası
- Tıbbi (n.): ilaç tabancası
- Tıbbi (n.): kuru sıkı tabanca yaralanması
- Tıbbi (n.): püskürtücü
- Tıbbi (n.): püskürtücü tabanca
- Askeri (v.): silahı uzaktaki bir nesneye doğrultmak
- Askeri (v.): etkisiz hale getirmek
- Askeri (v.): kabzaya asılmak
- Askeri (n.): raylı top
- Askeri (n.): sahra topu olmayıp sur üzerinde kullanılan top arabası ya da büyük silah
- Askeri (n.): savaş gemisi topu
- Askeri (n.): takip gemisi topu
- Askeri (n.): gemi topu
- Askeri (n.): taret
- Askeri (n.): av tüfeği
- Askeri (n.): av fişeği
- Askeri (n.): ateş idaresi
- Askeri (n.): ağır makineli tüfek
- Askeri (n.): ateşe hazır olmayan top
- Fizik (n.): nötron tabancası
- Yerler (n.): teksas eyaletinde şehir
- Argo (v.): çok erken başlamak (ticaret hayatına vb)
- Argo (n.): beş para etmez kişi
- Argo (n.): değersiz kişi
- Argo (n.): gangsterin sevgilisi
- Argo (n.): kiralık katil
- Argo (n.): piç kurusu
- Konuşma (n.): at silahını
- Konuşma (expr.): silah kullanmayı bilen var mı?
- Konuşma (expr.): silah dolu
- Konuşma (expr.): silah kullanmasını bilmiyorum
- Konuşma (expr.): silahla ne yapıyorsun?
- Konuşma (expr.): tenime değen silahın soğuğu
- Konuşma (expr.): tabanca dolu
- Konuşma (expr.): tenime değen silahın soğuğu
- Teknik (v.): silah ile ateş etmek
- Teknik (n.): ayarlı ısı tabancası
- Teknik (n.): alan salım tabancası
- Teknik (n.): ağız basınç dalgası
- Teknik (n.): ark tabancası
- Teknik (n.): alan salım tabancalı geçirimli elektron mikroskobu
- Teknik (n.): alan salım tabancalı taramalı elektron mikroskobu
- Teknik (n.): anahtar yükleme birimi
- Teknik (n.): basınç tabancası
- Teknik (n.): basınçlı tabanca
- Teknik (n.): bant tabancası
- Teknik (n.): bazuka
- Teknik (n.): bir makinenin hızlandırılması
- Teknik (n.): boya tabancası
- Teknik (n.): boya püskürtücüsü
- Teknik (n.): çamur topu
- Teknik (n.): çivi tabancası
- Teknik (n.): çivi tabancası
- Teknik (n.): çimento tabancası
- Teknik (n.): derz dolgu tabancası
- Teknik (n.): derz dolgu tabancası
- Teknik (n.): diyot tabanca
- Teknik (n.): düşük basınçlı tabanca
- Teknik (n.): elektron püskürteci
- Teknik (n.): elektron tabancası
- Teknik (n.): enjeksiyon tabancası
- Teknik (n.): emme ve kesme tabancası
- Teknik (n.): epoksi tabancası
- Teknik (n.): elle basmalı gres tabancası
- Teknik (n.): elektron topu merkezlemesi
- Teknik (n.): elektrostatik flok püskürtme tabancası
- Teknik (n.): elektrostatik flok püskürten tabanca
- Teknik (n.): elle basmalı gres pompası
- Teknik (n.): elektrostatik boya püskürtme tabancası
- Teknik (n.): elektron püskerteci
- Teknik (n.): elektrostatik püskürtme tabancası
- Teknik (n.): flaş lambası
- Teknik (n.): flaş tabancası
- Teknik (n.): genellikle elde taşınır radar cihazı
- Teknik (n.): gres tabancası memesi
- Teknik (n.): gres tabancası
- Teknik (n.): hafif makineli tüfek
- Teknik (n.): gres tabancası
- Teknik (n.): gres pompası
- Teknik (n.): hava püskürtme aygıtı
- Teknik (n.): hava tabancası
- Teknik (n.): hava tabancası
- Teknik (n.): havalı tabanca
- Teknik (n.): hava tüfeği
- Teknik (n.): havalı çivi tabancası
- Teknik (n.): havalı çivi çakma tabancası
- Teknik (n.): hava tabancası perçini
- Teknik (n.): hava topu
- Teknik (n.): ısıl yükün tabancası
- Teknik (n.): iki makaralı palanga
- Teknik (n.): ısı tabancası
- Teknik (n.): ışıklı kalem
- Teknik (n.): kil topu
- Teknik (n.): kaynak tabancası
- Teknik (n.): kılçık tabancası
- Teknik (n.): keski tabancası
- Teknik (n.): katıyağ tabancası
- Teknik (n.): kompresör tabancası
- Teknik (n.): kurutma tabancası
- Teknik (n.): lastik şişirme tabancası
- Teknik (n.): manivelalı yağ tabancası
- Teknik (n.): manivelalı gres pompası
- Teknik (n.): manivele basmalı gres pompası
- Teknik (n.): lehim tabancası
- Teknik (n.): manivela basmalı yağ tabancası
- Teknik (n.): makineli tüfek
- Teknik (n.): manivela basmalı gres pompası
- Teknik (n.): makineli tüfek
- Teknik (n.): meto makinesi
- Teknik (n.): meto makinesi
- Teknik (n.): perçin tabancası
- Teknik (n.): perçin çekici
- Teknik (n.): plazma tabancası
- Teknik (n.): perçin tabancası
- Teknik (n.): saçma ile hasarlanma
- Teknik (n.): püskürtme tabancası
- Teknik (n.): robot tabancayla onarım dizgesi
- Teknik (n.): radar cihazı
- Teknik (n.): püskürtme tabancası
- Teknik (n.): robot tabancayla onarım
- Teknik (n.): pülverizatör tabancası
- Teknik (n.): sıcak katot topu
- Teknik (n.): silikon tabancası
- Teknik (n.): silikon tabancası
- Teknik (n.): sıcak eksiuç topu
- Teknik (n.): sıcak katot tabancası
- Teknik (n.): sıcak katot topu
- Teknik (n.): sıcak katot tabancası
- Teknik (n.): sıcak eksiuç topu
- Teknik (n.): soğuk alan salımı tabancası
- Teknik (n.): sıcak hava tabancası
- Teknik (n.): sten makineli tüfek
- Teknik (n.): tabanca uygulamalı macun
- Teknik (n.): taret topu
- Teknik (n.): tel sarma tabancası
- Teknik (n.): tek elektron toplu lamba
- Teknik (n.): tıkama topu
- Teknik (n.): tomson hafif makinalı tüfeği
- Teknik (n.): tabanca merceği
- Teknik (n.): tabancalı onarım
- Teknik (n.): tel sarma tabancası
- Teknik (n.): tabanca tipi yağ yakıcı
- Teknik (n.): tunç yatak
- Teknik (n.): üç elektron toplu lamba
- Teknik (n.): yağ spreyi
- Teknik (n.): yan levhası
- Teknik (n.): yağlama tabancası
- Teknik (n.): yağ tabancası
- Teknik (n.): yarı otmatik makineli tüfek
- Teknik (n.): yağ tabancası
- Teknik (n.): yağlayıcı
- Teknik (n.): yüksek basınçlı tabanca
- Teknik (n.): zamk tabancası
- Teknik (n.): zımba tabancası
- Tekstil (n.): kılçık tabancası