Deep-water

"deep-water" teriminin Türkçe anlamları:

• Çevre (n.): derin deniz dalgası
• Genel (v.): başı dertte olmak
• Genel (v.): boyundan büyük işe kalkışmak
• Genel (v.): boyunu aşan sularda iş yapmak
• Genel (n.): derin su ufku
• Genel (n.): derin deniz ufku
• Coğrafya (n.): kuzey atlantik dip suyu
• Deyimler (v.): müşkül olmak
• Deyimler (v.): zorda olmak
• Deyimler (v.): ayvayı yemek
• Deyimler (v.): başı belada olmak
• Deyimler (v.): gırtlağına kadar batakta olmak
• Deyimler (v.): güçlük içinde olmak
• Deyimler (v.): zor durumda olmak
• Deyimler (expr.): başı dertte
• Deyimler (expr.): güç durumda
• Deyimler (expr.): şaşkınlık içinde
• Deyimler (expr.): sıkıntıda veya felakette
• Deyimler (expr.): zorlukta
• Denizcilik (n.): derin su limanı
• Deniz Biyolojisi (n.): derin deniz balığı
• Deniz Biyolojisi (n.): derin su
• Benzin (n.): derin su horizunu