Bell's

"bell's" teriminin Türkçe anlamları:

• Havacılık (n.): hareketin yönünü değiştirmek için kullanılan kol
• Mimarlık (n.): çankulesi
• Mimarlık (n.): çan kulesi
• Sanat (n.): boru çanlar
• Otomotiv (n.): ayırıcı kampana
• Otomotiv (n.): çanağzı
• Otomotiv (n.): çanağzı aşınma
• Otomotiv (n.): debriyaj muhafazası
• Otomotiv (n.): debriyaj mahfazası
• Otomotiv (n.): debriyaj mahfaza
• Otomotiv (n.): kavrama kapağı
• Otomotiv (n.): pirinç
• Otomotiv (n.): seçici dirsekli kol
• Otomotiv (n.): vantilatör kayışı
• Otomotiv (n.): volan mahfazası
• Botanik (n.): avrupa'da yetişen mavi, mor veya beyaz çiçekli çançiçeği
• Botanik (n.): avrupa'da yetişen salkım şeklinde mavi veya beyaz çiçekli çançiçeği
• Botanik (n.): avrupa'da yetişen salkım şeklinde mavi veya beyaz çiçekli çançiçeği
• Botanik (n.): avrupa'da yetişen, mavi, beyaz ve menekşe renkli çiçekli çan çiçeği
• Botanik (n.): colombia ve peru'da yetişen soluk pembe çiçekli çan çiçeği
• Botanik (n.): güney avrupa'da yetişen bodur yaprak dökmeyen bir çalı
• Botanik (n.): güney avrupa'da yetişen bodur yaprak dökmeyen bir çalı
• Botanik (n.): bakla
• Botanik (n.): kırmızıbiber
• Botanik (n.): kırmızı biber
• İngiliz Argosu (v.): birine telefon açmak
• İngiliz Argosu (v.): birine telefon açmak
• İngiliz Argosu (n.): adi
• İngiliz Argosu (n.): ciğeri beş para etmez tip
• İngiliz Argosu (n.): penis başı
• İngiliz Argosu (n.): pislik
• İngiliz Argosu (n.): şerefsiz
• İngiliz Argosu (interj.): adi şerefsiz
• İngiliz Argosu (interj.): aşağılık herif
• İngiliz Argosu (expr.): bizi arayın
• İngiliz Argosu (expr.): gürültücü
• Kimya (n.): fanus
• Kimya (n.): fanus
• Kimya (n.): fanus
• Günlük Konuşma Dili (v.): birini imdada yetişmesiyle zor bir durumdan sıyırmak
• Günlük Konuşma Dili (v.): son anda birinin gelişiyle veya müdahalesiyle kurtulmak
• Günlük Konuşma Dili (v.): paçayı kurtarmak
• Günlük Konuşma Dili (n.): ana bell
• Günlük Konuşma Dili (n.): halk arasında at&t firması için kullanılan bir ad
• Günlük Konuşma Dili (expr.): akılsızın teki
• Günlük Konuşma Dili (expr.): bir şeyler çağrıştırdı mı?
• Günlük Konuşma Dili (expr.): bir gıdım aklı yok
• Günlük Konuşma Dili (expr.): hiç aklı yok
• Günlük Konuşma Dili (expr.): şimdi bir şeyler çağrıştırmaya başladı
• Yaygın Kullanım (n.): çan
• Yaygın Kullanım (n.): zil
• Bilgisayar (n.): sızdırmaz sıvılı çan
• Bilgisayar (n.): zil
• İnşaat (n.): boruların birleştirilmesine olanak sağlayan boru eklem yerlerinin altında boru siperinde yapılmış çukur
• İnşaat (n.): çan çukuru
• İnşaat (n.): kanal içinde yapılacak kaynak ve bakım işleri için genişletilmiş kanal bölümü
• Diş Hekimliği (n.): çan safhası
• Elektrik (n.): elektrikli zil
• Elektrik (n.): elektrik zili düğmesi
• Elektrik (n.): elektrik zili
• Elektrik (n.): elektromekanik zil
• Elektrik (n.): manyeto zil
• Gastronomi (n.): biber dolmalık
• Gastronomi (n.): dolma biber
• Gastronomi (n.): dolmalık biber
• Gastronomi (n.): dolmalık yeşil biber
• Gastronomi (n.): etli biber dolması
• Gastronomi (n.): etli kabak-biber dolması
• Genel (v.): çan çalmak
• Genel (v.): böğürmek
• Genel (v.): kazanmak
• Genel (v.): yenmek
• Genel (v.): tehlikeli işi üzerine almak
• Genel (v.): yenmek
• Genel (v.): kazanmak
• Genel (v.): kampana çalmak
• Genel (v.): yabancı gelmemek
• Genel (v.): bir şeyi hatırlamak
• Genel (v.): ışık yakmak
• Genel (v.): zile basmak
• Genel (v.): zile basmak
• Genel (v.): zili çalmak
• Genel (v.): zil çalmak
• Genel (v.): zil çalmak
• Genel (v.): çan gibi genişlemek
• Genel (n.): mafsal
• Genel (n.): çan biçiminde kavanoz
• Genel (n.): alarm zili
• Genel (n.): zangoç
• Genel (n.): yangın zili
• Genel (n.): yemek zili
• Genel (n.): dolmalık biber
• Genel (n.): bostan patlıcanı
• Genel (n.): kilise çanı
• Genel (n.): dalgıç hücresi
• Genel (n.): çan şeklinde kavanoz
• Genel (n.): uyarı zili
• Genel (n.): gri funda
• Genel (n.): taç yapraklar
• Genel (n.): koyun zili
• Genel (n.): korol
• Genel (n.): çan kulesi
• Genel (n.): çıngırak
• Genel (n.): dalgıç hücresi
• Genel (n.): cenaze çanı
• Genel (n.): inek çıngırağı
• Genel (n.): haseki küpesi
• Genel (n.): lutine çanı
• Genel (n.): pirinç
• Genel (n.): çıngırak
• Genel (n.): dolmabiber
• Genel (n.): kapı zili
• Genel (n.): telefon zili
• Genel (n.): çan metali
• Genel (n.): çan fırın
• Genel (n.): elektrik zili
• Genel (n.): çıngırdak
• Genel (n.): okul zili
• Genel (n.): ispanyol paça pantolon
• Genel (n.): çan kulesi
• Genel (n.): zil
• Genel (n.): alarm çanı
• Genel (n.): zilli uyarı sistemi
• Genel (n.): canlı yer süzgeci
• Genel (n.): çan dökümcüsü
• Genel (n.): zil düğmesi
• Genel (n.): çan
• Genel (n.): cam fanus
• Genel (n.): çanak uç
• Genel (n.): çan kuleciği
• Genel (n.): kovan aynası
• Genel (n.): manivela
• Genel (n.): dirsekli manivela
• Genel (n.): kovanlı bağlantı
• Genel (n.): otel garsonu
• Genel (n.): çan çatı
• Genel (n.): çankubbe
• Genel (n.): zil butonu
• Genel (n.): çan eğrisi
• Genel (n.): muflonlu bağlantı
• Genel (n.): geçme
• Genel (n.): çankubbe
• Genel (n.): dalgıç hücresi
• Genel (n.): gülle
• Genel (n.): ahmak
• Genel (n.): aptal
• Genel (n.): teneffüs zili
• Genel (n.): teneffüs zili
• Genel (n.): yemek çanı
• Genel (n.): çalan zil
• Genel (n.): çan odası
• Genel (n.): yılbaşı çanı
• Genel (n.): noel çanı
• Genel (n.): tehlike çanı
• Genel (n.): sütun başlığı gövdesi
• Genel (n.): fanus
• Genel (n.): çıngırdak
• Genel (n.): çan tokmağı
• Genel (n.): çan şeklinde kavanoz
• Genel (n.): dalma çanı
• Genel (n.): dalma çanı
• Genel (n.): ölüm çanı
• Genel (n.): zil sesi/tonu
• Genel (n.): çan ipi
• Genel (n.): ders zili
• Genel (n.): zil çanı
• Genel (n.): uşağı masaya çağırmak için kullanılan küçük zil
• Genel (n.): alarm
• Genel (n.): uyarı sinyali
• Genel (n.): tehlike zili
• Genel (n.): gece çanı
• Genel (n.): gece zili
• Genel (adj.): çan biçimli
• Genel (adj.): çan şeklinde
• Genel (adj.): zilli
• Genel (adj.): kampanalı
• Genel (adj.): çanlı
• Genel (adj.): kloş
• Genel (adj.): ispanyol paça
• Tarih (n.): 18. yüzyıla özgü çan şeklinde sandalye
• Deyimler (v.): bir şeyde üstün olmak
• Deyimler (v.): (sürüde) birinci olmak
• Deyimler (v.): tehlikeli bir görev yapmak
• Deyimler (v.): katolik kilisesinde törenle aforoz etmek
• Deyimler (v.): yenilmek
• Deyimler (v.): (sürüde) lider olmak
• Deyimler (v.): çok büyük risk almak
• Deyimler (v.): (sürüde) alfa olmak
• Deyimler (v.): (sürüde) boynunda çan asılı olmak
• Deyimler (v.): birinciliği/kupayı kapmak
• Deyimler (v.): birinciliği/kupayı almak
• Deyimler (v.): birinciliği/kupayı kazanmak
• Deyimler (v.): birinciliği/kupayı kaptırmamak
• Deyimler (v.): kupayı/madalyayı eve götürmek
• Deyimler (v.): önden gitmek
• Deyimler (v.): önde/başta olmak
• Deyimler (v.): öncü/lider olmak
• Deyimler (v.): yolu göstermek
• Deyimler (v.): liderlik/rehberlik yapmak
• Deyimler (v.): (her gerektiğinde) çok çalışarak iyi iş çıkarmak
• Deyimler (v.): her zorluğu başarıyla yenmek
• Deyimler (v.): her zorluğa başarıyla göğüs germek
• Deyimler (v.): başarana kadar mücadele etmek/pes etmemek
• Deyimler (v.): durmadan yorulmadan çalışmak
• Deyimler (v.): bir yarışı/yarışmayı kazanmak
• Deyimler (v.): kupayı/madalyayı evine götürmek
• Deyimler (v.): saksıyı kırdırmak
• Deyimler (v.): beyni dağılmak
• Deyimler (v.): kafasına şiddetli bir darbe almak/yemek
• Deyimler (v.): gözlerinde şimşek/şimşekler çaktıracak bir yumruk yemek
• Deyimler (v.): kendinden geçecek/yere yığılacak kadar şiddetli bir yumruk yemek
• Deyimler (v.): kafası kırılmak
• Deyimler (v.): saksıyı kırdırmak
• Deyimler (v.): beyni dağılmak
• Deyimler (v.): kafasına şiddetli bir darbe almak/yemek
• Deyimler (v.): gözlerinde şimşek/şimşekler çaktıracak bir yumruk yemek
• Deyimler (v.): kendinden geçecek/yere yığılacak kadar şiddetli bir yumruk yemek
• Deyimler (v.): kafası kırılmak
• Deyimler (v.): kafasını/beynini uçurmak
• Deyimler (v.): gözünü morartmak
• Deyimler (v.): (birine) göre/uygun olmak
• Deyimler (v.): (birinin) istediği gibi (bir şey) olmak
• Deyimler (v.): (birinin) aradığı gibi (bir şey) olmak
• Deyimler (v.): (birinin) hoşlandığı (bir şey) olmak
• Deyimler (v.): (birinin) hoşuna gidecek bir tarzda olmak
• Deyimler (v.): (birinin) seveceği bir tarzda olmak
• Deyimler (v.): (birine) istediğini/ihtiyaç duyduğunu vermek
• Deyimler (v.): (birinin) kafasına uymak
• Deyimler (v.): (birine) ilginç/enteresan gelmek
• Deyimler (v.): (birinin) aklını başından almak
• Deyimler (v.): (birini) tahrik etmek/heyecanlandırmak
• Deyimler (v.): (birinde) cinsel istek uyandırmak
• Deyimler (v.): (birinin) ilgisini/dikkatini çekmek
• Deyimler (v.): (birine) seksi/çekici gelmek
• Deyimler (v.): (birine) göre/uygun olmak
• Deyimler (v.): (birinin) istediği gibi (bir şey) olmak
• Deyimler (v.): (birinin) aradığı gibi (bir şey) olmak
• Deyimler (v.): (birinin) hoşlandığı (bir şey) olmak
• Deyimler (v.): (birinin) hoşuna gidecek bir tarzda olmak
• Deyimler (v.): (birinin) seveceği bir tarzda olmak
• Deyimler (v.): (birine) istediğini/ihtiyaç duyduğunu vermek
• Deyimler (v.): (birinin) kafasına uymak
• Deyimler (v.): (birine) ilginç/enteresan gelmek
• Deyimler (v.): (birinin) aklını başından almak
• Deyimler (v.): (birini) tahrik etmek/heyecanlandırmak
• Deyimler (v.): (birinde) cinsel istek uyandırmak
• Deyimler (v.): (birinin) ilgisini/dikkatini çekmek
• Deyimler (v.): (birine) seksi/çekici gelmek
• Deyimler (v.): geri almak
• Deyimler (v.): ölüyü/ölmüşü diriltmek
• Deyimler (v.): kırılan bardağı onarmak/eski haline getirmek
• Deyimler (v.): olmuşu geri almak
• Deyimler (v.): olmuşa/ölmüşe çare aramak
• Deyimler (v.): yayılan bir haberi/skandalı geri almaya çalışmak
• Deyimler (v.): aklına getirmek
• Deyimler (v.): anımsamasına neden olmak
• Deyimler (v.): anımsatmak
• Deyimler (v.): birisine telefon etmek
• Deyimler (v.): bir şeyler çağrıştırmak
• Deyimler (v.): birisine telefon açmak
• Deyimler (v.): çağrıştırmak
• Deyimler (v.): ilaç gibi gelmek
• Deyimler (v.): turnayı gözünden vurmak
• Deyimler (n.): lanetleme
• Deyimler (n.): mucizevi, doğaüstü ya da tuhaf olaylara dair sembolik nesneler
• Deyimler (n.): kukuleta, süpürge ve sihirli değnek
• Deyimler (n.): birisini lanetleme kalıbı
• Deyimler (n.): canına okuma
• Deyimler (n.): mucizevi ve sıradışı bir şey olacağının habercisi
• Deyimler (n.): lanetleme
• Deyimler (n.): mucizevi, doğaüstü ya da tuhaf olaylara dair sembolik nesneler
• Deyimler (n.): kukuleta, süpürge ve sihirli değnek
• Deyimler (adj.): sapasağlam
• Deyimler (adj.): taş gibi (sağlam)
• Deyimler (expr.): var mı bir babayiğit
• Deyimler (expr.): bu zor işi kim üstlenecek
• Deyimler (expr.): kimde var o cesaret
• Deyimler (expr.): kimde var o yürek
• Deyimler (expr.): belirgin (ses)
• Deyimler (expr.): çok anlaşılır
• Deyimler (expr.): çok net ve anlaşılır
• Deyimler (expr.): gün gibi aşikar
• Deyimler (expr.): net (ses)
• Deyimler (expr.): turp gibi sapasağlam
• Deyimler (expr.): (ses) çok açık
• Edebiyat (n.): sırça fanus
• Edebiyat (expr.): çanlar kimin için çalıyor
• Denizcilik (n.): çanlı samandra
• Denizcilik (n.): canlı şamandıra
• Denizcilik (n.): çanlı şamandıra
• Denizcilik (n.): gemi çanı
• Denizcilik (n.): gemi zili
• Denizcilik (n.): gemi zili
• Denizcilik (n.): kampana ve gong sertifikası
• Denizcilik (n.): makine dairesi defteri
• Deniz Biyolojisi (n.): sis kampanası
• Matematik (n.): çan eğrisi
• Tamirci (n.): tahrik mafsalı
• Tıbbi (n.): bell felci
• Tıbbi (n.): bell siniri
• Tıbbi (n.): çıngırak işareti
• Tıbbi (n.): frajil x sendromu
• Tıbbi (n.): sonet işaretl
• Askeri (n.): alev gizleyen huni
• Askeri (n.): denizaltı kurtarma çanı
• Askeri (n.): kurtarma zili
• Müzik (n.): çan tokmağı
• Müzik (n.): kalak (trompet/saksafon)
• İfadeler (v.): çan eğrisi biçiminde olmak
• İfadeler (v.): torba gibi olmak
• İfadeler (v.): orta kısmı çan şeklinde çıkık olmak
• İfadeler (expr.): olmuşa/ölmüşe çare yok
• İfadeler (expr.): olmuşla ölmüşe çare yok
• İfadeler (expr.): ölüyü diriltemezsin
• İfadeler (expr.): bardak kırıldı artık
• İfadeler (expr.): herkesin kulağına gitti artık
• İfadeler (expr.): sağır sultan bile duydu artık
• İfadeler (expr.): duymayan kalmadı zaten
• İfadeler (expr.): olan oldu/olmuş
• Yerler (n.): florida eyaletinde yerleşim yeri
• Yerler (n.): kaliforniya eyaletinde şehir
• Yerler (n.): kaliforniya eyaletinde şehir
• Yerler (n.): missouri eyaletinde şehir
• Yerler (n.): pensilvanya eyaletinde yerleşim yeri
• Yerler (n.): tennessee eyaletinde yerleşim yeri
• Yerler (n.): wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
• Yerler (n.): wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
• Politika (n.): seçim propagandası
• Atasözü (): yayılan bir haberi veya skandalı geri alamazsın
• Atasözü (): laf torbaya girmez
• Atasözü (): ölüyü/ölmüşü diriltemezsin
• Atasözü (): kesilen baş yerine konmaz
• Psikoloji (n.): martin-bell sendromu
• Demiryolu (n.): ankraj çanı
• Dini (n.): (hristiyanlıkta) cebrail'in meryem'e isa'nın tekrar dirileceğini haber vermesini anlatan duanın saatini haber veren kilise çanı
• Argo (n.): denizci
• Argo (n.): göbek
• Konuşma (expr.): bu size bir şeyler hatırlatıyor mu?
• Konuşma (expr.): bu sana bir şey ifade ediyor mu?
• Konuşma (expr.): ne zaman zil çalacak?
• Konuşma (expr.): ne zaman zil çalacak?
• Konuşma (expr.): tanıdık gibi geliyor
• Konuşma (expr.): zil ne zaman çalacak?
• Konuşma (expr.): zil çalana kadar
• Konuşma (expr.): zil çaldı
• Konuşma (expr.): zil ne zaman çalacak?
• Konuşma (expr.): zil çaldı
• Konuşma (expr.): zil çalıyor
• İstatistikler (n.): çan eğrisi
• İstatistikler (n.): çan dağılımı
• İstatistikler (n.): çan eğrisi
• Teknik (n.): alarm zili
• Teknik (n.): tehlike çanı
• Teknik (n.): alarm çanı
• Teknik (n.): basınç çanı
• Teknik (n.): bağlama kovanı
• Teknik (n.): boru mulu
• Teknik (n.): büyük çan hoperi
• Teknik (n.): büyük çan
• Teknik (n.): çan biçimi
• Teknik (n.): çan dökümcüsü
• Teknik (n.): çıngırak
• Teknik (n.): çan sarkması
• Teknik (n.): çan dağılımı
• Teknik (n.): çan dökümhanesi
• Teknik (n.): çansı fırın
• Teknik (n.): çanlı şamandra
• Teknik (n.): çıngırak
• Teknik (n.): çan
• Teknik (n.): çan metali
• Teknik (n.): cam fanus
• Teknik (n.): çansı tavlama fırını
• Teknik (n.): çan fırın
• Teknik (n.): çansız tepe sistemi
• Teknik (n.): cam kavanoz
• Teknik (n.): çift çan
• Teknik (n.): çansız tepe
• Teknik (n.): çan fırın
• Teknik (n.): çansı tavlayıcı
• Teknik (n.): çan biçimli dağılım
• Teknik (n.): çansız tepe dizgesi
• Teknik (n.): çan eğrisi
• Teknik (n.): çan çubukları
• Teknik (n.): çan metali cevheri
• Teknik (n.): çağrı karakteri
• Teknik (n.): dalgıç çanı
• Teknik (n.): debriyaj kapağı
• Teknik (n.): dirsekli mafsal
• Teknik (n.): döner çan
• Teknik (n.): dirsekli krank
• Teknik (n.): dirsekli manivela
• Teknik (n.): el çanı
• Teknik (n.): elektrikli zil
• Teknik (n.): elektromekanik zil
• Teknik (n.): fanus
• Teknik (n.): haber düdüğü
• Teknik (n.): genişletilmiş ağız
• Teknik (n.): hareketin yönünü değiştirmek için kullanılan manivela
• Teknik (n.): kampana
• Teknik (n.): kol
• Teknik (n.): kovan aynası
• Teknik (n.): manivela
• Teknik (n.): külah (fırın)
• Teknik (n.): küçük çan
• Teknik (n.): manyeto zil
• Teknik (n.): mafsallı levye
• Teknik (n.): muflu bağlantı
• Teknik (n.): muf
• Teknik (n.): muflonlu bağlantı
• Teknik (n.): pirinç
• Teknik (n.): rüzgar çanı
• Teknik (n.): sızdırmaz sıvılı çan
• Teknik (n.): susturma düğmesi
• Teknik (n.): susturma switchi
• Teknik (n.): tehlike zili
• Teknik (n.): uyarma zili
• Teknik (n.): yangın zili
• Teknik (n.): volant muhafaza
• Teknik (n.): yangın çanı
• Teknik (n.): yel çanı
• Teknik (n.): zil trafosu
• Teknik (n.): zil kablosu
• Teknik (n.): zil transformatörü
• Teknik (n.): zil butonu
• Teknik (n.): zil transformatörü
• Teknik (n.): zil kesme
• Teknik (n.): zil trafosu
• Teknik (n.): zil teli
• Teknik (n.): zil çağrı sistemi
• Teknik (adj.): çansız
• Teknik (adj.): çan ağızlı
• Teknik (adj.): çan biçimli
• Teknik (adj.): konik ağızlı
• Telekom (n.): bell bölge holding şirketi
• Telekom (n.): bölgesel bell işletim şirketleri
• Tekstil (n.): bol paça pantolon
• Tekstil (n.): çan etek
• Tekstil (n.): ispanyol paça pantolon
• Tekstil (n.): ispanyol paça pantolon
• Tekstil (n.): ispanyol paça pantolon
• Tekstil (n.): paça kısmı geniş pantolon
• Tekstil (n.): paça kısmı geniş pantolon
• Tekstil (adj.): ispanyol paça
• Tekstil (adj.): ispanyol paça
• Turizm (n.): bel kaptan
• Turizm (n.): belboy şefi
• Turizm (n.): karşılama görevlisi
• Turizm (n.): oda hizmetçisi
• Turizm (n.): özgürlük çanı
• Ticaret / Ekonomik (n.): borsa açılış zili
• Ticaret / Ekonomik (n.): borsanın kapanışı
• Ticaret / Ekonomik (n.): borsada kapanış zili
• Ticaret / Ekonomik (n.): çan eğrisi
• Ticaret / Ekonomik (n.): orta vadelerde yüksek verim eğrisi
• Ticaret / Ekonomik (n.): normal dağılım eğrisi
• Zooloji (n.): kuyruklu kurbağa
• Zooloji (n.): çiftleşme organı kuyruğa benzeyen küçük bir kurbağa türü
• Zooloji (n.): çan kuşu