A-day Ne Demek - İngilizce Sözlük

A-day

"A-day" teriminin Türkçe anlamları:

  • Günlük Konuşma Dili (v.): günde üç öğün yemek
  • Günlük Konuşma Dili (n.): gündüz insanı
  • Günlük Konuşma Dili (adv.): günde 1 saat
  • Günlük Konuşma Dili (adv.): günde bir saat
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) hiç değilse
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) hiç değilse
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) en azından
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) en azından
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) en az
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): (genelde birisinin yaşını gösterdiğini belirtirken) en az
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bunları günde üç kere alın
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bunları günde üç defa alın
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bir iki gün sonra
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bir gün izin al
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bunları günde üç kez alın
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bütün gün
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): bir buçuk gün
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): daima
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): gün geçmiyor ki
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): hemen hemen her gün
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): ebediyen
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): gün geçmiyor ki
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): günde üç saat aralıksız
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): hiç durmadan
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): ilelebet
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): sonsuza dek
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): tüm gün
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): 24 saat yetmiyor
  • Günlük Konuşma Dili (expr.): yirmi dört saat
  • Genel (v.): paydos etmek
  • Genel (v.): günde beş vakit namaz kılmak
  • Genel (v.): izin almak (iş yerinden vb)
  • Genel (v.): günlük işi bitirmek
  • Genel (v.): paydos yapmak
  • Genel (v.): gün tespit etmek
  • Genel (v.): gün tespit etmek
  • Genel (v.): işten izin almak
  • Genel (v.): işten izin almak
  • Genel (v.): işten bir gün izin almak
  • Genel (v.): işten bir gün izin almak
  • Genel (v.): bir buçuk gün sürmek
  • Genel (v.): günde üç kez sevişmek
  • Genel (v.): günlük 50 dolara mal olmak
  • Genel (v.): günde 100 bin kadar hit almak
  • Genel (v.): bir gün ile kaçırmak
  • Genel (v.): günde en az yüz soru çözmek
  • Genel (v.): işten bir günlüğüne izin almak
  • Genel (n.): üzücü gün
  • Genel (n.): acı gün
  • Genel (n.): acılı gün
  • Genel (n.): günde üç öğün yemek
  • Genel (n.): bir gün
  • Genel (n.): bir günlük bebek
  • Genel (n.): (iş yerinden) izin alma
  • Genel (n.): izin alma
  • Genel (n.): okulda bir gün
  • Genel (n.): şehrimde bir gün
  • Genel (n.): günde iki kez yapılan şey
  • Genel (adj.): gün gibi açık
  • Genel (adj.): tüm gün süren
  • Genel (adj.): bir günlük
  • Genel (adj.): günübirlik
  • Genel (adj.): günde iki kere olan
  • Genel (adj.): günde iki defa yapılan
  • Genel (adj.): günde iki kez olan
  • Genel (adv.): bir iki gün içinde
  • Genel (adv.): günde bir kere
  • Genel (adv.): belli bir dereceye kadar
  • Genel (adv.): günü gününe
  • Genel (adv.): günde iki kez
  • Genel (adv.): günde iki kere
  • Genel (adv.): günde bir
  • Genel (adv.): günde bir kez
  • Genel (adv.): günde bir tane
  • Genel (adv.): günde bir tane
  • Genel (adv.): bir gün sonra
  • Genel (adv.): günde üç kez
  • Genel (adv.): günde iki kez
  • Genel (adv.): hafta sonları günde beş kere
  • Genel (adv.): hafta sonları günde beş kere
  • Genel (adv.): günde üç kere
  • Genel (adv.): günde dört kez
  • Genel (adv.): günde üç defa
  • Genel (adv.): günde dört defa
  • Genel (adv.): günde dört kere
  • Deyimler (v.): bir ilişkiyi sonlandırma kararı almak
  • Deyimler (v.): bir faaliyeti/eylemi sonlandırmak
  • Deyimler (v.): çalışmayı bitirmek
  • Deyimler (v.): günde üç öğün yemek
  • Deyimler (v.): işten izin almak
  • Deyimler (v.): işten bir gün izin almak
  • Deyimler (v.): tüm gününü (belli bir faaliyete) harcamak
  • Deyimler (v.): tüm gününü (bir şey yaparak) harcamak
  • Deyimler (v.): bütün hafta bir şey yapmak
  • Deyimler (v.): bütün gün bir şey yapmak
  • Deyimler (v.): bütün gece bir şey yapmak
  • Deyimler (v.): bütün haftayı bir şey yaparak geçirmek
  • Deyimler (v.): bütün günü bir şey yaparak geçirmek
  • Deyimler (v.): geceyi bir şey yaparak geçirmek
  • Deyimler (v.): hafta boyunca bir şey yapmak
  • Deyimler (v.): gün boyunca bir şey yapmak
  • Deyimler (v.): gece boyunca bir şey yapmak
  • Deyimler (expr.): artık çok geç bir anlamı kalmadı
  • Deyimler (expr.): bu kadar çalışma yeter
  • Deyimler (expr.): boyacı küpü mü bu?
  • Deyimler (expr.): bugünlük bu kadar çalışma yeter
  • Deyimler (expr.): geçti borun pazarı sür eşşeği niğde'ye
  • Deyimler (expr.): elma girmeyen eve doktor girer
  • Deyimler (expr.): her zaman
  • Deyimler (expr.): geç kalmış
  • Deyimler (expr.): gün gibi ortada
  • Deyimler (expr.): ilelebet
  • Deyimler (expr.): sonsuza kadar
  • Tıbbi (n.): günde üç kere alınacak (reçetelerde)
  • Tıbbi (n.): günde iki kere ilaç alınması
  • İfadeler (adv.): bir gün önceden
  • İfadeler (adv.): bir gün önceden
  • İfadeler (expr.): bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterir
  • İfadeler (expr.): bugünlük bu kadar yeter
  • İfadeler (expr.): bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir
  • İfadeler (expr.): bozuk saat bile günde iki kere doğruyu gösterir
  • İfadeler (expr.): bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterir
  • İfadeler (expr.): bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir
  • İfadeler (expr.): bozuk saat bile günde iki kere doğruyu gösterir
  • İfadeler (expr.): cumartesi ve pazar arasında bir güne daha ihtiyacım var gerçekten
  • İfadeler (expr.): çoktan beri
  • İfadeler (expr.): cumartesi ve pazar'ın arasında bir gün daha olmasına ihtiyacım var
  • İfadeler (expr.): gün geçmiyor ki
  • İfadeler (expr.): günde 3 öğün
  • İfadeler (expr.): günde üç öğün
  • İfadeler (expr.): günde 3 öğün
  • İfadeler (expr.): günde üç öğün
  • İfadeler (expr.): günde 3 öğün
  • İfadeler (expr.): günde üç öğün
  • İfadeler (expr.): günde 3 öğün
  • İfadeler (expr.): günde üç öğün
  • İfadeler (expr.): hayli zamanlar
  • İfadeler (expr.): kapkara bir gün
  • İfadeler (expr.): şu şu gün
  • Atasözü (): bir saatlik acı bir günlük zevke bedeldir
  • Atasözü (): günde bir elma doktoru uzak tutar
  • Atasözü (): sabreden derviş muradına ermiş
  • Atasözü (): günde bir elma doktoru uzakta tutar
  • Atasözü (): roma bir günde kurulmadı
  • Atasözü (): bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterirmiş
  • Atasözü (): bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir
  • Atasözü (): bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir
  • Konuşma (expr.): artık bırakalım (çalışmayı)
  • Konuşma (expr.): bugünlük bu kadar yeter
  • Konuşma (expr.): bu kadar çalışma yeter!
  • Konuşma (expr.): günde kaç dersin var?
  • Konuşma (expr.): günde kaç öğün yersin/yersiniz?
  • Konuşma (expr.): günde kaç kere dişini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): günde kaç öğün yemek yiyorsunuz?
  • Konuşma (expr.): günde iki veya üç kez/defa/kere yemeklerden önce aç karnına
  • Konuşma (expr.): günde 2000 kaloriden daha az yemelisin
  • Konuşma (expr.): günde ne kadar kahve içersin?
  • Konuşma (expr.): günde kaç öğün yersin/yersiniz?
  • Konuşma (expr.): günde kaç kez dişini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): günde kaç kere dişlerini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): günde kaç sefer dişini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): günde kaç öğün yemek yiyorsunuz?
  • Konuşma (expr.): günde kaç sefer dişlerini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): günde kaç öğün yemek yersin?
  • Konuşma (expr.): günde kaç defa dişlerini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): günde kaç öğün yemek yersin?
  • Konuşma (expr.): günde kaç kez dişlerini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): günde kaç öğün yemek yiyorsun?
  • Konuşma (expr.): günde kaç defa dişini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): günde kaç öğün yemek yiyorsun?
  • Konuşma (expr.): günde kaç kere dişlerini fırçalarsın?
  • Konuşma (expr.): hiç olmazsa bir günlüğüne
  • Konuşma (expr.): gün geçmiyor ki
  • Konuşma (expr.): günde kaç saat ders çalışıyorsun?
  • Konuşma (expr.): işten bir gün izin aldım
  • Konuşma (expr.): ne gündü ama
  • Konuşma (expr.): ne gündü ama?
  • Konuşma (expr.): ne gündü ama?
  • Konuşma (expr.): ne gün ama?
  • Konuşma (expr.): o en az 40 yaşında
  • Konuşma (expr.): ne gün ama?
  • Konuşma (expr.): ne gün ama
  • Konuşma (expr.): ne gün ama
  • Konuşma (expr.): o günü düşünmeden geçirdiğim bir gün bile yok
  • Tiyatro (n.): günde iki kez sahnelenen şey
  • Tiyatro (n.): günde iki kez sahnelenen vodvil oyunu
  • Tiyatro (adj.): vodvil oyununu günde iki kez gösterime sunan

Ayrıca Bakınız

Sözlük Terim Anlamı

Nedir - Ne Demek

Atasözleri ve Deyimler

Telaffuz Okunuşu

İngilizce Sözlük Çeviri

Nasıl Okunur

Turkish Terms

Yayınlanma: Güncellenme:

Bu site genel internet kaynaklarından alınan bilgiler içerir. Kullanım sorumluluğu size aittir. Materyal sahiplerine ait olan içeriklerin, logoların ve telif ihlaliyle ilgili sorumluluğu ilgililere aittir. Bilgilerin doğruluğu ve güncelliği garanti edilmez. Hatalı veya eksik bilgiler için bize iletişim yoluyla bildirin.